Süleyman Arif Emre kabri başında dualarla anıldı - Videolu Haber
Anma törenine oğlu Ali Rıza Emre, iş insanı Ömer Emre, yol arkadaşlarından ve talebesi iş insanı Nejdet Külünk, Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Başkanı Mahmut Bıyıklı, Türkiye Gazetesi yazarı Hasan Sarıçiçek ve Adıyamanlı Siyasetçi Mehmet Vural'ın yanı sıra akrabaları, dostları, sevenleri ve siyasi parti temsilcileri katıldı.
Anma töreninde Kur’an-ı Kerim tilaveti, dualar ve Süleyman Arif Emre'nin Peygamber Efendimize yazmış olduğu naatlar okunarak yad edildi.
Mahmut Bıyıklı açılış konuşması yaptı
Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Başkanı Mahmut Bıyıklı, açılış konuşmasında Süleyman Arif Emre'nin Türk siyasi hayatına büyük katkılarının yanı sıra edebi kişiliğiyle inanç dünyamızın rehberi olduğunu vurguladı. Bıyıklı, ‘Birçok genç neslin aydınlanmasında ve yol göstermesinde rol model olmuştur. Siyasetçi kimliğinin yanı sıra hukukçu, şair, edebiyatçı, yazar ve fikir insanıdır. Onun Peygamber Efendimize yazılmış naatları, kitap sayfalarına sığmayacak güzellikte olup birçok sanatçı tarafından ilahi ve kaside halinde bestelenmiş ve seslendirilmiştir. Bizler, onun taşıdığı misyonları, görüş ve düşüncelerini gelecek nesillere aktarmayı kendimize vazife edinmişiz ve bu uğurda her türlü çabayı göstermekten asla çekinmeyeceğiz. Kendisine Allah'tan rahmet diliyoruz,’ ifadelerini kullandı.
Hasan Sarıçiçek ‘Onun Yenilikçi ve Birleştirici Zihniyetini Unutmuyoruz’
Türkiye Gazetesi yazarı Hasan Sarıçiçek, Süleyman Arif Emre'yi milli, manevi ve edebi hizmetleriyle tanınan bir mütefekkir olarak anlattı. Sarıçiçek, ‘İlim, amel ve ihlas sahibi, devlet adamı, adalet insanı, yakın tarihe şahitlik eden millî ve manevi değerleri gelecek nesillere aktararak ülkeye vasıflı insan kazandırmış gönül insanı büyüğümüzle ölümünden önce son röportajı yapan bir gazeteci olarak çok bahtiyar oldum. Onun yenilikçi, birleştirici, zor zamanlardaki sabır, metanet ve cesaretinden hayli etkilenmiş birisi olarak onu hatırladıkça hayırla yad ediyorum. Kıbrıs Barış Harekâtı zaruretini dönemin Genelkurmay Başkanı ve Başbakanı Bülent Ecevit’in huzurunda anlatışı ve kararlı tavrına hayran olmamak elde değil. O, Kıbrıs Barış Harekatı'nın manifestosunu yazmış ve Allah’ın bir tesellisi olarak çıkarmanın yapıldığı 20 Temmuz akşamı hakka yürümüştür. Kaleme aldığı Kıbrıs şiiri onun Vatan sevgisinin bir tezahürüdür. Hayatını, ülkesine ve milletine adamış birisi olarak bu uğurda çok çileler çekmiştir ve asla davasından ödün vermemiştir. Onun fikir ve düşünceleri her geçen gün daha da önem kazanmaktadır. Onun fikir ve düşüncelerini gelecek nesillere aktarmak en önemli vazifemizdir. Cenabı Hak rahmet eylesin,’ dedi.
Nejdet Külünk: ‘Biz Ölüler, Yaşayan Bir Dirinin Adanmış Kavgasına Şahitlik Ettik’
Talebelerinden Nejdet Külünk ise, Süleyman Arif Emre'nin kabristanı başında şu ifadeleri kullandı: ‘Biz ölüler, yaşayan bir dirinin adanmış kavgasına şahitlik etmiştik. Siyasi dehası edebiyatın şiir koluyla birleşince ortaya çağdaş Fatih, Kanuni, Yavuz Sultan Selim gibi hanlar çıkıyor. Üstadımızın en önemli özelliği; alkışlara ve tribünlere boyun eğmeyişidir. Lütfen düşünelim. İnönü ile Menderesle, Demirel ile, Erbakan ile Türkeş ile siyaset yapmış bu sessiz adanmış adamı bizler gibi gaflet ve delalet ile boğuşan talebeleri tarafından analiz yapmak haddimize değil. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Anma töreni, Kurra Hafız Ali Fıstık hocamız ve talebelerinin okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti, hatimler ve dualarla sona erdi.
Kaynak : PHA