CAN’DAN BAKIŞ  Yazan: Ahmet CAN
Köşe Yazarı
CAN’DAN BAKIŞ Yazan: Ahmet CAN
 

TÜRK, ÜMMET TARTIŞMASI VE BİR ANALİZ

Andımız bahanesiyle asıl tartışılan “Türk, Ümmet ve Türk Medeniyeti”dir… Tarihi perspektifte plan açık; 200 yıllık süreçte hedef, “TÜRK” VE “ÜMMETİ” ÇATIŞTIRMAK, İKİSİNİ BİRBİRİNE KIRDIRMAK... Emperyalist Çin TÜRK'ten korktu, hala korkuyor... Emperyalist Haçlı Batı, Türk'ün Ümmete baş olduğu OSMANLI'dan korktu, hala korkuyor... İki korkuyu, kendi korkusuyla birleştirip bir eden “Büyük korkak” ise, beynelmilel Yahudiliktir. Siyonizm, iki ve daha fazla korkanı da Masonluk marifetiyle bir istikamete yöneltmiş ve yönetmektedir. İki yüzyıllık süreçte yürüttükleri oyunlarla, (ve bizim büyük gaflet uykumuzda); Türk dünyası esir, Ümmet darmadağın ve perişan... Coğrafyamızda; İsrail’in hedefi olan “Arz-ı Mev’ut”(vaat edilmiş topraklar)’a ulaşmak için, “Terör” aracıyla ve maşalarla yürütülen kanlı operasyonlar, göç dalgalarıyla çok kapsamlı demografik sorunlar, bütün vahşetiyle devam ediyor ve biz bir Kaşıkçı kaşığında koparılan fırtınalarda boğuşuyoruz/boğuşturuluyoruz… Bir hatıra: Altı yıl önce BUTSO Basın Danışmanı olarak, Çin'e Guanzo Fuarı'na katılmıştım. Çin'de çalışan Burdurlu bir gençle tanıştım. Heyetle birlikte geziyoruz; ben fotoğraf çekiyorum. Bu arkadaş endişeyle yanıma gelerek, "Abi ne olursun, fotoğraf çekerken, arka planımızda bir UYGUR OLMASIN..." diyerek korkusunu ifade etti… Bu ne demek?.. Bir Türk, soydaş ve dindaşının derdiyle hemdert olmak şöyle dursun, onunla aynı kareye düşmekten korkuyor… Dün Çinli korkuyordu; Çin Seddi'ni yaptı... Bugün biz korkuyoruz.. Zalimin zulmünü görmezlikten geliyor ve kanserojen olduğunu bile bile çakma ürünlerini korkmadan(!) alıyoruz... Türk'ten ve Ümmet'ten uykuları kaçan emperyalist Batı'dan ise, 150 yıldır korkumuzu gizliyor; BORÇ ALIP EMİRLERİNİ DİNLİYORUZ... Sıcak parayı kesiverirler diye endişeleniyoruz. Her türlü üretim ve icadı da bunun için terk etmedik mi?.. Belki de en stratejik tehlike olanı ise; iki bin yıllık tarihin şekillendirdiği “Türk Medeniyetini” ve “Kimliğimizi”, “Batı medeniyeti” adına inkar etmedik mi?.. Batılılaşırsak, “Modernleşen Haçlı saldırılarındın” emin oluruz mu denildi?.. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, işte bu yüzden İstiklal Marşı’na, “KORKMA!” diyerek başlamıyor mu?.. Korku mu?.. Kendi kimliğini terk ederek yeni kimlik arayışı mı?.. İkisi de aynı kapıya çıkan BATILILAŞMA SERÜVENİNDE, yaklaşık iki yüzyıldır, hangi medeniyet geldi? Etrafımıza bakalım, gazetelere, televizyonlara bakılım; hangi medeniyeti görüyoruz?.. Şuna da değinmek gerekir: 200 yıllık süreçte, önce Ümmet korkusu, sonra Türklük korkusu ile stratejik planlar uygulamaya kondu… Bizlerin kafası hala oturmadı; bir yanda “Türklük” diyenler, diğer yanda “Ümmet” diyenler… Oysa; Türküm deyince Müslümanım ve dolayısıyla İslam Ümmetine mensubum/ümmetçiyim de demiş olmuyor muyuz?.. Türk kimliği: Ahmet Haşim: Türk bütün milletlerin numune-i imtisalidir, der. Türk milleti, tarihte ve bugün diğer Müslüman milletlerin ayakta kalmasının teminatı, harcı ve çimentosu olmuştur. Her milletten renkler taşıması itibariyle, o bir ebru gibidir. Diğer milletler gibi, kendi dışındakileri öteki olarak görmez. Ahmed Yesevi, Yunus Emre ve Hacı Bektaş Veli’nin sözleri ve dizeleri buna şahittir: Yaratılanı sev, yaratandan ötürü. Sünnet imiş kafir de olsa incitme anı, Hüda ondan bizar olur. İncinsen de incitme. Türk kimliği başka milletlere düşmanlık üzerine inşa edilen bir kimlik değildir. İsmi Müslümanlıkla aynileştirilen tek milet Türk milletidir. Her nedense diğer kimlikler kendisini Türk aleyhtarlığı üzerinden inşa ediyor ve bunu varlık sebebi olarak görüyor. Prof. Dr. Sonmez Kutlu. NOT: Ümmetçilik, bugün yaşanmakta olan “Cahiliye devri Arap kültürüyle” bir olmak/benimsemek asla değildir. Ümmetin tanımı, Kur’an ve Hadislerde açıktır. Ümmet, “Barışı yeryüzünde hakim kılmanın, emperyalizme ve zalime karşı duruşun” adıdır. Bağımsız görünenlerle birlikte Türk dünyası ve “TURAN” esir… Bu esaretten kurtuluş; ABD, AB, RUS VE ÇİN himmetiyle değil, kendi gücümüzle olalcaktır! Bu güç, (Akıl ve ilimle) görülecektir ki; TÜRK ve ÜMMETLE bir olmakla sağlanır. Bunun doğruluk ispatı ise; Beynelmilel Yahudiliğin, yüzyıllardır bu iki unsuru ve dolayısıyla “TÜRK MEDENİYETİ”ni ortadan kaldırma planları içinde oluşudur… Gerçeği itiraf edip, KENDİMİZE GELMEK VE KENDİMİZLE BARIŞMAK Bize yakışır... KENDİMİZLE BARIŞMADAN, “BEKA SORUNU” DA BİTMEZ… STRATEJİK HEDEFLER DE GERÇEKLEŞMEZ…
Ekleme Tarihi: 30 Ekim 2018 - Salı

