Sesleniş: İnanan insanlara: “Asil Türk Milleti” olmak yakışır. Al bayraklı şehit tabutlarını öperek Türk Milleti olmuş bir milletiz.
Çocuklarının adını: Muhammed, Mete, Fatih, Yavuz, Abdülhamid, M. Kemal koya koya “Büyük Türk Milleti” olduk.
Bu millet, büyük millet ada işgalcisi Yunan’ı nasıl Anadolu’nun bağrında yenmiş, boğazlamışsa; bugün de aynı canlılığıyla sağlam ve ayaktadır. Bütün dünya bunu böyle bilmek zorundadır! Güncel araştırma: Bayram AYGUN
Gerçek Bir Memleketseler, Gerçek Bir Milliyetçi: Eyüp Avcular
2004 Yılında ITSO (Isparta Ticaret ve Sanayi Odası) Başkanı Eyüp Avcular ve Isparta Valisi İsa Parlak Yunanistan Kozani Şehrine Tarım Fuarına davet edilirler. Davetlilerin yanlarında birer yardımcıları davardır: Isparta Vali yardımcısı Salim Demir, ITSO Başkan Yardımcısı merhum Süha Kaya.
Batı Yunanistan’da çoğunlukla Isparta’dan göç ettirilmiş (1924) Ispartalı Osmanlı Rumlarının bulunduğu şehirdir Kozani. Her yıl düzenlenen tarım fuarıdır. Batı Yunanistan’ın çok verimli, özellikle buğday üretimi yönünden Teselya ovası için yapılan fuarıdır. Buralar üç yüz yıl Osmanlı hâkimiyetindeydi. Teselya kelimesi de Osmanlı Türkçesidir. Kıtlık bile olsa Teselya ovasında yine de buğday üretimi durmadan var olduğu için; kıtlığa karşı hiç olmazsa “teselli” olarak beslenmeyi sağlayan bu ovadır anlamında bir isimlendirme yapılmış. Osmanlı’nın akıncı beylerinden Evrenos Bey ve Turhan Beyler bu verimli ovanın adını “teselli “ovası demişler.1366’dan 1828 yılına kadar Osmanlı’nın idaresinde kalmış.
Gerçek bir memleketseler, gerçek bir milliyetçi, eski ITSO başkanı saygıdeğer Eyüp Avcular’ı Yunan topraklarında Yunanlı gazetecilere verdiği sert cevabın anlatmadan önce, İzninizle anlatımımı burada ara verip Kozani şehrinden biraz bahsedeyim.
Yunanistan’daki Batı Makedonya bölgesinde yer alan eski bir Osmanlı şehri Kozani adını Adana Kozan’dan alır. 1538 tarihinde, Kaptan-ı derya (Derin suların kaptanı) Osmanlı paşası
Barbaros Hayrettin Haçlı donanmasını (Andrea Dora’yı) yendiği Preveze şehrine Kozani’ ye 230 km uzaklıkta. Kozani de Osmanlı Mahallesi mevcut. Isparta’dan giden Rum Lozan Mübadil göçmenlerinin oğullarından 80’in üzerinde yaşlı olanlar da vardır.
Yüzlerce Osmanlı torunları bu şehirde yaşıyor. 1920’lerin Osmanlı Türkçesi’ni Isparta lehçesiyle konuşmaktalar. Kendi aralarında, ailecek Türkçe konuşuyorlar. Kozani’ nin Yunanlı ve Ermeni kökenli olan vatandaşları ise Isparta, Malatya’dan göç eden Rum mübadilleri ikinci sınıf insan gözüyle bakıyorlar.
Avrupa’ nın ortasında yerli Yunanlılar Anadolu’dan göç eden Osmanlı Rumlarını, aynı dinden (Hristiyan Ortodoks) olmalarına rağmen Isparta Rumlarını hakir, küçük görüyorlar.
