ÜRETİCİMİZİ DOĞDUĞU YERDE DOYURMALIYIZ

EKONOMİ 05.08.2017 - 12:22, Güncelleme: 17.02.2023 - 08:17 4403+ kez okundu.
 

ÜRETİCİMİZİ DOĞDUĞU YERDE DOYURMALIYIZ

Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı ve Türkiye Damızlık Birliği Genel Başkan Adayı Kamil Özcan, üreticimizi doğduğu yerde doyurmalıyız dedi.
Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kamil Özcan, 17 Ağustos 2017 Günü Ankara da yapılacak olan Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanlığı için yoğun bir şekilde hazırlanmaktadır. Ankara da yapılacak seçimler öncesinde 81 ilde örgütlü bulunan ve üreticinin en yakınında sektörün sorunlarını yıllara varan deneyim ve tecrübeleri ile “Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birlikleri Başkanları” ile bir araya geliyor.                                     SANAYİCİ ÜRETİCİNİN RAKİBİ DEĞİLDİR    Sosyal sorumluluk projeleri ile Burdur hayvancılığında önemli mesafeler alındığını dile getirerek gelecekte sektörün tepe kuruluşu olan “Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği” mutlaka sorunların çözümünde ön planda olmalıdır. Bu gün en önemli konulardan birisi üreten kesimi mutlaka köyde tutmalıdır. Hayvancılık da 5 ile uzun vadede 10 yıllık planlamalar yapılmalıdır. Her şeyden önce tarım ve hayvancılık milli politikamız ve ayağı yere basan bir sektörümüz olmalıdır. Çiftçimiz bir yıl önceden ne gibi destekler alacağını bir yıl öncesi bilerek planlamasını yapmalıdır. Ayrıca sanayici üreticinin rakibi değildir.                                       ÜRETİCİ KÜSTÜRÜLMEMELİDİR. ÖNÜ AÇILMALIDIR Burdur da aydın bir üretici kitlesi var. Çalışmalarımız da bizi teşvik eden araştıran yönüyle hayvancılığımız ise gün geçtikçe gelişmektedir. Bu nedenle sektörün üretimini artırması konusundaki kararlarımız hem üreticiyi hem sanayici hem tüketici arasında önem arz eden bir denge olmalıdır. Kimse masanın paydaşları arısındaki dengede birbirini (ütme) aldatma çabasında olmamalıdır. Hayvancılık sektörünün bölgesel olduğu gibi ülke genelinde gelişmesi sağlanmalıdır. Ülkemizin bu gün kırmızı et’te gelinen noktada eksiğinin kapatılabilmesi sağlayacak yegane unsur üreticinin sorunlarının en aza indirilmesinden geçmektedir. Et ve sütte herkesin iyi kazanması sağlanmalıdır. Şu anda birlikler olarak bizi sıkan süt alan firmaların yem dayatmasıdır. Üreticimizi zor durumda bırakan da tam budur. Sözleşmeli ürün alımı doğrudur ama bu üreten kesimi ezme şeklinde ve yok etme noktasına getirme olmamalıdır. Sizlerde biliyorsunuz, sektörün içindesiniz. İnsanlık var oldukça bu bir ihtiyaç olarak ülkelerin hatta bölgelerin gündeminde var olmaya devam edecektir. Çünkü gıda dün ülke ve coğrafyalarda stratejik önemini korumaya devam edecektir.                                 BURDUR DA STK’LAR ARASINDA HOŞGÖRÜ ORTAMI VAR Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği olarak paydaşlarımızla ortak projeler gerçekleştirmek gibi önemli bir geleneğimiz var. Ticaret Borsamız, Ticaret ve Sanayi Odamız, Köy Kalkınma (Köy Koop) kooperatifleri Birliği Genel Merkezi, kuruluşların yanı sıra Burdur’da bulunan Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’ne bağlı Veteriner Fakültemiz ile yaptığımız projeler ile biz bilgiyi ve hayvancılık ile ilgili gelişmeleri köyü üreticinin ayağına götürdük götürmeye de devam ediyoruz. Bölgemize suni tohumlama 20-30 yıl önce gelmiş ve ırk olarak 80 ile 100 bir arasında kültür ırkı olmayan hayvan varlığı söz konusu iken bu gün 200 bin baş kültür ırkı olan hayvan varlığına sahip olmuş günlük olarak ton süt üretimi mevcuttur. Bunun yanında yılda 30 ile 35 bin damızlık düve yetiştiriyoruz. Türkiye’nin çeşitli bölgelerine üretimimizi gönderiyoruz. Hatta ülkemiz dışından talep alıyoruz. Sütte soğuk zincir oluşturduk. İneğin memesinden aldığımız sütü sanayiciye hatta tüketiciye ulaştırmamız mümkün olmaktadır.
Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı ve Türkiye Damızlık Birliği Genel Başkan Adayı Kamil Özcan, üreticimizi doğduğu yerde doyurmalıyız dedi.

Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kamil Özcan, 17 Ağustos 2017 Günü Ankara da yapılacak olan Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanlığı için yoğun bir şekilde hazırlanmaktadır. Ankara da yapılacak seçimler öncesinde 81 ilde örgütlü bulunan ve üreticinin en yakınında sektörün sorunlarını yıllara varan deneyim ve tecrübeleri ile “Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birlikleri Başkanları” ile bir araya geliyor.

                                    SANAYİCİ ÜRETİCİNİN RAKİBİ DEĞİLDİR

   Sosyal sorumluluk projeleri ile Burdur hayvancılığında önemli mesafeler alındığını dile getirerek gelecekte sektörün tepe kuruluşu olan “Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği” mutlaka sorunların çözümünde ön planda olmalıdır. Bu gün en önemli konulardan birisi üreten kesimi mutlaka köyde tutmalıdır. Hayvancılık da 5 ile uzun vadede 10 yıllık planlamalar yapılmalıdır. Her şeyden önce tarım ve hayvancılık milli politikamız ve ayağı yere basan bir sektörümüz olmalıdır. Çiftçimiz bir yıl önceden ne gibi destekler alacağını bir yıl öncesi bilerek planlamasını yapmalıdır. Ayrıca sanayici üreticinin rakibi değildir.   

                                   ÜRETİCİ KÜSTÜRÜLMEMELİDİR. ÖNÜ AÇILMALIDIR

Burdur da aydın bir üretici kitlesi var. Çalışmalarımız da bizi teşvik eden araştıran yönüyle hayvancılığımız ise gün geçtikçe gelişmektedir. Bu nedenle sektörün üretimini artırması konusundaki kararlarımız hem üreticiyi hem sanayici hem tüketici arasında önem arz eden bir denge olmalıdır. Kimse masanın paydaşları arısındaki dengede birbirini (ütme) aldatma çabasında olmamalıdır. Hayvancılık sektörünün bölgesel olduğu gibi ülke genelinde gelişmesi sağlanmalıdır. Ülkemizin bu gün kırmızı et’te gelinen noktada eksiğinin kapatılabilmesi sağlayacak yegane unsur üreticinin sorunlarının en aza indirilmesinden geçmektedir. Et ve sütte herkesin iyi kazanması sağlanmalıdır. Şu anda birlikler olarak bizi sıkan süt alan firmaların yem dayatmasıdır. Üreticimizi zor durumda bırakan da tam budur. Sözleşmeli ürün alımı doğrudur ama bu üreten kesimi ezme şeklinde ve yok etme noktasına getirme olmamalıdır. Sizlerde biliyorsunuz, sektörün içindesiniz. İnsanlık var oldukça bu bir ihtiyaç olarak ülkelerin hatta bölgelerin gündeminde var olmaya devam edecektir. Çünkü gıda dün ülke ve coğrafyalarda stratejik önemini korumaya devam edecektir.

                                BURDUR DA STK’LAR ARASINDA HOŞGÖRÜ ORTAMI VAR

Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği olarak paydaşlarımızla ortak projeler gerçekleştirmek gibi önemli bir geleneğimiz var. Ticaret Borsamız, Ticaret ve Sanayi Odamız, Köy Kalkınma (Köy Koop) kooperatifleri Birliği Genel Merkezi, kuruluşların yanı sıra Burdur’da bulunan Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’ne bağlı Veteriner Fakültemiz ile yaptığımız projeler ile biz bilgiyi ve hayvancılık ile ilgili gelişmeleri köyü üreticinin ayağına götürdük götürmeye de devam ediyoruz. Bölgemize suni tohumlama 20-30 yıl önce gelmiş ve ırk olarak 80 ile 100 bir arasında kültür ırkı olmayan hayvan varlığı söz konusu iken bu gün 200 bin baş kültür ırkı olan hayvan varlığına sahip olmuş günlük olarak ton süt üretimi mevcuttur. Bunun yanında yılda 30 ile 35 bin damızlık düve yetiştiriyoruz. Türkiye’nin çeşitli bölgelerine üretimimizi gönderiyoruz. Hatta ülkemiz dışından talep alıyoruz. Sütte soğuk zincir oluşturduk. İneğin memesinden aldığımız sütü sanayiciye hatta tüketiciye ulaştırmamız mümkün olmaktadır.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.