REKTÖR KORKMAZ BASIN İLE BİR ARAYA GELDİ

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, basın mensuplarıyla bir araya gelerek üniversite içinde incelemeler de bulundular.

Rektör Korkmaz’a Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Durmuş Acar, Prof. Dr. Mehmet Karaca ve Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, Rektör Danışmanları Prof. Dr. Ömer Tekşen ile Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Kılınç, Kurumsal İletişim Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Onur Birol, Burdur Gelişim Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ali Murat Alparslan ve Genel Sekreter Ali Nihat Gündüzalp’de eşlik etti Basın mensuplarını Rektörlük Binasında karşılayan Rektör Korkmaz, ekibi ile birlikte İstiklal Yerleşkesinde yapımı devam eden inşaatları yerinde incelediler Yerleşke turunda ilk olarak son aşamaya gelinen ‘Alternatif Sporlar, Sporcu Eğitimi ve Kamp Merkezi Projesi’ kapsamında 10 bin kişilik stadyum ve otel inşaatları gezildi. Sadece üniversitenin değil Burdur’a ve bölgesine önemli katkıları olacak kamp merkezi gezisinin ardından yakın zamanda açılış yapılan Prof. Dr. İlhan Varank Kütüphanesi’ne geçildi. Kütüphane gezisinin ardından açıklamalarda bulunan Rektör Korkmaz, rektörlük seçimlerinde yeniden adaylık başvurusu yaptığını da belirtti. Göreve geldiklerinde iki slogan üzerinde durduklarını vurgulayan Rektör Korkmaz, “Kendini yöneten üniversite ve kentine yönelen üniversite olarak seçim öncesinde vizyonumuz buydu ve bu sloganlar üzerinden yolumuza devam ettik. Üniversitemiz 13 yaşında diyoruz ama içerik olarak belli alanlarda olgunluğa gelmiş bir üniversite. Hayvan hastanesi yapılmış, çiftlikle ilgili ihaleler belli bir aşamaya gelmiş, Veteriner Fakültesi 25. yılını kutlamış, Eğitim Fakültesi 50 yılı aşkın bir geçmişe sahip.” dedi. ‘Kurulma Aşamasında Olan Bir Üniversite Değiliz’ 2006 yılında üniversitemiz kurulduğunda Veteriner ve Eğitim fakültelerimiz vardı zaten. Bir de yasa gereği Fen Edebiyat Fakültesi kuruldu. 3 Fakülte ile başladı. Sonra bunun üzerine İlahiyat Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Mühendislik-Mimarlık Fakültesi kuruldu. Yani kurulduğu günden sonra 9 yıl içinde 3 fakülte daha kuruldu ve toplam 6 fakülteye yükseldi. Geçtiğimiz hafta da Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulumuzun Spor Bilimleri Fakültesine dönüşmesinin ardından 2019 itibari ile 12 fakülteye ulaştık. 6 Yüksekokulumuz vardı, bu sayı 5’e düştü. İlerleyen süreçte fakültelerimiz biraz daha da artacak. Bizler 4 yıllık yüksekokulları fakülteye dönüştürmek istiyoruz. Çünkü yüksekokulların fakülteye dönüşmesi gerekiyor. Akademik alt yapıları fakülte olacak duruma geldi. 13 Meslek Yüksekokulumuz var. Göreve geldiğimizde Yeşilova ve Altınyayla Meslek Yüksekokulları yapılmış ancak altyapı eksikliği nedeniyle açılmasına izin verilmiyordu. Yükseköğretim Kurulumuzu ikna ettik, bu iki ilçemizin uzun yıllardır beklediği bu iki okulu açtık. 