GÜZEL YEMEK YAPMAK BİR SANATTIR

16.02.2016 - 10:12, Güncelleme: 17.02.2023 - 08:17 4168+ kez okundu.
 

GÜZEL YEMEK YAPMAK BİR SANATTIR

ŞEF DENİZ ORHUN
Ne güzel kadınlarımız var bizim. Türk Kadını deyip geçmeyeceksin, biraz durup düşüneceksin. Kadınlarımız çalışkan ve başarılı. Benim bir yazı dizim vardır okurlarım bilirler ben başarılı kadınları gördükçe, onları tanıdıkça, Eli öpülesi kadınlar derim. Böyle bir bayanı tanıdım. Yakışır bir Türk kadınını. Şef Deniz Orhun’u… Size onu anlattığımda asla abartmadığımı okuyacaksınız, onu tanıyanlar az anlatmış diyecekler, onu sevenler yüreğinin güzelliğinden söz etmemiş diyecekler, en çok da ona konuk olanlar onun güler yüzünden, mütevazi tavrından ve sihirli parmaklarından da yine az değinmiş diyecekler. Ben dilimin döndüğünce onu anlatacağım çünkü gerçekten ona hayran oldum. Önce o kimdir diyeceğim, nereden gelmiştir, ne okumuştur ne çizmiştir. Sonrasında da hani derler ya, yediğin içtiğin senin olsun, gezdiğin gördüğün yerleri anlat. Ben öyle de demeyeceğim, ben yemek yapmak bir sanattır dediğim o sanat şaheserlerinden söz et diyeceğim. 1974 doğumlu, Ankara Universitesi Ziraat Mühendisliği ve Ingiltere London College Economics & Hacettepe Universitesi ortak programı İşletme Yüksek Lisansı mezunu… Tetra Pak, Novartis ve Merck Sharp & Dohme ‘da çalışmış. İsveç, Dubai ve Brezilya’ya çeşitli görevler ile gittikten sonra Amerika’da bu işin Harvard ‘ı olan Kendall College ‘da pastacılık ve fırıncılık eğitimi almış. Four Seasons Chicago’da Banquet Pastry Chef ve Union League ile Swedish Bakery’de çalışmış. International Cuisine Festival’da Türkiye’yi temsil etmiş ve birincilik ödülü almış. (nedense hiç şaşırmadım) Birçok Hollywood yıldızının yanı sıra, ünlü tanınmış Türk isimlere de ürünler hazırlamış. Bitti diyorsunuz ama bitmedi dahası var. Dünyaca ünlü isimlere yemekler hazırlayan Şef Deniz Orhun; 2008 yılından beri kurucusu, sahibi ve şefi olduğu Klemantin Açık Mutfak ve Pasta Evi’nde ve Bilgi Üniversitesi Gastronomi Bölümü’nde verdiği eğitimlerle çalışmalarına Türkiye – Amerika hattında yaşamını sürdürüyormuş. Şuanda yapımını üstlendiği Deniz’den Mutfak Hikâyeleri TV programını hazırlayıp sunuyormuş. İşte ben o programdaydım. Onu ve müthiş ekibini o zaman tanıdım. Hepsinin gözlerinde sevgiyi gördüm… Onlar şöyle diyorlarmış. “Bizim programımız pastane, Pastane dünyasına gizemli bir yolculuk… Zor ve yorucu geçen günümüzü Şef Deniz Orhun özel tarifleri ile tatlandıracak… Pastane ile alışılagelmişin dışında pastaların, kurabiyelerin, keklerin ve şekerlemelerin dünyasına Şef deniz Orhun’la yolculuğa çıkıyoruz.” Ne diyebilirim, kırk bin kere maşallah… Dediklerine katılıyorum. Kalp şeklinde kurabiye yaptı, yoksa kurabiye değildi de sihirli bir tat mıydı? Anladın mı derseniz anlamadım. Şekli kalbe benzerken tadı kalbimi yumuşattı. Lezzeti beni gülümsetti, Deniz’e ve oradakilere bakmak bile ruhumu zenginleştirdi. Canım ne iyi ettim de bu programa konuk oldum. Mutluyum. Üstelik onlar diyorlar ki, “Tatlı tuzlu tariflerin yeni rotası Pastane, anahtarı bizde, kalbi sizin evde... “ Üstelik tarifler akla yatkın, yaptıkları zor değil, lezzeti sonsuz, yemeklere sevgi katıyormuş, elin lezzetli olmasının sırrı da buymuş. Kısa bir zaman için gittiğim yerden uzun zamanlar sonra ayrıldıysam bu işte bir sihir var olmalı. Hepsi candan, samimi, dostlukla bakıyorlar en önemlisi gülmeyi, gülümsemeyi biliyorlar. Yemekle ilgili bir tabir buraya çok iyi gidecek. Balık baştan kokar. Şef Deniz Orhun’un yanında gülünür. ‘Eli Öpülesi Kadınlar’dan bir başkasını daha size tanıttım, siz benim yerimde olsaydınız böyle bir değere benim dediklerimi söylemez miydiniz?   Nazan Şara Şatana
ŞEF DENİZ ORHUN

Ne güzel kadınlarımız var bizim.

