Bayram AYGÜN
Köşe Yazarı
Bayram AYGÜN
 

“ESKİ YAŞANTIYA” MI DÖNÜYORUZ?

Saygıdeğer okuyucular, bu günlerin en büyük sorunu, sorunumuz enflasyon yanı hayat pahalılığı; biliyorsunuz. Hükümeti veya muhalefeti eleştirmek gibi düşüncede değilim. Sizler gibi kendimce bu pahalılığı nasıl çözebiliriz diye sabah akşam düşünüyorum, düşünüyoruz. Şunu söylemeliyim. Salgın belasının getirdiği sıkıntılar devam ediyor. Her zaman olduğu gibi fırsatçıların, stokçuların şarlatanlıklarını zaten biliyorsunuz fırsat kollarlar. Asıl söylemek istediğim şudur. İki yüz dolayında üniversitemiz var. Bir bu kadar ekonomist, iktisatçı bilim insanlarımız var. İktidar ve muhalefet partilerin içinde de bu türden iktisattan anlar gözüken insanlarımız var. Duruma çare bulamamaları başka bir çıkmazımız. Halkımızı, bizleri inim inim inleten pahalılık canavarını yenecek bir proje, çözüm yolu üretememeleri gerçekten biz vatandaşları derinden üzmekte. Madem iktisat dalı, paranın dili bilimsellik taşıyorsa; neden iktisatçılar üretim, tüketim, depolama arz dengesi oluşturacak, insanımızı pahalılık karşısında ezdirmeyecek bir yol bulamıyorlar? Ülkemizde bir ilçe nüfusu kadar ekonomist profesörümüz, doçentimiz var. Hiç mi biriniz zamanından önce hayat pahalılığı krizlerini ön göremediniz? Ön görmüşseniz neden sorumlu siyasetçilerimizi uyarmadınız, dikkatlerini çekmediniz? Yıldız falcısı değilsiniz ama elinizde ekonomiye dayalı geçmişteki pahalılık krizlerinin neden olduğuna ilişik dokümanlarınız olması gerekmiyor mu? Profesörlük, doçentlik tezlerinizi verirken bu tür kaynaklar elinizde olmalı. Buna dayalı kara günleri yaşadığımız, halkın, bizlerin ekonomik çaresizliğimizi bertaraf edici çözüm yollarını neden bulamıyorsunuz? Buldunuz da sizin çıkış yolunu gösteren bilimsel, iktisadi verilerinizi dinlemeyen siyasetçiler mi var? Tarımsal, sanayi ve diğer üretim potansiyelini göz önüne alıp vatandaşın pahalılık karşısında ezdirmeyecek bir çözüm yolu neden bulmuyorsunuz? Tarımsal, hayvansal üretimden tutun da sanayi üretimine kadar sayısal üretim anlamında bir iktisadi verileri toplayıp halkımızın iç ihtiyaçları da göz önüne alıp sağlıklı bir hayat pahalılığı yaratmayacak bir iktisat modeli üretmeniz gerekirdi. İktidar da idari anlamda salgın, iç tüketim, dış satım gibi tüm ekonomik gerçekleri önceden görüp vatandaşınızı ezdirmeyecek bir iktisat modeli yaratmadığı görüntüsü de ortada. Aynı şekilde muhalefet partileri de fırsat kollamaktalar. Fırsat bu fırsat deyip oy avcılığına çıkmış görüntünüz biz vatandaşları rahatsız eden boyuta geldi. Siz iktidara gelince insanımızı pahalılık karşısında nasıl rahatlatacağınızı ortaya koyan bir proje, inandırıcı ekonomik model ortaya koyamadınız. Fırtınadan sonra balık avına çıkmış balık avcıları gibi oy peşinde olduğunuzu düşünüyor vatandaşlarımız. Şu yasayı çıkarıp uygulayacağız” gibi elle tutulan, insanımızı pahalılık karşısında bundan böyle ezdirmeyecek projeler üretmenizi bekliyoruz. Bunu yapmıyor, proje üretemiyorsunuz. “Göç yolda düzelir” görüşünden yana olduğunuzu düşünüyor seçmen. Yazık oluyor bu ülkeye, insanlarımıza. İktidarın terörizmle mücadele başta olmak üzere güzel şeyler yaptığını biliyor, takdir ediyoruz. Ama enflasyonu (hayat pahalılığı) ortadan kaldırıp biz insanları ezilmeden kurtaracak üretim, tüketim, dengesi yaratacak bir bilimsel plan-proje bulmanızı bekliyoruz. Çıkış yolu bulanların yanında oluruz. Sabahtan akşama oylarımızın ok işaretini değiştiririz. Yeter ki bulun, pahalılık karşısında ezilmeyelim. İstediğimiz o! Yokluk, açlık, pahalılık inanın başka bir şey! Yoksa Anadolu da bir söz vardır. Hani bilirsiniz. “Açlık fırın damını deldirir” gibi bir şeydi. İnsanımızı bu duruma düşürmeden iki yüzü bulan üniversitelimizin akademisyenleri bir çözüm yolu bulmalısınız. Vatandaşı pahalılıktan, yoksulluktan, kahırlardan, çaresizlikten kurtarın! Allah korusun: Geçmişte oldu. Çaresiz kalıp, yavrusunun avucuna harçlık verememekten ezilen sonra kendini yakan-asan baba ve anaların durumuna bir daha gelmeyelim. Pahalılığı önleyici çalışmalar bekliyoruz. Üniversitelerin ekonomistlerinin de yer aldığı bir iktisat şurası toplayın. Birkaç gün tartıştırın iktisatçıları. Siyasi istikrarı sağlamak başta olmak üzere; vatandaşı rahatlatacak sağlıklı sosyal yaşamını, hukuku da göz önüne alarak, uygulanabilir bir proje geliştirin. Muhalefeti ve iktidarı ile bunun arkasında olacak bir pırıl pırıl Türkiye yaratın. Bekliyoruz! Geçmişte Büyük Atatürk İzmir de İktisat Kongresi düzenletip çıkış yolunu buldurtmuş  
Ekleme Tarihi: 04 Aralık 2021 - Cumartesi