4 yılın içerisinde bunları gerçekleştirdik. Yine merkezdeki Sağlık Yüksekokulunu fakülteye dönüştürdük. Hemen bunun yerine bir meslek yüksekokulu kurduk. Bunun dışında merkezde artık hem prestiji hem de toplum algısı yüksek fakülteler açtık. Sanat Tasarım Fakültesinin şu anda bir bölümünü açtık gelecek dönemde de ikinci bölümü açacağız. Türk Müziği Devlet Konservatuvarını açtık. En önemlisi de Burdur’a doğrudan dokunan Diş Hekimliği Fakültemizi açtık. Allah nasip ederse 2020’nin ilk çeyreğinde Burdur halkına polikliniklerimiz ile hizmet vermeye başlayacak. Bugün bakarsanız 30 bin öğrencimiz var. 2019 yılının son baharında da 36 bini bulur. Merkezde 20 bin ilçelerde de 10 bin de öğrencimiz var. Dört yıl önce bu rakam yüzde 50-50 idi. Şimdi hızla merkez lehine yürüyen bir trend var. Meslek yüksekokullarında sınavsız geçişin kaldırılmasıyla ülkemizdeki bütün meslek yüksekokullarında hızlı düşüşler oldu. Şimdi onu durdurduk ve onlarda da geri trend başladı. ‘193 Köy Tek Tek Taranıyor’ Şuanda hayvancılık projesinde 140 tane hocamız geceli gündüzlü çalışıyor. 2 yıldır sahada yaptığımız çalışmalar Burdur’la sınırlı kalmayacak. Gerek üniversite yerleşkemizde gerekse köylerde her gün eğitimlerimiz devam ediyor. 193 köyün tamamına ilk etapta 9 ayrı konuda eğitimlerimiz var. Eğitimlere katılanların yüzde 70’i de kadınlarımız. Büyük bir rapor hazırlıyorum. Bunu hem Yükseköğretim Kurulumuza hem de Cumhurbaşkanımıza sunacağım. Kadınların kırsalda üretici gücünü tutmak zorundayız. Tutmazsak ciddi sıkıntılar bizi bekliyor. Bir de küçükbaşla büyükbaş hayvancılığın konsepti farklı olduğu için küçükbaş hayvancılık için ayrı bir kurgumuz var‘Projemiz Bir Eğitim Uygulama Projesidir’ YÖK bize bir proje ile gelin dediğinde biz de toplandık ve sadece hayvancılıkta yetiştiricilik değil de kalkınma modeli olması lazım dedik. Eğitimi ihmal ederseniz, ölçeği ihmal ederseniz olmaz. Buzağı ölümlerini nasıl önleyeceksiniz. Sadece sağlık ve tedavi süreci değil, buradan harekete geçtik ve bir proje ürettik. Bütün süreçlerden uygun puanla ve olumlu bir yaklaşımla kabul edildi. Şuanda biz bu işin öncüsü konumundayız. Bizim tecrübelerimiz üzerinden diğer 7 üniversite şekilleniyor. Yaklaşık 40’ın üzerinde bir projemiz var. Projelerimizi 11 temel problem üzerine oturttuk. Bu noktada akademisyenler, sivil toplum örgütleri, bakanlığımızın yetkilileri ile üzerinde 6 aylık yoğun bir çalışma sonucunda projelerimizi kurguladık. Bu projelerimizin ilk etapları başladı. Geldiğimiz nokta şu; artık projelerden çıktık, bu projelerin çıktılarına odaklanan, amaçlarına odaklanan üniversitede araştırma merkezleri kurduk. Bu anlamda şu anda 6 araştırma merkezimiz var. ‘Alternatif Spor ve Sporcu Kompleksi’nde Aynı Anda Birçok Takımı Ağırlayabilir’ Burdur’da 1200 – 1300 metrelik bir rakım var. Yaz dönemlerinde takımların kampı için çok uygun. Biz de bunun üzerinden Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulumuz, Sağlık Bilimleri Fakültemiz ve Spor Bilimleri Fakültemizin 3’ünün değişik uygulama alanlarının bir arada olabileceği bir proje geliştirdik. Benim seçim kitapçığımın içerisinde de bunun izdüşümü var. Bizler de bunun projesini hazırladık ve burada sporcu performans ve analiz merkezini kuruyoruz. Buraya bir takım ya da sporcu geldiğinde bunun önce bütün analizlerini yapıp, teknik açılımlarını yapıp onlara bir rapor vereceğiz ve bu raporla burada kamp yapacaklar. Bizim alt yapımız hem yaz hem de belli branşlarda kış kamplarına da uygun. 