Yunanistan Kozani Şehrinin Adı Adana Kozan’dan Gelir
1910’da Çukurova (Adana) bölgesindeki Ermenileri Osmanlı’ya karşı kışkırtılırlar. Her zaman olduğu gibi: Fransız, İngiliz ve Rusların kışkırtmasıyla Adana, Kozan Ermenileri ayaklanırlar.
Kozan Ermenileri Osmanlı Jandarmasıyla baş edemeyince kaçmışlar. İki Soranice (Orta
Kürtçe) Arap-Fars-İran- alfabesi kullanan iki Kürt aşirette bunların dünürleridir. Bu iki Kürt aşireti iş birlikçileri olan (dünürler) Ermenilerle birlikte kaçıp giderler. Yine, ticari yakınlıkları nedeniyle; Kozan Ermenileri’ nin bir kısmı da Yunanistan Kozani’ ye kaçarlar. Kozani’ nin adı Adana Kozan’dan geldiği iddia edilir.
Kozani verimli ovaları ile buğday ambarı olarak bilinir. Beş bacalı kömür santralleri var. Her yıl Kozani de tarım fuarı düzenleniyor.2004’deki Tarım fuarına Isparta Valisi İsa Parlak, ITSO Başkanı Eyüp Avcular ve ekibi davet edilirler. Yazar Stavros Kaplanoğlu’ da vardır. Oğul Kaplanoğlu aynı zamanda ziraat mühendisidir. Fuar kurulunda olan Kaplanoğlu’nun babası aslen Ispartalı imiş. Isparta Rumlarından.
Fuar esnasında: Bölge televizyonları program yaparlar. Vali İsa Parlak ve ITSO Başkanı Eyüp Avcular’ la yapılan söyleşi dillere destandır. Isparta’dan getirilecek veya Kozani’ den Isparta’ya satılacak ticari, sanayi mallar neler olabilir. Bunlar konusunda konuşma ve gerekiyorsa karşılıklı ticari komisyon kurulmasında hemfikir içinde kaldıklarını TV programında anlatırlar.
Yazar, Ziraat mühendisi Stavros Kaplanoğlu da söz alır. Kendisinin babasının Ispartalı olduğunu, babasının Isparta da modern meyvecilik konusunda aşıcılık, diğer fidan yetiştirilicili konusunda Isparta da büyük hizmetinin dokunduğunu babasından duyduklarını anlatır.
Vali İsa Parlak ta Pisidia (Isparta) bölgesinin Sen Paul yani Ortodoks Aziz Pavlos’ un Hristiyanlığı yaymak için defalarca kral ya da aziz yolundan geldiğini, bu yolun Sütçüler Köprülü kanyon bölgesinden Antalya’ya doğru yolun devam ettiğini söyler.. Aziz Pavlos’ un ilk Hristiyanlık kilisesini dünya da Yalvaç’ ya açtığını, ilk ibadeti de burada ve Uluborlu’da yaptığını dillendirir. Din turizmi açısından bu tarihi bilgileri gün yüzüne çıkardıklarını ilgili bölgesel TV ‘ye anlatır. ITSO Başkanı da şayet ticari anlaşma olursa, kendilerinin Isparta’da ticari bir heyet oluşturup hangi malları Kozani’ ye satabileceklerini, Isparta’nın da ihtiyacı olan malları da Kozani’ den alabileceklerini açıklarlar..
Vatanseverliğin Böylesi Yunan Topraklarında Kendini Gösterir
Yunanistan-Kozani deki Isparta heyeti Batı Makedonya 20. Ticaret ve Sanayi Fuarını ziyaret ederler. Fuar alanındaki stantları tek tek gezerek eski Osmanlı şehri Kozani’ ürünlerini incelerler. Tercümanları Ispartalı Rum torun Anestis Rafailidis yapar. Tercüme Türkçe dili de 1920’ lerin Osmanlı Türkçesidir.