“ESKİ YAŞANTIYA” MI DÖNÜYORUZ?

Saygıdeğer okuyucular, bu günlerin en büyük sorunu, sorunumuz enflasyon yanı hayat pahalılığı; biliyorsunuz.

Hükümeti veya muhalefeti eleştirmek gibi düşüncede değilim. Sizler gibi kendimce bu pahalılığı nasıl çözebiliriz diye sabah akşam düşünüyorum, düşünüyoruz.

Şunu söylemeliyim. Salgın belasının getirdiği sıkıntılar devam ediyor. Her zaman olduğu gibi fırsatçıların, stokçuların şarlatanlıklarını zaten biliyorsunuz fırsat kollarlar. Asıl söylemek istediğim şudur. İki yüz dolayında üniversitemiz var. Bir bu kadar ekonomist, iktisatçı bilim insanlarımız var. İktidar ve muhalefet partilerin içinde de bu türden iktisattan anlar gözüken insanlarımız var. Duruma çare bulamamaları başka bir çıkmazımız.

Halkımızı, bizleri inim inim inleten pahalılık canavarını yenecek bir proje, çözüm yolu üretememeleri gerçekten biz vatandaşları derinden üzmekte. Madem iktisat dalı, paranın dili bilimsellik taşıyorsa; neden iktisatçılar üretim, tüketim, depolama arz dengesi oluşturacak, insanımızı pahalılık karşısında ezdirmeyecek bir yol bulamıyorlar?

Ülkemizde bir ilçe nüfusu kadar ekonomist profesörümüz, doçentimiz var. Hiç mi biriniz zamanından önce hayat pahalılığı krizlerini ön göremediniz? Ön görmüşseniz neden sorumlu siyasetçilerimizi uyarmadınız, dikkatlerini çekmediniz?

