Ünlü isme yönelik 'sahte psikolog' iftirası mahkemeden döndü  

Ünlü Gelişim Uzmanı Adil Maviş'e atılan sahte psikolog iftirası mahkeme kararıyla çürütüldü  İSTANBUL (İGFA) - Çok satan kişisel gelişim kitapları yazarı ve ünlülerin aile danışmanı Adil Maviş’e yönelik ‘sahte psikolog’ iftirası, mahkemeden döndü. Türk Psikologlar Derneği’nin taraf olduğu davada, İstanbul Anadolu 52. Asliye Ceza Mahkemesi, Adil Maviş’in uygulamalarının, sahibi olduğu diplomalara ve belgelere uygun olduğu gerekçesi ile beraatine karar verdi. Bir üst mahkeme yerel mahkeme kararını hukuka uygun buldu ve beraat kararı kesinleşti.   Adil Maviş, mahkemenin kararıyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:   “Aslında bu bana yapılan bir itibar suikastıydı. Bazı kötü niyetli kişiler, daha yargılama aşamasında medyada ve sosyal medyada ‘sahte psikolog’ başlıklı haberler, paylaşımlar yayınlattılar. Önemsemedim, şeffaf bir şekilde davanın bitmesini bekledim. İlk mahkeme ve yüksek yargı aynı karara imza atarak beraatime karar verdi. Yargı, ‘Adil Maviş’in uygulamaları, sahibi olduğu diplomalara ve belgelere uygun’ dedi. Ofisimize dönüp işimize devam ettik. Kimse de arayıp davanın sonucunu sormadı. Bu karar aslında iki yıl önce, 24.06.2022 tarihinde çıktı. Bir dostumuz ‘İnternet ortamında bu kadar asılsız iftira varken kararı neden duyurmuyorsun’ dedi. Ben de bunun üzerine bu açıklamayı yapma ihtiyacı duydum.  SON GÜNLERDE YENİDEN SALDIRIYA GEÇTİLER, DAVA AÇACAĞIM   Son günlerde, kamuoyunun sahte üniversite ve lise diplomalı dekan haberleriyle yakından tanıdığı Ali İlseven tarafından aynı konuda sözlü yazılı ve siber saldırılarına uğruyorum. Bu kişi, Türkiye’de künyesi olmayan sitelerde parayla hakkımda sahte psikolog haberleri yayınlatmaya başladı. Benim de bir ailem var. İnternete girebilen çocuğum var. Sevenlerim, danışanlarım var.  Planlı itibar suikastına karşı yargıya başvuracağım. Bu tür iftira içerikli haberleri yayınlayan, daha önce yayınlayıp da kaldırmayan sitelere, sosyal medya hesaplarına karşı tazminat ve ceza davaları açacağım.  Bu arada, köklü bir kuruluş olan Türk Psikologlar Derneği'nin davadan sonra beni arayıp bir pardon demesini isterdim.”