Isparta Belediye Başkanı Başdeğirmen’ın Ispartalı Pir Gülbaba’nın adına Macar devletince düzenlenen Gülbaba festivaline davetli olarak kardeş şehir Budapeşte’ye gittiğini yazmıştık.
Başkan Bey’e davetle ilgili görüşlerini ayaküstü sorduğumda: “Hocam kendimi şimdi burada kardeş Macar halkıyla aynı görüyorum. Biz Anadolu Türkleri eski göçebe milletlerinden olduğumuzu daha iyi hissettim. Türk Hakanı Metehan’ ın torunlarıyız. Torunların buluşmasını ben burada görüyorum. Festivali iyi organize etmişler. Macar dilinin içinde konuşmalarının içinde çok sayıda Türkçe kelimelerin olduğunu duydum. Tabi söyleniş yani lehçe olarak Türkçe kelimelerde Anadolu Türkçesine göre az dönüklük var diyelim.
Macar Hun Atilla asıllı Budapeşte halkının vücut dilleri de biz Türklere çok benziyor. Sadece inançları farklı. Avrupa’nın ortasında bir kardeş Türk devleti varmış. Öteden beri hele hele Cumhurbaşkanı ve AK partisi hükümet olduktan sonra 2002’lerden sonra
Birleşmiş milletler toplantılarında olsun diğer uluslararası toplantılarda kardeş Macar halkı Türkiye tezlerini canı gönülden destek verdiklerini biliyoruz.” demeleri beni duygulandırdı.
Başkan Başdeğirmen açıklamalarına devam etti. “Ispartalı Pir Gülbaba, Kanuni’nin fikir babası, Osmanlı askerinin moral timsali Gülbaba festivalini hazırlayanlara çok teşekkür ederim. Emeği geçenleri, bilhassa Macaristan Büyük Elçimiz Sayın Cavidan Gülşen Karanis Ekşioğlu’na, Gülbaba Miras Vakfı Başkan yardımcısı Sayın Suat Gökhan Karakuş’a kendim ve Isparta halkı adına çok teşekkür ederim.
Bu yıl Gülbaba festivali Eylül 17-21 arasında yapıldı. Haziran ayında önümüzdeki yıl yapılması için Budapeşte Belediye Başkanı’na teklifte bulundum. Sağ olsunlar dikkate alacaklarını söylediler. Nedeni ise: Madem Ispartalı Pir Gülbaba adına düzenlendi. Madem “gül” konusu ağır basıyor. O halde Isparta’mızda güllerin açtığı mevsim Mayıs sonu Haziran başı. Macaristan’a Gülbaba ‘nın huzuruna, saygıdeğer kardeş Budapeşte halkına Isparta gülünün kokusunu hissettirmek zorundayız diye düşündüm. İnşallah önümüzdeki yıl teklif ettiğimiz zamanda yapılırsa; taze gülü Gülbaba ve Budapeşte halkıyla buluşturabileceğiz. Bir şekilde de Gülbaba türbesi çevresinde yer alacak çok geniş bir arazide Isparta Gülbaba GÜL bahçesi projemiz eyleme giriyor” diyor.
Başkan Başdeğirmen’ in Köşeme İçin Budapeşte’den Açıklamaları Devamla
Başkan Başdeğirmen köşeme verdiği demecinde şunları da söylüyordu.
“Önümüzdeki Budapeşte Gülbaba festivaline Isparta’dan da katılımların olacağın düşünmekteyim. Isparta’dan katılımlar olacak. Muhtemelen Gülbaba’nın uzun süre kaldığı Senirkent İllegöp köyünden, diğer Gülbaba düşüncesini taşıyan yerlerden, köylerimizden katılımlar olacaktır diye düşünüyorum. ” dediler.
Budapeşte Festival komitesinin davetleriyle Başkan Şükrü Başdeğirmen açıklamalarında: “Macaristan’ın Başkenti Budapeşte’ ye geçtiğimiz döneminde Yeniçeri ordusuna moral, Türk asıllı Macar halkını yatıştırmak için giden Gülbaba’nın bir şair, felsefeci, pir, İslam’ı korkutmadan anlatan bir öğretmendir. Türk’ ün yüceliğini Türklüğünü, onur ve haysiyetinin önde gittiğini söyleyen, yüceliğini eserlerine işleyen bir ULU VELİ’dir.
Daha önce ITSO’ da yöneticiyken ticari amaçlı birkaç kere Budapeşte’ye gitmiştim”
Macar halkının davranışlarının memleketimdeki insanlarımızın davranışlarına çok benzediğini zamanın bizi karşılayan Budapeşte Türk Ticaret ataşesine söylediğimde: Macar halkının yüzde doksan ikisinin Türk- Hun Atilla soyundan geldiklerini söylemişlerdi. Başkan Başdeğirmen, Macaristan hakkında bir tarih hocası veya turizm görevlisi gibi oldukça doyurucu bilgi vermekten geri durmadılar.
