Sabah saatlerinde bir televizyon kanalında CHP İl Başkanı Canan Kaftancıolu’nu dinledim. Elbette ki gerek ulusal basın gerek yerel ve internet basını günümüz teknolojilerinin  ise nerede ise her kesim için vaz geçilmezleri arasında , Ancak ülkemizdeki basın özgürlüğıü halen tartışmalı ve sıkıntılı bir dönemi yaşamaktadır. CHP İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu basından ya da kendilerinin haberlerini halk katmanlarına duyurulması konusunda içimizi sızlatacak bir söz söyledi. Ne yelen söyleyeyim 34 yılını  bu meslekte geçirmiş bir gazeteci olarak hem hak verdim hem de siz ulaşmasını bilmiyorsanız basın ne yapsın dedim. Basın İlan Kurumu 195/ 42 maddesine dayandırdığı ve kanun hükmünde çıkardığı ilgili bu yönetmeliğe dayanarak ilanı yayınlayan basın kuruluşlarından %15’lik kendisine bu konu da kazanç sağlamaktadır. Bu yönetmeliğe uymayan basın kuruluşlarının resmi ilan hakkını kısıtlamakta veya geçici süre durdurma cezası vermektedir. İlan reklam niteliğindeki buna benzer haber, resim, video, yazı niteliğindeki materyaller üzerinde durmaktadır. Basın İlan Kurumu yazılı basın kuruluşlarının bürokratik islemlerini artırmanın yanı sıra bu konuda ne hikmetse uygulamalarında bunu bir baskı aracı olarak kullanmaktadır. Anadolu da birçok yazılı basın kuruluşu pensonel, Kağıt ve Mürekkep giderlerine getirilen yüksek maliyetlere aldırmadan %15’lik bir pay ayırması sözü edilen ve halen ne olduğu da bilinmeyen bir basın kanunu sürünceme de bırakılmıştır. Yıllardır yayın yapan ancak yeni yayına başlamış gibi gösterilen İnternet gazetelerini yok sayarak bazı anlaşılmaz yöntem ile köşeye sıkıştırarak resmi ilanında çerçevesini çizme zahmetine katlanmamaktadır. Bu konuda büyük basın kuruluşlarıın etkisinde kalan “Basın ilan Kurumu” neyi nasıl yapacağı nasıl izah edileceği ise bir türlü doğru izah edilememektedir. Bizler bilhassa yayın engeli konulan belediyeler ile kuruluşların bu tür mataryallerini ücret almadan yayınlamak istiyoruz. Bu kurumlara getirilmek istenen yayın yasağı ve sansürden başka bir sey değildir. Anadolu basını önüne konulan her şeye kafa sallamak veya sesiz bir şekilde bunu kadercilik saymak zorunda değildir. Elbette meslek örgütlerimiz ile bunların çözümlenmesi için istişareler de bulunuyoruz. Herhangi bir yazılı basın kuruluşu veya bize ulaşan sorunlar olursa meslek örgütlerimizin hukuk bölümleri ile barolardan sağlanacak avukatlar aracılığı ile konunun üzerine gidilecektir.