10 bin kişilik stadyumun içine bir Spor Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesinin iki programı, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunun iki programı da yerleşiyor. Bunun bir örneği Acıbadem Hastanesinde var. Bir benzeri de Antalya Gloria Sports Arena’da var. Üçüncüsü de burada olacak. Bu hepsinden daha kompleks bir yapı olacak ve takımlar buraya gelecekler. Sağlık Bilimleri Fakültemizin Beslenme ve Diyetetik Bölümü bir takım geldiğinde onun performansını şekillendirecek ona bir beslenme programı hazırlayacak. Bu beslenme programına uygun günlük yemekler servis edilecek. Bu yemekleri de Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulumuz bünyesindeki Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Meslek Yüksekokulumuzdaki Aşçılık Programı öğrenci ve akademisyenleri hazırlayacak. Onların da uygulama alanı bu. Yani bir takım geldiğinde aynı anda Fizyoterapi Bölümünden Beslenme Diyetetik Bölümüne, Gastronomiden Aşçılık Bölümüne kadar çalışacak birçok bölüm ve programın içinde olduğu bir sistem. Öğrencilerimizin hepsi tam zamanlı 365 gün esasına dayalı uygulamalı eğitime geçecekler. Benim öğrencim daha 2 ya da 3. sınıfta iken sektörde göreceği her şeyi onlarca kez burada görmüş olacak. Türkiye’deki devlet üniversiteleri arasında en kompleks uygulama mutfağı bizde. Kitap-Kahve Kafeteryası dediğimiz yerde aynı anda 60 öğrenci mutfakta ders yapabiliyor ve bu tesis gerekli her türlü alt yapıya sahip. Aşçılık programımız da geldikleri gün aynı şekilde mutfağa giriyorlar. Bugün 4 ya da 5 branşta, 5 yaşından başlamak üzere tam yıl boyunca devam edecek spor okulları kuracağız. Bu kuracağımız spor okulu ile de Burdurlu çocuklarımızı 5 yaşından itibaren alıp, MAKÜ Spor’a ve mümkünse spor fakültesine kadar entegre bir sistemle bu sistemin içerisine almayı düşünüyoruz. Yakın bir gelecekte ikinci veya üçüncü ligde Burdur’un takımı bu sistemin içerisinden çıkar. Bu sistem ağır transfer maliyetleri de gerektirmiyor. Bütün bunlar için de bir konaklama merkezi olması gerekiyordu. Bu anlamda 120 yataklı yüksek standartlara sahip konaklama merkezimiz var. Eğitim salonlarımız var. Bin kişinin aynı anda kongre yapabileceği salonlarımız var. Bu konaklama merkezi Burdur’un yeri.  Üniversite şehri ile gelişecek şehri ile dönüşecek. Türkiye’nin İhtiyaç Duyduğu Bütün Topları Dikmeye Adayız’ Biz her yıl milyonlarca topu Çin’den ve Pakistan’dan ithal alıyoruz. Cumhurbaşkanımızın Isparta ziyaretinde kendisine bir top hediye edilmiş ve bunu yapan hocamız da Türkiye’de bu topu üreten kalmadı bunu ben yapıyorum deyince Cumhurbaşkanımız da bununla bir ilgilenin açıklamasında bulunmuştu. Spor projemiz nedeniyle bu konu bize geldi biz de üzerinde çalıştık. Sonra İş-Kur üzerinden, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Gençlik ve Spor İl Müdürümüz ve üniversitemiz arasında bir protokolle merkezdeki eski rektörlük binamızdaki giriş katını top atölyesi yaptık. Burada şu anda 40 tane usta yetiştiriyoruz. Bu 40 usta Türkiye’ye top dikecekler. 