Hadi Önal
Köşe Yazarı
Hadi Önal
 

HARPUT SENFONİSİ BAKÜ’DE

“Bu oyun hiç bitmesin, bu ateş hiç sönmesin Birlik ruhu tutuşsun bizim ÇAYDAÇIRA’ dan” Elazığ’ın yetiştirdiği gönül ve kültür insanı Şeref Tan’ın mısralara döktüğü Çaydaçıranın tutuşturduğu birlik ruhunun ateşi, bu defa da Harput Senfonisi ile kardeş ülke Azerbaycan’da yanacak ve 15 Eylül 2022’de Harput Senfonisinin nameleri, kardeş ülke Azerbaycan’ın başkenti Bakü semalarından gökyüzüne yükselecek. Elazığ, zengin tarih ve kültürünün yanı sıra insanın yüreğini nakışlayan içli ve yüksek musikisi ile kültür coğrafyamızın parlak yıldızıdır. Onun böylesi özelliklere sahip olmasının temelinde Harput kültür ve müziğinin yattığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Yapısı ve icrası ile Türk müziği içerisinde özel bir yere sahip olan Harput musikisi; içliği, enginliği ve yüceliğini ile nice gönülleri fethetmiştir. Musikimizin yaşayan üstatlarından Dr. Mehmet Özbek, Harput musikisi için; “musikimizin kâbesi’dir” ifadesini kullanmıştır. Sevgiyi, sevdayı; acıyı, özlemi, hasreti; zarafeti, inceliği, özgünlüğü; birliği, kardeşliği, insan olmayı sesle, sözle, ezgiyle, notayla, makamla yaşatan Harput musikisine gönül verenler odan bir daha kopamazlar. 1968 yılında kaybettiğimiz fikir ve sanat dünyamızı çalışmaları ve eserleri ile süsleyen Fikret Memişoğlu, Harput Ahengi adlı eserinde Harput Musikisi için; “Bir gün, gerçek anlamda kendi âlemimize dönersek, musikimizin de özel ve orijinal değeri bilinmiş olacaktır. O zaman usta bestecilerimiz, batıdan yalnız teknik ve metot almakla yetinecek; ruhu, heyecanı ve düzeni bizim olan bir sistem kuracak, bizim kaynaklarımızdan, bize, bizim olan eserler sunacaklar. Hatta gözümüzün önünde akıp giden bu hazineyi; keşfetmekte geç kaldıklarına da yerinmiş olacaklardır belki. O zaman bizim de, orijinal operetlerimiz, operalarımız olacak; yerli musikimiz, bütün tazeliği ve canlılığı ile hemen her eserde yer bulacaktır.”, demişti. Yıllar sonra Harput musikisinin sevdalılarının onun bu hayalini gerçekleştirdiğine şahit oluyoruz. Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfı’nın gayretleri ile hayali hakikate dönüştüren Harput Senfonisi ilk defa 31 Mayıs 2013 tarihinde Elazığ / Nurettin Ardıçoğlu Kültür ve Sanat Merkezi’nde Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası tarafından sahnelendi. Elazığ Devlet Korosunun da yer aldığı bu müzik ziyafeti, büyük beğeni topladı. Harput musikisine evrensel boyut kazandırmayı ve dünyaya tanıtmayı amaçlayan çalışmalar, Ankara, İstanbul, Adana illerinde verilen konserlerle devam etti. En son İzmir’de Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın verdiği 7. konserle birlikte Harput Senfonisi; bize, artık Türkiye sınırlarını aşmasını vaktinin geldiğini söylüyordu. 15 Eylül, Azerbaycan’ın kurtuluşunun 104. Yıldönümünde dünyaca ünlü Azerbaycan Devlet Senfoni Orkestrası, kardeş ülke Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de Harput Senfoni’sinin 8. Konserini gerçekleştirecek. Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfı Başkanı Sayın Mehmet Çağlar, “sırada Almanya/Köln var”, diyor. Söz, ses ve nefesin gücüne inanan Elazığ, 1992 yılında başlattığı Uluslar arası Hazar Şiir Akşamları ile başta kardeş ülke Azerbaycan olmak üzere Asya kıtasındaki Türk ülkeleri arasında kültür ve gönül köprüleri kurmuştu. Hoca Ahmet Yesevi ve Manas Üniversiteleri ile taçlanan bu gönül ve kültür birlikteliğinin hasret ve vatan şairi Azerbaycanlı Almas Yıldırım’ın ikinci vatanı Elazığ’da, Elazığ/ Bakü Hazar Üniversitesi ile de ileri boyutlara taşınacağına inanıyoruz. İki şehrin, Bakü ve Elazığ’ın, birlikteliğine bir kapı daha aralayan Harput Senfoni’sinin Bakü semalarına salacağı avaze bu nedenle anlamlı ve önemlidir. Türkiye’mizin değişik şehirlerinde olduğu kadar ülkemiz dışında da Harput musikimizi tanıtan, sevdiren Elazığ’ımızın tarih, kültür ve sanat yolunda marka şehir olarak tescillenmesi için gayret gösteren, Harput’u UNESCO dünya mirası geçici listesine aldıran Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfını yaptıkları bu güzel çalışmalarından dolayı kutluyoruz. Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çağlar’a; Yönetim Kurulu üyeleri: Murat Katipoğlu’na, Kadirhan Sunguroğluna, Mustafa Turan’a, İrfan Yurten’e, Vedat Kent’e ve Kazım Erdinç Fırat’a kalbi teşekkürlerimizi sunuyor daha nice güzelliklere imza atmalarını diliyor ve bekliyoruz.  
Ekleme Tarihi: 11 Eylül 2022 - Pazar

HARPUT SENFONİSİ BAKÜ’DE

“Bu oyun hiç bitmesin, bu ateş hiç sönmesin

Birlik ruhu tutuşsun bizim ÇAYDAÇIRA’ dan”

Elazığ’ın yetiştirdiği gönül ve kültür insanı Şeref Tan’ın mısralara döktüğü Çaydaçıranın tutuşturduğu birlik ruhunun ateşi, bu defa da Harput Senfonisi ile kardeş ülke Azerbaycan’da yanacak ve 15 Eylül 2022’de Harput Senfonisinin nameleri, kardeş ülke Azerbaycan’ın başkenti Bakü semalarından gökyüzüne yükselecek.