Türk Kadını deyip geçmeyeceksin, biraz durup düşüneceksin.

Kadınlarımız çalışkan ve başarılı. Benim bir yazı dizim vardır okurlarım bilirler ben başarılı kadınları gördükçe, onları tanıdıkça,

Eli öpülesi kadınlar derim.

Böyle bir bayanı tanıdım. Yakışır bir Türk kadınını.

Şef Deniz Orhun’u…

Size onu anlattığımda asla abartmadığımı okuyacaksınız, onu tanıyanlar az anlatmış diyecekler, onu sevenler yüreğinin güzelliğinden söz etmemiş diyecekler, en çok da ona konuk olanlar onun güler yüzünden, mütevazi tavrından ve sihirli parmaklarından da yine az değinmiş diyecekler.

Ben dilimin döndüğünce onu anlatacağım çünkü gerçekten ona hayran oldum.

Önce o kimdir diyeceğim, nereden gelmiştir, ne okumuştur ne çizmiştir.

Sonrasında da hani derler ya, yediğin içtiğin senin olsun, gezdiğin gördüğün yerleri anlat. Ben öyle de demeyeceğim, ben yemek yapmak bir sanattır dediğim o sanat şaheserlerinden söz et diyeceğim.

1974 doğumlu, Ankara Universitesi Ziraat Mühendisliği ve Ingiltere London College Economics & Hacettepe Universitesi ortak programı İşletme Yüksek Lisansı mezunu…

Tetra Pak, Novartis ve Merck Sharp & Dohme ‘da çalışmış.

İsveç, Dubai ve Brezilya’ya çeşitli görevler ile gittikten sonra Amerika’da bu işin Harvard ‘ı olan Kendall College ‘da pastacılık ve fırıncılık eğitimi almış.

Four Seasons Chicago’da Banquet Pastry Chef ve Union League ile Swedish Bakery’de çalışmış.

International Cuisine Festival’da Türkiye’yi temsil etmiş ve birincilik ödülü almış. (nedense hiç şaşırmadım)

Birçok Hollywood yıldızının yanı sıra, ünlü tanınmış Türk isimlere de ürünler hazırlamış.

Bitti diyorsunuz ama bitmedi dahası var.

Dünyaca ünlü isimlere yemekler hazırlayan Şef Deniz Orhun; 2008 yılından beri kurucusu, sahibi ve şefi olduğu Klemantin Açık Mutfak ve Pasta Evi’nde ve Bilgi Üniversitesi Gastronomi Bölümü’nde verdiği eğitimlerle çalışmalarına Türkiye – Amerika hattında yaşamını sürdürüyormuş.


Şuanda yapımını üstlendiği Deniz’den Mutfak Hikâyeleri TV programını hazırlayıp sunuyormuş.

İşte ben o programdaydım.

Onu ve müthiş ekibini o zaman tanıdım.

Hepsinin gözlerinde sevgiyi gördüm…

Onlar şöyle diyorlarmış.

“Bizim programımız pastane,

Pastane dünyasına gizemli bir yolculuk…

Zor ve yorucu geçen günümüzü Şef Deniz Orhun özel tarifleri ile tatlandıracak…

Pastane ile alışılagelmişin dışında pastaların, kurabiyelerin, keklerin ve şekerlemelerin dünyasına Şef deniz Orhun’la yolculuğa çıkıyoruz.”

Ne diyebilirim, kırk bin kere maşallah…

Dediklerine katılıyorum.

Kalp şeklinde kurabiye yaptı, yoksa kurabiye değildi de sihirli bir tat mıydı? Anladın mı derseniz anlamadım. Şekli kalbe benzerken tadı kalbimi yumuşattı. Lezzeti beni gülümsetti, Deniz’e ve oradakilere bakmak bile ruhumu zenginleştirdi.

Canım ne iyi ettim de bu programa konuk oldum.

Mutluyum. Üstelik onlar diyorlar ki,

“Tatlı tuzlu tariflerin yeni rotası Pastane, anahtarı bizde, kalbi sizin evde... “

Üstelik tarifler akla yatkın, yaptıkları zor değil, lezzeti sonsuz, yemeklere sevgi katıyormuş, elin lezzetli olmasının sırrı da buymuş.

Kısa bir zaman için gittiğim yerden uzun zamanlar sonra ayrıldıysam bu işte bir sihir var olmalı. Hepsi candan, samimi, dostlukla bakıyorlar en önemlisi gülmeyi, gülümsemeyi biliyorlar.

Yemekle ilgili bir tabir buraya çok iyi gidecek.

Balık baştan kokar.

Şef Deniz Orhun’un yanında gülünür.

‘Eli Öpülesi Kadınlar’dan bir başkasını daha size tanıttım, siz benim yerimde olsaydınız böyle bir değere benim dediklerimi söylemez miydiniz?

 

Nazan Şara Şatana

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.