10 bin adet top üretimi ile ilgili ilk teklifimizi bakanlığımıza önümüzdeki hafta götürüyoruz. Şehir merkezi yerleşkemizde iki vizyonumuz var. Birincisi sağlık yerleşkesi. Diş Hekimliği Fakültemiz, ikincisi de malum cezaevine üniversitemizden bir yer tahsis ettik. Burdur için bir açılım oldu. Cezaevinin mevcut yerini de üniversiteye aldık. Belki cezaevinin binalarını bile yıkmadan burada mesleki eğitim ve girişimcilik yerleşkesi düşünüyoruz. Top dikimi gibi unutulmaya yüz tutmuş meslekler ya da yeni mesleklerin eğitimlerinin verileceği bir yerleşke. Şu anda top dikim kursuna katılanların tamamına yakını kadınlarımız. Burdur göç alıyor. Bu ustalarımız Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu bütün topları dikmeye aday. Bu Burdur’da bir sektör doğurabilir. 10 binlerce kişi burada istihdam edilebilir. “Meslek Yüksekokullarımız Tematik Hale Geldi” Mesleki anlamda ara eleman yetiştirmeyi hedefleyen meslek yüksekokullarının tematik hale getirildiğini belirten Rektör Korkmaz, MAKÜ bünyesinde yer alan bazı yüksekokulların özel olarak temalara ayrıldığı söyledi. Rektör Korkmaz konuşmasına, “Hayvancılık projesi kapsamında Burdur Meslek Yüksekokulunu Burdur Gıda, Tarım ve Hayvancılık Meslek Yüksekokuluna dönüştürdük. Tematik alandaki tek meslek yüksekokulumuz. Ara eleman yetiştirmeyi hedefliyor. Meslek yüksekokullarımızda tema oluşturmaya çalışıyoruz. Türkiye’de meslek alanlarında sorunlar var. Trendler sürekli değişiyor. Yeni meslekler çıkıyor. Biz bu anlamda Burdur’un meslek yüksekokullarında çok hızlı bir yeniden yapılanma içerisindeyiz. Öğrenci talebi azalmış meslek yüksekokullarını hızla iç bir yapılanmaya tabi tuttuk. Bazı meslek yüksekokullarımızı özellikle Çavdır, Yeşilova ve Altınyayla’daki üç okulumuzu hızlı bir temaya kavuşturduk. Yeşilova’da sadece turizm programlarına ağırlık verdik. Önümüzdeki dönemde buranın adını turizm meslek yüksekokulu olarak değiştireceğiz. İlçeler alanlarında uzmanlaşacak. Hem akademik anlamda çok iyi bir toplanma yapılacak hem de güçlü uygulama alanları yapabileceğiz. Eski okullarda değişim yapmak daha zor. Çünkü akademisyen sayısı belirli ve alt yapılar kurgulanmış. Gölhisar, Hikmet Tolunay ve Ağlasun Meslek Yüksekokulunda değişim yapmak çok kolay. Çünkü belli programlar açılmış, hocalar alınmış, şimdi Bucak’ı biraz lojistiğe doğru yönlendirmeye çalışıyoruz. Yani teknik programları tekniğe alıyoruz, Bucak’ın bazı programlarını Gölhisar’a Gölhisar’ın bazı programlarını Tefenni’ye taşıdık, Çavdır’ın bir programını Gölhisar’a taşıdık, Çavdır’ı da sosyal hizmetler temalı bir program haline getirdik. Sosyal hizmetler, yaşlı sağlığı bakımı, iş sağlığı güvenliği gibi. Orada da alacağımız hocalarımızla öğrencilerimiz geldiğinde o havuzdan çok daha güçlü beslenebilecek ve gerçekten uzman olacaklar. Altınyayla’yı da güvenlik birimlerinin merkezi haline getirdik. Orada itfaiyecilik gibi, acil afet yönetimi gibi daha çok destekleyici güvenlik hizmetleri alanındaki bir merkez haline dönüştürüyoruz. Altınyayla Burdur’un en güzel ilçelerinden birisi. Altınyayla öğrenci bakımından doluluk oranının en yüksek olduğu ilçemiz. Öğrenci gelir mi acaba diye bizler de kaygılıydık. Ama öyle programlarla besledik ki, yani kamuda ataması var, meslek olarak net olunca da öğrenci geliyor. Yani meslek yüksekokullarında niteliksel bir değişim sağlıyoruz. Bu çok önem verdiğimiz bir konu.” şeklinde devam etti.  ‘Balkan Coğrafyası’nda Araştırma Merkezi Açtık’ Balkanlar bizim manen beslendiğimiz yerler. Novi Pazara gittik. Belediye Başkanını ziyaret ettik. Belediyenin bayrağı 3 hilalli bir bayrak. Halen resmi bayağı. Özerk bir yapısı var. Türkiye’yi çok seviyorlar. Novi Pazar tarım ve hayvancılığın güçlü olduğu bir coğrafya. Novi Pazar Üniversitesi bizim kardeş üniversitemiz. Hatta biz cübbe hediye ettik onlara. Akademik olarak MAKÜ’nün cübbelerini kullanıyorlar. Novi Pazar Üniversitesi, Siyanisya Belediyesi, Novi Pazar Belediyesi ve üniversitemiz arasında ortak bir araştırma merkezi açtık. Burada elde etmiş olduğumuz sonuçlarla oradaki özellikle peynir ve tarımsal ürünlerdeki mevcut geleneksel ve lezzetli üretimleri geliştireceğiz. ‘Mermer Sektörüne Katma Değer Eklememiz Gerekiyor’ Doğal taş ve mermerde de Sanayi Bakanlığının Beş milyon euroluk bir çağrısı var. Ülkemizin doğal kaynağı var. Bizim kaynağımız, çocuklarımızın kaynağı, geleceğimizin kaynağı, çevre de bizim çocuklarımızın kaynağı. Bunu çıkaralım ama bundan az çıkaralım çok kazanalım. Bunu yapmanın yolu nedir? Çıkardığınız her bir milimetre küp değerli taşın maksimum bir katma değer oluşturacak bir değere dönüştürülerek satılması. Bunun için özellikle mermercilikte katma değerli sektörel dönüşümü sağlamamız lazım. Şuanda mermerciler derneğimizle, Ticaret Odamızla ve Karamanlı Belediyemizle bir proje üzerinde çalışıyoruz. Sanat Tasarım Fakültemizde yeni bir bölüm açıyoruz. Endüstriyel tasarım bölümünü açıyoruz, Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulunda Mermer Teknolojileri Programını açıyoruz. 1 metre küp mermeri taş olarak satmak yerine bir anıtsal kapı olarak, heykel olarak satmak istiyoruz Burdur’da.  ‘Kariyer Okulumuz ile Nitelikli Öğrenci Yetiştiriyoruz’ Mezunlarla İlişkiler ve Kariyer Planlama Koordinatörlüğü, öğrencilerimize üniversiteye başladıkları ilk yıldan itibaren kariyer bilinci oluşturarak, kariyer planlarını yapma konusunda rehberlik etmek amacıyla kuruldu. Öğrencilerimizin 1. sınıftan başlayarak 4. sınıfa kadar nasıl bir yol izleyecekleri konusunda burada birebir destek alıyorlar. Bu bizim üniversitemizin tercih edilmesinde bir ayrıcalıktır. Alanında uzman ekiplerle kariyer planlamalarını yapan öğrencilerimiz geleceğe daha umutla bakıyor. Basın mensuplarına teşekkür ederek konuşmasını tamamlayan Rektör Korkmaz, “Burdur’da yaptığım rektörlük görevi boyunca bizlere her anlamda yardımcı olan, yanımızda olan basın mensuplarına teşekkür ediyorum. Başarılarımızda moral ve motivasyon kaynağı olarak sizlerin gücünü her zaman yanımızda hissettik. Birçok kez bir araya geldik, sıcak ve katkı verici desteklerinizden dolayı tüm Burdur basınına teşekkür ediyorum.” dedi ve top dikim atölyesindeki kursiyerler tarafından basın mensupları adına hazırlanan topları hediye etmesi ile program son buldu.