Elazığ, zengin tarih ve kültürünün yanı sıra insanın yüreğini nakışlayan içli ve yüksek musikisi ile kültür coğrafyamızın parlak yıldızıdır. Onun böylesi özelliklere sahip olmasının temelinde Harput kültür ve müziğinin yattığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Yapısı ve icrası ile Türk müziği içerisinde özel bir yere sahip olan Harput musikisi; içliği, enginliği ve yüceliğini ile nice gönülleri fethetmiştir. Musikimizin yaşayan üstatlarından Dr. Mehmet Özbek, Harput musikisi için; “musikimizin kâbesi’dir” ifadesini kullanmıştır. Sevgiyi, sevdayı; acıyı, özlemi, hasreti; zarafeti, inceliği, özgünlüğü; birliği, kardeşliği, insan olmayı sesle, sözle, ezgiyle, notayla, makamla yaşatan Harput musikisine gönül verenler odan bir daha kopamazlar. 1968 yılında kaybettiğimiz fikir ve sanat dünyamızı çalışmaları ve eserleri ile süsleyen Fikret Memişoğlu, Harput Ahengi adlı eserinde Harput Musikisi için; “Bir gün, gerçek anlamda kendi âlemimize dönersek, musikimizin de özel ve orijinal değeri bilinmiş olacaktır. O zaman usta bestecilerimiz, batıdan yalnız teknik ve metot almakla yetinecek; ruhu, heyecanı ve düzeni bizim olan bir sistem kuracak, bizim kaynaklarımızdan, bize, bizim olan eserler sunacaklar. Hatta gözümüzün önünde akıp giden bu hazineyi; keşfetmekte geç kaldıklarına da yerinmiş olacaklardır belki. O zaman bizim de, orijinal operetlerimiz, operalarımız olacak; yerli musikimiz, bütün tazeliği ve canlılığı ile hemen her eserde yer bulacaktır.”, demişti. Yıllar sonra Harput musikisinin sevdalılarının onun bu hayalini gerçekleştirdiğine şahit oluyoruz.

Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfı’nın gayretleri ile hayali hakikate dönüştüren Harput Senfonisi ilk defa 31 Mayıs 2013 tarihinde Elazığ / Nurettin Ardıçoğlu Kültür ve Sanat Merkezi’nde Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası tarafından sahnelendi. Elazığ Devlet Korosunun da yer aldığı bu müzik ziyafeti, büyük beğeni topladı. Harput musikisine evrensel boyut kazandırmayı ve dünyaya tanıtmayı amaçlayan çalışmalar, Ankara, İstanbul, Adana illerinde verilen konserlerle devam etti. En son İzmir’de Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın verdiği 7. konserle birlikte Harput Senfonisi; bize, artık Türkiye sınırlarını aşmasını vaktinin geldiğini söylüyordu. 15 Eylül, Azerbaycan’ın kurtuluşunun 104. Yıldönümünde dünyaca ünlü Azerbaycan Devlet Senfoni Orkestrası, kardeş ülke Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de Harput Senfoni’sinin 8. Konserini gerçekleştirecek. Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfı Başkanı Sayın Mehmet Çağlar, “sırada Almanya/Köln var”, diyor.

Söz, ses ve nefesin gücüne inanan Elazığ, 1992 yılında başlattığı Uluslar arası Hazar Şiir Akşamları ile başta kardeş ülke Azerbaycan olmak üzere Asya kıtasındaki Türk ülkeleri arasında kültür ve gönül köprüleri kurmuştu. Hoca Ahmet Yesevi ve Manas Üniversiteleri ile taçlanan bu gönül ve kültür birlikteliğinin hasret ve vatan şairi Azerbaycanlı Almas Yıldırım’ın ikinci vatanı Elazığ’da, Elazığ/ Bakü Hazar Üniversitesi ile de ileri boyutlara

taşınacağına inanıyoruz. İki şehrin, Bakü ve Elazığ’ın, birlikteliğine bir kapı daha aralayan Harput Senfoni’sinin Bakü semalarına salacağı avaze bu nedenle anlamlı ve önemlidir.

Türkiye’mizin değişik şehirlerinde olduğu kadar ülkemiz dışında da Harput musikimizi tanıtan, sevdiren Elazığ’ımızın tarih, kültür ve sanat yolunda marka şehir olarak tescillenmesi için gayret gösteren, Harput’u UNESCO dünya mirası geçici listesine aldıran Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfını yaptıkları bu güzel çalışmalarından dolayı kutluyoruz.

Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çağlar’a; Yönetim Kurulu üyeleri: Murat Katipoğlu’na, Kadirhan Sunguroğluna, Mustafa Turan’a, İrfan Yurten’e, Vedat Kent’e ve Kazım Erdinç Fırat’a kalbi teşekkürlerimizi sunuyor daha nice güzelliklere imza atmalarını diliyor ve bekliyoruz.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.