“Başdeğirmen Gülbaba türbesi çevresinde Isparta daki Alevi Bektaşi türbelerinin adını taşıyan bir gül bahçesi oluşturma çabamız var. İki ay sonra Macaristan ın başkenti ve Gülbaba nın türbesinin çevresinde oluşturulacak Isparta Gül bahçesi içinde gülfidanlarını göndereceğiz. Cumhurbaşkanı’mızda bu davranışımızdan sevinç ve memnuiyet duyduklarını söylemeliyim. Bu davranışlarımız inançlarımızdaki bağlılığı, dayanışmayı artırır. Daha da aynı kökten gelen Türk kardeşliğini, Pir Gülbaba’nın
Kanuni’den bugüne vermek istediği ılık sevgi, hoşgörü rüzgârın insanlarımızın yüzlerini ferahlatacağını düşünmekteyim. Karşılıklı ticaret ve turizmimizin de canlanacağı kanaatindeyim.
Oluşturulacak Ispartalı Gülbaba gül bahçesinde başka yapacaklarımızda var.
Isparta’ mızdaki Alevi- Bektaş türbelerinin adını pirinç levhalara yazarak Budapeşte Gülbaba nın türbesi çevresine dünya kültür-inanç, sevgi anlamında kalıcı iz bırakma derdindeyiz Isparta Belediyesi olarak. Böylece Gülbaba nın Isparta Senirkent’ten gittiği, Isparta ve çevresindeki Alevi-Bektaşi Cem evlerinde dersler verdiği şeklindeki Macarların araştırmalarının tarih kitaplarına girmesinden yanayım.
Budapeşte Gülbaba Vakfı Budapeşte Yunus Emre Türk Kültür Merkezi ile birlikte eski Buda Osmanlı evlerinin bulunduğu Atatürk Caddesi boyunca sokaklara Türkçe adlar verilmesi teşebbüsü devam ediyor.
Kendilerini Ural-Altay Atilla soyundan geldiklerini canı gönülden inanan Macar halkı Türkiye ile bilhassa ticari, turizm, yazılımda (dünyada ilk üç sırada olduklarının) deneyimlerini kardeş Isparta ve Türkiye ile paylaşmak istediklerini söylediler.
Başkan Başdeğirmen Macar Halkıyla Çok Şeylerin Yapılabileceğini Anlattılar.
Başkan’ nın anlatımından anladığıma göre:
Türkiye Macaristan halklarının kökeni ile Gülbaba ile ilgili araştırmalarını Macaristan (Elte Üniversitesi)1635 te kurulmuş)üniversitesinin araştırdığını hatırlatalım.
Macaristan oldukça gelişmiş tutarlı ve teknik havayolu, karayolu, demiryolu, sutaşıma yenilenebilir enerji gibi projelerini uygulamaya sokmuş bir devlet.
Başşehirleri Budapeşte de toplu taşım meselelerini kalıcı çözüm bulmuşlar. Isparta Belediye Başkanı Başdeğirmen’ın bu konuda araştırmalar yaptığını bir başka kanaldan öğrendim. Bilhassa şehir merkezine yönelik elektrikli Tramvay taşıma sitemlerini sorguladıklarını öğrendim.
Macaristan’ın bilim teknoloji alanında bilhassa bilim adamı yetiştirilmesi konusunda dünya da önde gittiğini öğrendim. Matematik alanında dünyaca ünlü bilim adamlarının olduğunu okumaktayız. Matematikte dev icatların yolunu açacak bilhassa bilgisayar yazılımlarının hazırlamasında kolaylık sağlayacak buluşu yine Macar Hun Türkü olan Rubik Ermo adlı bir bilim adamının bulduğunu da biliyordum.
Bundan dolayı Ankara hükümeti ile Macar hükümetinin bilhassa fabrikalarda üretime dayalı Türkçe bilgisayar yazılımları konusunda görüşmeler yapıldığını biliyorum.
MEĞER Macar halkıyla kardeşmişiz. Ural-Altay Mete Han’ın torunlarıymışız. Dimlerimiz ayrı da olsa kanımızdaki Türk asaleti bizleri birbirimizle kaynaştırma için yetmez mi? Gülbaba’nın Osmanlı Padişahı Kanuni’nin daveti üzerine Isparta’dan Senirkent ‘ten (Uluğbey-İllegöp-) giden Ispartalı olduğunu bir an bile birkaç yıldır dile getiren Başkan Başdeğirmen’ın sezgileri nihayet belgesel resmiyete bağlanmış. Hatta masallarıyla tanıdığımız Andersen Altın Orda Devletine ait,
Macar Hun Türkleriyle ilgili masal konularının olduğunu ilkokulda okurken öğrenmiştik. Hatta Gülbaba’nın adını ilk defa bu masallardan duymuştum.
Bu ilişkileri siyasal, politik ve kültürel alanlara da yayabiliriz" diye konuştu. Avrupa'nın en büyük geleneksel kültür festivali olan Hun ve Türk kökenli milletlerin soylar toplantısı "Kurultay" ın önemini anlatan Vona, Macaristan'da, Estergon’da, Türk sokak isimlerinde
Macar-Budapeşte halkının her dara düştüklerinde Gülbaba’nın yazdıkları şiirleri okuyup kendinde kuvvet hissetmesi bizim için bir onurdur. Macar halkıyla Isparta arasında sıcak bağ kurmada ilk adımını atan Başkan Başdeğirmen’i bir Ispartalı olarak teşekküre derim.