BAŞKAN ERCENGİZ HACILAR HÖYÜĞÜ KAZILARINI ZİYARET ETTİ.

KÜLTÜR 25.08.2016 - 14:52, Güncelleme: 17.02.2023 - 08:17 4718+ kez okundu.
 

BAŞKAN ERCENGİZ HACILAR HÖYÜĞÜ KAZILARINI ZİYARET ETTİ.

Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz Hacılar Höyüğünü ziyaret etti. kendisine Kazı Başkanı Prof Dr Gülsün Umurtak eşlik etti.
Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ve Başkan Yardımcısı Hasan Duygulu’yu Hacılar Höyüğü kazı alanında karşılayan Kazı Başkanı Prof Dr Gülsün Umurtak ve eşi Kazı Onursal Başkanı Prof Dr Refik Duru başkan ve başkan yardımcısı Hasan Duygulu’ya 2016 yılı kazıları hakkında bilgi verdi.   Hacılar Höyüğü kazıları için Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ayrılan ödeneğin sınırlı olduğunu belirterek çalışma ekibinin ve süresinin de sınırlı olacağını söyledi. Devletin katkısının yanında mutlaka başka alanlarda bu desteklerin şart olduğunu vurguladı.               HÖYÜKTEKİ MİMARİ ENDER OLARAK BULUNUYOR Hacılar Kazıları, gün ışığına çıkan seçkin ve özgün buluntuları ile Anadolu'da o güne kadar hiç bilinmeyen bir kültürün varlığını ortaya koymuş ve Neolitik ve Kalkolitik Çağ gibi kavramları da bilim dünyasının gündemine taşımıştır. Hacılar Kazıları, MÖ 3. binyılın hemen başlarına tarihlenen bir yerleşmeye ait "testere dişi" şeklinde kırılmalarla kuzey-güney doğrultusunda gelişen, çok ustalıkla inşa edilmiş bir savunma sistemi Söz konusu sisteminin bugüne kadar 31 mekânı ile bunların arasında bir kente giriş kapısı / Batı Kapısı kazılmıştır. Burada, batı sınırı oluşturan dış duvarlar 1.50 -1.60 m kalınlıkta, orta boy taşlardan örülmüş olup, yüksekliği yer yer 2 m'yi bulmaktadır.     BEŞBİN YIL ÖNCEKİ YAŞAM GÜNÜMÜZE IŞIK TUTMAKTA Küplerin içinde ve mekânların tabanı üzerine dağılmış buğday, arpa, mercimek, nohut, acı burçak başta olmak üzere çok miktarda yanmış tahıl kalıntısına rastlanmıştır. Yangın geçirmiş bir yapının avlusunda ele geçen bir küpün içinde yandığı için bozulmadan günümüze ulaşmış 10-15 kadar incir ve başka depolama alanlarında da üzüm çekirdeği örnekleri saptanmıştır. Çok miktarda ele geçen keten tohumunun, yağının çıkarılarak kullanıldığı, kazı ekibimizin arkeobotanist üyesi tarafından tahmin edilmektedir.                   EVCİL HAYVANLARIN VARLIĞI BİLİNMEKTEDİR Yerleşmede evcilleştirilmiş hayvanlar olduğu kazılarda ele geçen kemik kalıntılarından anlaşılmaktadır. Köpek dışında, koyun, keçi sığır ve domuzun süt, et ve kürkü ya da derisi için beslenmiş oldukları kazı ekibimizde yer alan arkeozoolog uzman tarafından belirtilmektedir. Karaca, geyik türleri, muflon, kızıl tilki, sincap ve aslan kemikleri ile günümüze kadar sağlam durumda ulaşan kara çam ağacına (pinus negro) ait oldukça iri bir parça, o çağda yerleşmenin çevresindeki zengin doğal ortam hakkında fikir vermektedir.             ÖZEL BİR SAVUNMA SİSTEMİ BULUNMAKTADIR Savunma sistemine ait mekânlarda karşımıza çıkan çanak çömlek ve gereçler ile depolama ünitelerindeki meyve ve tahıl kalıntıları, bunların savunma işlevinin yanı sıra yerleşmenin sakinleri tarafından konut olarak kullanıldığını göstermektedir Anadolu Yaylası'nda şimdiye kadar kazılmış hiçbir yerleşmenin mimarlığı ile ilgisi olmayan, "testere dişi" şeklinde girinti ve çıkıntılarla daire şeklinde gelişerek çevresini saracağı bir yerleşmeyi korumak için yapılmış bir savunma sistemi şeklindedir
Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz Hacılar Höyüğünü ziyaret etti. kendisine Kazı Başkanı Prof Dr Gülsün Umurtak eşlik etti.

Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ve Başkan Yardımcısı Hasan Duygulu’yu Hacılar Höyüğü kazı alanında karşılayan Kazı Başkanı Prof Dr Gülsün Umurtak ve eşi Kazı Onursal Başkanı Prof Dr Refik Duru başkan ve başkan yardımcısı Hasan Duygulu’ya 2016 yılı kazıları hakkında bilgi verdi.

 

Hacılar Höyüğü kazıları için Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ayrılan ödeneğin sınırlı olduğunu belirterek çalışma ekibinin ve süresinin de sınırlı olacağını söyledi. Devletin katkısının yanında mutlaka başka alanlarda bu desteklerin şart olduğunu vurguladı.

              HÖYÜKTEKİ MİMARİ ENDER OLARAK BULUNUYOR

Hacılar Kazıları, gün ışığına çıkan seçkin ve özgün buluntuları ile Anadolu'da o güne kadar hiç bilinmeyen bir kültürün varlığını ortaya koymuş ve Neolitik ve Kalkolitik Çağ gibi kavramları da bilim dünyasının gündemine taşımıştır.

Hacılar Kazıları, MÖ 3. binyılın hemen başlarına tarihlenen bir yerleşmeye ait "testere dişi" şeklinde kırılmalarla kuzey-güney doğrultusunda gelişen, çok ustalıkla inşa edilmiş bir savunma sistemi Söz konusu sisteminin bugüne kadar 31 mekânı ile bunların arasında bir kente giriş kapısı / Batı Kapısı kazılmıştır. Burada, batı sınırı oluşturan dış duvarlar 1.50 -1.60 m kalınlıkta, orta boy taşlardan örülmüş olup, yüksekliği yer yer 2 m'yi bulmaktadır.

    BEŞBİN YIL ÖNCEKİ YAŞAM GÜNÜMÜZE IŞIK TUTMAKTA

Küplerin içinde ve mekânların tabanı üzerine dağılmış buğday, arpa, mercimek, nohut, acı burçak başta olmak üzere çok miktarda yanmış tahıl kalıntısına rastlanmıştır. Yangın geçirmiş bir yapının avlusunda ele geçen bir küpün içinde yandığı için bozulmadan günümüze ulaşmış 10-15 kadar incir ve başka depolama alanlarında da üzüm çekirdeği örnekleri saptanmıştır. Çok miktarda ele geçen keten tohumunun, yağının çıkarılarak kullanıldığı, kazı ekibimizin arkeobotanist üyesi tarafından tahmin edilmektedir.

                  EVCİL HAYVANLARIN VARLIĞI BİLİNMEKTEDİR

Yerleşmede evcilleştirilmiş hayvanlar olduğu kazılarda ele geçen kemik kalıntılarından anlaşılmaktadır. Köpek dışında, koyun, keçi sığır ve domuzun süt, et ve kürkü ya da derisi için beslenmiş oldukları kazı ekibimizde yer alan arkeozoolog uzman tarafından belirtilmektedir. Karaca, geyik türleri, muflon, kızıl tilki, sincap ve aslan kemikleri ile günümüze kadar sağlam durumda ulaşan kara çam ağacına (pinus negro) ait oldukça iri bir parça, o çağda yerleşmenin çevresindeki zengin doğal ortam hakkında fikir vermektedir.

            ÖZEL BİR SAVUNMA SİSTEMİ BULUNMAKTADIR

Savunma sistemine ait mekânlarda karşımıza çıkan çanak çömlek ve gereçler ile depolama ünitelerindeki meyve ve tahıl kalıntıları, bunların savunma işlevinin yanı sıra yerleşmenin sakinleri tarafından konut olarak kullanıldığını göstermektedir Anadolu Yaylası'nda şimdiye kadar kazılmış hiçbir yerleşmenin mimarlığı ile ilgisi olmayan, "testere dişi" şeklinde girinti ve çıkıntılarla daire şeklinde gelişerek çevresini saracağı bir yerleşmeyi korumak için yapılmış bir savunma sistemi şeklindedir

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.