TÜRK, ÜMMET TARTIŞMASI VE BİR ANALİZ

Andımız bahanesiyle asıl tartışılan “Türk, Ümmet ve Türk Medeniyeti”dir…

Tarihi perspektifte plan açık; 200 yıllık süreçte hedef, “TÜRK” VE “ÜMMETİ” ÇATIŞTIRMAK, İKİSİNİ BİRBİRİNE KIRDIRMAK...

Emperyalist Çin TÜRK'ten korktu, hala korkuyor... Emperyalist Haçlı Batı, Türk'ün Ümmete baş olduğu OSMANLI'dan korktu, hala korkuyor... İki korkuyu, kendi korkusuyla birleştirip bir eden “Büyük korkak” ise, beynelmilel Yahudiliktir. Siyonizm, iki ve daha fazla korkanı da Masonluk marifetiyle bir istikamete yöneltmiş ve yönetmektedir.

İki yüzyıllık süreçte yürüttükleri oyunlarla, (ve bizim büyük gaflet uykumuzda); Türk dünyası esir, Ümmet darmadağın ve perişan... Coğrafyamızda; İsrail’in hedefi olan “Arz-ı Mev’ut”(vaat edilmiş topraklar)’a ulaşmak için, “Terör” aracıyla ve maşalarla yürütülen kanlı operasyonlar, göç dalgalarıyla çok kapsamlı demografik sorunlar, bütün vahşetiyle devam ediyor ve biz bir Kaşıkçı kaşığında koparılan fırtınalarda boğuşuyoruz/boğuşturuluyoruz…

Bir hatıra:

Altı yıl önce BUTSO Basın Danışmanı olarak, Çin'e Guanzo Fuarı'na katılmıştım. Çin'de çalışan Burdurlu bir gençle tanıştım. Heyetle birlikte geziyoruz; ben fotoğraf çekiyorum. Bu arkadaş endişeyle yanıma gelerek, "Abi ne olursun, fotoğraf çekerken, arka planımızda bir UYGUR OLMASIN..." diyerek korkusunu ifade etti…

Bu ne demek?.. Bir Türk, soydaş ve dindaşının derdiyle hemdert olmak şöyle dursun, onunla aynı kareye düşmekten korkuyor…

Dün Çinli korkuyordu; Çin Seddi'ni yaptı... Bugün biz korkuyoruz.. Zalimin zulmünü görmezlikten geliyor ve kanserojen olduğunu bile bile çakma ürünlerini korkmadan(!) alıyoruz...