Yıldız falcısı değilsiniz ama elinizde ekonomiye dayalı geçmişteki pahalılık krizlerinin neden olduğuna ilişik dokümanlarınız olması gerekmiyor mu? Profesörlük, doçentlik tezlerinizi verirken bu tür kaynaklar elinizde olmalı. Buna dayalı kara günleri yaşadığımız, halkın, bizlerin ekonomik çaresizliğimizi bertaraf edici çözüm yollarını neden bulamıyorsunuz?

Buldunuz da sizin çıkış yolunu gösteren bilimsel, iktisadi verilerinizi dinlemeyen siyasetçiler mi var? Tarımsal, sanayi ve diğer üretim potansiyelini göz önüne alıp vatandaşın pahalılık karşısında ezdirmeyecek bir çözüm yolu neden bulmuyorsunuz?

Tarımsal, hayvansal üretimden tutun da sanayi üretimine kadar sayısal üretim anlamında bir iktisadi verileri toplayıp halkımızın iç ihtiyaçları da göz önüne alıp sağlıklı bir hayat pahalılığı yaratmayacak bir iktisat modeli üretmeniz gerekirdi.

İktidar da idari anlamda salgın, iç tüketim, dış satım gibi tüm ekonomik gerçekleri önceden görüp vatandaşınızı ezdirmeyecek bir iktisat modeli yaratmadığı görüntüsü de ortada.

Aynı şekilde muhalefet partileri de fırsat kollamaktalar. Fırsat bu fırsat deyip oy avcılığına çıkmış görüntünüz biz vatandaşları rahatsız eden boyuta geldi.

Siz iktidara gelince insanımızı pahalılık karşısında nasıl rahatlatacağınızı ortaya koyan bir proje, inandırıcı ekonomik model ortaya koyamadınız. Fırtınadan sonra balık avına çıkmış balık avcıları gibi oy peşinde olduğunuzu düşünüyor vatandaşlarımız.

Şu yasayı çıkarıp uygulayacağız” gibi elle tutulan, insanımızı pahalılık karşısında bundan böyle ezdirmeyecek projeler üretmenizi bekliyoruz. Bunu yapmıyor, proje üretemiyorsunuz. “Göç yolda düzelir” görüşünden yana olduğunuzu düşünüyor seçmen.

Yazık oluyor bu ülkeye, insanlarımıza. İktidarın terörizmle mücadele başta olmak üzere güzel şeyler yaptığını biliyor, takdir ediyoruz.

Ama enflasyonu (hayat pahalılığı) ortadan kaldırıp biz insanları ezilmeden kurtaracak üretim, tüketim, dengesi yaratacak bir bilimsel plan-proje bulmanızı bekliyoruz. Çıkış yolu bulanların yanında oluruz. Sabahtan akşama oylarımızın ok işaretini değiştiririz. Yeter ki bulun, pahalılık karşısında ezilmeyelim. İstediğimiz o! Yokluk, açlık, pahalılık inanın başka bir şey!

Yoksa Anadolu da bir söz vardır. Hani bilirsiniz. “Açlık fırın damını deldirir” gibi bir şeydi. İnsanımızı bu duruma düşürmeden iki yüzü bulan üniversitelimizin akademisyenleri bir çözüm yolu bulmalısınız.

Vatandaşı pahalılıktan, yoksulluktan, kahırlardan, çaresizlikten kurtarın! Allah korusun: Geçmişte oldu. Çaresiz kalıp, yavrusunun avucuna harçlık verememekten ezilen sonra kendini yakan-asan baba ve anaların durumuna bir daha gelmeyelim.

Pahalılığı önleyici çalışmalar bekliyoruz. Üniversitelerin ekonomistlerinin de yer aldığı bir iktisat şurası toplayın. Birkaç gün tartıştırın iktisatçıları. Siyasi istikrarı sağlamak başta olmak üzere; vatandaşı rahatlatacak sağlıklı sosyal yaşamını, hukuku da göz önüne alarak, uygulanabilir bir proje geliştirin.

Muhalefeti ve iktidarı ile bunun arkasında olacak bir pırıl pırıl Türkiye yaratın. Bekliyoruz! Geçmişte Büyük Atatürk İzmir de İktisat Kongresi düzenletip çıkış yolunu buldurtmuş

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.