Sendikanın, kamu çalışanlarının ekonomik toplumsal mesleki özlüksel hak ve hukukunu korumak, üyelerinin yaşam standardını insan onuruna yaraşır bir şekilde yükseltmek için kurulan örgütlenen demokratik kitle örgütleri olduğunu vurgulayan Burdur Eğitim İş Sendikası: “2012 yılından bu yana yetkili Konfederasyon ve onun bileşeni olan Eğitim Bir Sen’nin asimetrik büyümesi bunlara duyulan teveccühün ve serbest iradenin sonu olduğunu söylemek sendikal dünyanın gerçeklerinden bi haber olmak demektir. Siyasal iktidara yakınlığı sayesinde, tarafgir kamu idarecilerinin koruma ve kollaması altında güdümlü ve makbul bir sendika olarak büyüdü” denildi.

Eğitim İş üyelerinin sosyal medya hesaplarının iddia edilen sendika yetkilileri tarafından takip edilerek bilgi toplandığını bildiren Eğitim İş, “Yetkili olduğu dönemden bu yana kamu çalışanlarının ekonomik, toplumsal sorunlar başta olmak üzere hiçbir sorununa çare olamayan, eğitim alanında yetkili olan sendikanın yöneticilerinin son dönemde sendikacılık yapmak yerine bir üyemizin sosyal medya hesaplarına ahlaki olmayan bir şekilde çocuğunun sosyal medya hesabından girilmesi, bilgi ve belge toplanması, bunu yapanın hem okul hem de sendika yöneticisi olması, bunu okul yöneticisi olduğu kurumun sosyal medya hesabı üzerinden yapması bir başka garabet ayrıca ne kadar ahlaki bir davranış olduğu da tartışılır. Acaba bugüne kadar bu eğitim kurumuna gelen kaç öğrencinin ya da öğrenci üzerinden velisinin sosyal medya hesabına girilmiştir ?
Kurum yöneticisi bu fütursuzluğu neye dayanarak yapma gücüne sahiptir ?
Kurum yöneticisi okul veli ya da velilerinin sosyal medya hesaplarına bakmayı neden ihtiyaç duymuştur ?
Hem kurum yöneticisi hem de sendika yöneticisi olarak öğrenci ve velilerinin sosyal medya hesaplarına bakma, bunlardan bilgi- belge üretme ve bunları siyasal iktidarın il başkanına iletme ihtiyacı hissetmiştir? ya da böyle bir görev mi verilmiştir ?
İlçede görev yapan bir okul yöneticisi kendisine okul okul yöneticisi olması nedeniyle üyemiz tarafından nezaketen verilen bir telefon numarası üzerinden ekran görüntüsü alarak ve sendika yöneticisine neden ulaştırma ihtiyacı hissetmiştir ?
Burada amaç eğitim çalışanları üzerinde bir korku ortamı yaratarak yöneticisi oldukları sendikaya üye mi devşirmektir” şeklinde belirtildi.

Eğitim İş'ten yapılan açıklama şöyle: “Eğitim Bir Sen Yetkililerin neden hafiyelik yaptığının sorgulandığında. Eğitim Bir Sen yöneticilerine bu tür bir davranışa yani hafiyecilik yapmaya iten Eğitim İş’in yerelde ve genelde büyümesi ya da yerel de ve genelde sahip oldukları yetkiyi kaybetme korkusuyla eğitim çalışanlar üzerinde bir korku iklimi yaratmak mı? Soruları çoğaltabiliriz ancak sonuçta sosyal medya hesabı üzerinden alınan ekran görüntüleri üzerinden bir dosya oluşturularak siyasal iktidarın il başkanına adli ve idari soruşturma açılması için başvuru yapılmış ve soruşturma açılması sağlanmıştır. Burada ağustos ayında yapılan kamu çalışanları toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda yetkili sendikanın neden alana çıkamadığını, hak mücadelesi veremediğini de görüyoruz çünkü sendika ve siyaset ilişkisinin grift halini burada da görüyoruz. Açılan adli soruşturmada savcılık makamı sosyal medya hesabından alınan ekran görüntülerini anayasada belirtilen “Düşünce ve Kanaat Hürriyeti” bağlamında değerlendirmesi sonucu soruşturma açmaya gerek duymamıştır. Ayrıca sosyal medyadan ekran görüntüsü alan kurum yöneticisi soruşturma olayı ortaya çıkınca bunu inkâr etmiş burada kendisiyle birlikte üyemize bir kumpas kurulduğunu, bunu belgeleriyle kanıtlayacağını gerekirse sendikasından istifa edeceğini söylemiştir. Sonuç olarak sendikal görevleri eğitim çalışanlarının hakkını korumak, emek mücadelesi vermek olan yetkili sendika yönetiminin eğitim çalışanlarının sosyal medya hesapları üzerinden hafiyelik yapmaya bırakmasını hafiyelik yaparak elde ettiği bilgi belgeleri siyasal iktidarın il başkanına göndererek bir anlamda jurnallik yaparak eğitim çalışanları üzerinde baskı kurmaya, korku iklimi yaratmanın sebebini de anlayamıyoruz. Söz konusu yetkili sendika başkanı ve yöneticileri şunu iyi bilmelidir ki Eğitim İş şimdiye kadar hiçbir üyesini yalnız bırakmamıştır, bırakmayacaktır da. Her Eğitim İşüyesi bilir ki; eğer bir üyesi haksızlığa, geçmişten gelen fetövari bir şekilde toplanan bilgi belgelerle bir soruşturmaya uğrarsa, hak kaybı yaşarsa onu sendikası sonuna kadar sahip çıkar, üyesinin her zaman yanında olur. Eğitim İş üyesi ne hafiyecilik yapar ne de jurnallik peşinde koşar eğitim süresi sadece eğitim alanlarında öğrencilerine eğitimci olarak insan olarak insanca onurlu yaşamayı öğretir eğitim iş eğitim iş sendikal anlamda siyasal iktidarların yanında değil emekçilerin yanında olmayı benimsemiş alanlarda emekçilerin haklarını alma mücadelesini yapmayı onların gür sesi olmayı temel almıştır. Eğitim iş olarak Burdur Milli eğitim müdürlüğü valilikten beklentimiz isteğimiz fetövari bir şekilde eğitim çalışanlarının sosyal medya hesapları üzerinde hafiyecilik yapan bunu siyasal iktidarın il başkanına jurnalleyenler hakkında işlem yapmasını, yöneticilik görevlerinden almasını bekliyoruz Eğitim İşolarak bu işin takipçisiyiz peşindeyiz ve bırakmayacağız. Eğitim İş; Emek, Aydınlanma, Cumhuriyet mücadelesi yapmaya, eğitim çalışanları için hak, hukuk mücadelesi için alanlarda olmaya devam edecektir.
Mesleğimiz Onurumuzdur.
Yaşasın Eğitmiş,
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz.
EĞİTİM İŞ BURDUR ŞUBE YÖNETİM KURULU”