Türk'ten ve Ümmet'ten uykuları kaçan emperyalist Batı'dan ise, 150 yıldır korkumuzu gizliyor; BORÇ ALIP EMİRLERİNİ DİNLİYORUZ... Sıcak parayı kesiverirler diye endişeleniyoruz. Her türlü üretim ve icadı da bunun için terk etmedik mi?.. Belki de en stratejik tehlike olanı ise; iki bin yıllık tarihin şekillendirdiği “Türk Medeniyetini” ve “Kimliğimizi”, “Batı medeniyeti” adına inkar etmedik mi?.. Batılılaşırsak, “Modernleşen Haçlı saldırılarındın” emin oluruz mu denildi?..

İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, işte bu yüzden İstiklal Marşı’na, “KORKMA!” diyerek başlamıyor mu?..

Korku mu?.. Kendi kimliğini terk ederek yeni kimlik arayışı mı?.. İkisi de aynı kapıya çıkan BATILILAŞMA SERÜVENİNDE, yaklaşık iki yüzyıldır, hangi medeniyet geldi? Etrafımıza bakalım, gazetelere, televizyonlara bakılım; hangi medeniyeti görüyoruz?..

Şuna da değinmek gerekir: 200 yıllık süreçte, önce Ümmet korkusu, sonra Türklük korkusu ile stratejik planlar uygulamaya kondu…

Bizlerin kafası hala oturmadı; bir yanda “Türklük” diyenler, diğer yanda “Ümmet” diyenler… Oysa; Türküm deyince Müslümanım ve dolayısıyla İslam Ümmetine mensubum/ümmetçiyim de demiş olmuyor muyuz?..

Türk kimliği:

Ahmet Haşim: Türk bütün milletlerin numune-i imtisalidir, der. Türk milleti, tarihte ve bugün diğer Müslüman milletlerin ayakta kalmasının teminatı, harcı ve çimentosu olmuştur. Her milletten renkler taşıması itibariyle, o bir ebru gibidir. Diğer milletler gibi, kendi dışındakileri öteki olarak görmez. Ahmed Yesevi, Yunus Emre ve Hacı Bektaş Veli’nin sözleri ve dizeleri buna şahittir: Yaratılanı sev, yaratandan ötürü. Sünnet imiş kafir de olsa incitme anı, Hüda ondan bizar olur. İncinsen de incitme. Türk kimliği başka milletlere düşmanlık

üzerine inşa edilen bir kimlik değildir. İsmi Müslümanlıkla aynileştirilen tek milet Türk milletidir. Her nedense diğer kimlikler kendisini Türk aleyhtarlığı üzerinden inşa ediyor ve bunu varlık sebebi olarak görüyor. Prof. Dr. Sonmez Kutlu.

NOT: Ümmetçilik, bugün yaşanmakta olan “Cahiliye devri Arap kültürüyle” bir olmak/benimsemek asla değildir. Ümmetin tanımı, Kur’an ve Hadislerde açıktır. Ümmet, “Barışı yeryüzünde hakim kılmanın, emperyalizme ve zalime karşı duruşun” adıdır.

Bağımsız görünenlerle birlikte Türk dünyası ve “TURAN” esir…

Bu esaretten kurtuluş; ABD, AB, RUS VE ÇİN himmetiyle değil, kendi gücümüzle olalcaktır! Bu güç, (Akıl ve ilimle) görülecektir ki; TÜRK ve ÜMMETLE bir olmakla sağlanır. Bunun doğruluk ispatı ise; Beynelmilel Yahudiliğin, yüzyıllardır bu iki unsuru ve dolayısıyla “TÜRK MEDENİYETİ”ni ortadan kaldırma planları içinde oluşudur…

Gerçeği itiraf edip, KENDİMİZE GELMEK VE KENDİMİZLE BARIŞMAK Bize yakışır... KENDİMİZLE BARIŞMADAN, “BEKA SORUNU” DA BİTMEZ… STRATEJİK HEDEFLER DE GERÇEKLEŞMEZ…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.