Isparta heyetini davet edenlerden Kozani Bölge Valisi P. Apostolidis’ te vardı. Reyonlar gezilirken her iki ülkenin valisi biraz gerilerde kalırlar. Reyonları gezen Isparta heyetini çeşitli sorular soran gazeteci grubundan bir gazeteci ITSO Başkanı Eyüp Avcular’ ın biraz önde gittiğini görür. Yandan önüne geçer. Sayın Avcular’ a derki:
“-Siz Sparta ‘dan (Isparta) atalarımızın, dedelerimizin, dayılarımızın mezarlarının olduğu bize ait, bizim topraklardan gelmişsiniz. Sparta’ daki (Isparta) bizim mallarımızı yine bize (Kozani’ ye)pazarlayacaksınız öyle mi ”der.
ITSO Başkanı Eyüp Avcular tercümana döner: Üslubunu bozmaz! Karmaşık soru soran muhabire “bizim topraklar” kelimesine bir açıklık getirir.
“-Ne! Ne! Bizim olan topraklardan mı, ne diyor bu” der. Tercüman durumu çaktırmaz. Konuyu dağıtmak ister.
ITSO Başkanı Avcular TV muhabirine: “-Isparta toprakları nereden sizin topraklar oluyor? Isparta toprakları Anadolu’ nun, Türklerin toprağının bir parçasıdır. Biz Türk’ün İstiklal Savaş’ ında bizim olan topraklarımızı yeniden savaşarak, kanuni, meşru, ahlaki, haklı bir savaşla kazandık. Sizi bazı devletler kışkırttılar. Siz geldiniz. Siz Yunanlılar Anadolu’da katliamlar yaptınız. Savaştık. Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük kurtarıcımız Atatürk’ün başkanlığında savaşı kazandık. Sizi denize döktük. Artık bundan sonra bizim topraklarımızın üzerindeki tarım ürünlerini, sanayi mamullerini ancak size satma zamanıdır” der Sayın ITSO Başkanı Avcular.
Geçen hafta: EGE adaları günümüzde güncelliğini korurken Yunan ulusal kanallarda ortak yayınında söyleşi yapan sunucu ile 2004 ‘deki Kozani Tarım fuarında bu olaya şahit olmuş iki Yunanlı olayı tekrarlarlar. 18 yıl sonra ITSO Başkanı Eyüp Avcular’ ın soruya karşı verdiği cevabı anı olarak karşılıklı anlatırlar. Yunanlı etkilenmiş olmalı ki bu anıyı anlatır. Aynı soruyu soran muhabirse dinler. “-Türkler aynı yerde duruyor” demekle yetinir.
En küçük Türkiye üzerindeki eleştiriyi korkmadan muhatabına aynı yerde mislisiyle cevap veren Sayın Eyüp Avcular’ ı kutlamak gerekir.
Selanik Aristoteles Üniversitesi öğretim elemanlarından çok teşekkür ederim. Geçen hafta gönderdikleri elektronik postalarından dolayı: Selanik Aristoteles Üniversitesi Filoloji Bölümü'nde araştırma görevlileri Maria Corale ve Koray Kalyonoğlu’ na çok teşekkür ederim.
Asil Türk milleti tarihin her döneminde memleket toprağı tehlikeye düştüğünde yaratıcı beyniyle, süregelen sıkıntılardan, sorunlardan kurtulmasını (Allah’ın yardımıyla) bilmiştir. Bu durum Türk’ün kaybolmayan özelliğidir. Memleket toprağını göz koyan bir Yunanı veya başkası Türk’ün bu özelliğini iyi bilmeli, düşünmelidir.
Türk, vatan için şehit olur, gazi olur. Vatan toprağını göz koyanları “bir gece ansızın” bitirir. Şehitlerinin acısını içine atar. Sabah olduğunda da: Yeni bir “Türkiye Cumhuriyeti” kurar!.