Bayram AYGÜN
Köşe Yazarı
Bayram AYGÜN
 

ULUBORLU KARABEY HAMAMI’ NIN BAŞINA GELENLER

Konya Vilayet tutanaklarına (Salname) göre 1877- 1878 Osmanlı-Rus savaşı sırasında Müslüman ve Gayrimüslim nüfus sayısı 7571 imiş. Uluborlu’da bulunan mahalle sayısı13.. Osmanlı nüfus sayımlarında bayanlar ve kızlar sayılmazken Uluborlu halkının ısrarı ile Müslüman ve Gayrimüslim bayanlar ile kız çocukları da sayılmıştır. Osmanlı döneminde, Anadolu’da bu ilk olur. Bu durum yeniliktir, yani devrim niteliğindedir. Tarihi en eski olan yerlerden birisidir Uluborlu. Çok kültürlü Uluborlu halkının özünde çağdaşlık anlamında yenilikçilik varken; şehirde bulunan çok sayıdaki medreselerdeki bazı geriden gelen hocaların yüzünden ilerleyiş zaman zaman durma noktasına gelmiştir. 1882 de Uluborlu içinde bazı yanlış ayrıcalıklar konusunda devrim denilebilecek kararlar Osmanlı yönetim geleneklerine rağmen, bazı medrese hocalarının baskın, inatçı karşı duruşlarına rağmen 1882’de yapılan nüfus sayımında hem Müslüman hem Gayrimüslim bayanlar da sayılmış. Öte yandan esas konumuz tarihi hamamlarla ilgilidir. 1882’ lerde faal iki hamam sayısı üçtür. Öteden beri haftanın bazı günlerinde hamamlar bayanlara ayrılır. Ancak 1877 Osmanlı Rus savaşının yani eskilerin “93 Harbi” dedikleri bir zamanda Uluborlu ‘ya cepheden gelen haberlere göre şehit sayısı artar. Üzüntülü günler yaşayan Uluborlu ahalisinin bunalımlı günlerini fırsat bilen medrese hocalarından bazıları din adına ama dinde olmayan kuralları fırsat bilip koyarlar. Rum ve Müslüman bayanların aynı anda hamama girmeleri yasaklarlar. Diğer medrese hocaları buna karşı çıksalar da durum değişmez. Rum ve Müslüman bayanların hamamlardan yararlanma biçimleri yine bazı medrese hocalarının karşı duruşlarına rağmen iki ayrı dinden olan Uluborlu bayanlarının ayrılık–gayrılık ayırımcılıkları Isparta Mutasarrıf valilik görevlilerince önlenmiştir. Kısacası dünyada ve Osmanlı eyaletlerinde bu dönemde uygulanan dinsel ayrımcılık ilk defa 1882 de Uluborlu da bir devrim şeklinde tüm eyaletlere örnek olunmuş. Rum ve Müslüman bayanların aynı anda, hamdan faydalanma yasağı kalkar.1882’de Uluborlu’da Müslüman bayan, kız çocuk sayısı 3472 erkek 3430, toplam 6881 imiş. Gayrimüslim bayan sayısı 468 Gayrimüslim erkek 464 toplam 932 ve genel toplam Uluborlu nüfusu 1882’de 7813. Yine bazı Uluborlu medrese hocaları kız çocukları ile annelerinin sayılmalarına karşı çıksalar da; başaramazlar. Müslüman ve Rum bayanlar da sayılırlar. Rum nüfusu bu dönemde neden fazlaya gelince Osmanlı Rus savaşında gönüllü Uluborlu gençleri Erzurum’a askere şehit olmaya koşuştuklarını görüyoruz. Bu durum Anadolu da az görülen bir resimdir. Naçizane felsefe eğitimi görmüş biri olarak sosyolojik olarak daha da vatan sevgisi yönüyle: Uluborlu ahalisinin seçkin bir toplum olduğu anlaşılmakta. Uluborlu’lu öğretmen yazar Said Demirdal Uluborlu’yu anlatan eserindeki sayfa 116’da eserinde bazı gerçekleri yazmış. Aynı konuyu Isparta Osmanlı dönemi Psidya Başpapazlığı (Metropolitliği) vakayiname ve Isparta salnamesi ciltlerinde de doğruluğu vurgulanmakta. Said Demirdal diyorki eserinde ki Osmanlı Rus savaşının üç dört yılı içine olan dönemlerde Uluborlu da bazı Rumların baskı altına tutulduklarını yazmış.. Buradaki kusur Uluborlu ahalisinde değil; dindar gözüken ve sayıları birkaç olan, az okumuş medrese hocalarının olduğu anlaşılır. Diğer medreselerdeki hocaların aydın insanlar oldukları da anlaşılmakta. Uluborlu’lu Öğretmen Yazar Said Demirdal ne diyor? Demirdal diyor ki: ”.. Uluborlu’da Rumlar Türklerin içinde (1877 ‘li yıllarda) birçok ayrılıklara (dışlamalara) mecbur bırakıldı. Uluborlu’daki Rum kadınların hamam yapacakları gün yalnız Salı gün seçildi. O gün Müslüman kadınların hamama gelmemeleri (medrese hocalarının baskıcı tutumları yüzünden) öğütlenmişti. Bu dönemde Uluborlu’da iki hamam vardı. Müslüman kadınlarla Gayrimüslim kadınların bir araya gelemeyeceklerinin dini açıdan sakıncalı olduğunu söyleyip bu konuda fetva (din böyle diyor demek) (halk kandırılmış) hazırlayıp Uluborlu Beyine kabul ettirirler. Bu medreseler: Uluborlu Tahtapazar mahallesinde bulunan Alaeddin Hacı şeyh zade Hacı Osman Medresesi şeyhi Kadir Osman, Muhtesip mahallesinden, Cedid Hacı Numan (Müftü-kadı) medresesi hocası Şeyh Murtaza ve Büyükköprü Bozca Toplakçı Hacı Hasan medresesi hocalarından Şeyh Sütkasım Hoca. Baltabey ve Karabey hamamları tam faaldi. Oraya Salı günü giderlerdi. Diğer günler Rum bayanlara hamam yasaktı. Müslümanlık temiz olmak değil mi? Ne gün temiz ne gün kirli olunacağını bazı Uluborlu’lu medrese hocaları bilebilirler mi? Bu İslam adaletini, İslam’ın temizlik kurallarını kendi çıkarlarına göre yorumlayan bazı dini çevreler İslam’ın kanunlarını çiğnediklerinin farkınalar mı acaba! 1877 Osmanlı Rus savaşı nedeniyle Isparta Mutasarrıf Valisi Hasan Tahsin Paşa Isparta Dere değirmenleri, Dere Asri Sanayi Teşkilatı ve Un ağası olan Başdeğirmen Eyüp Ağayı (2022 Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’ in büyük büyük dedesi) görevlendirir. Başağa heyetiyle birlikte ilçe ve kasabalara dolaşır. Tembihlerde bulunur. Heyette Kundakçı Zade Muzaffer Efendi, Rüştiye Öğretmeni Ethem efendi, Şakirzade Küçük Şükrü bulunur.(Şu anda Isparta da torun-akrabaları mevcut)Uluborlu ahalisinden de heyete iki üye alınır. Bunlar: Elman mahallesinden Tabak Hüseyin Kasapoğlu Mehmet Ali ağa ile Salih Efendi mahallesinden Damgacıoğlu sülalesinden İbrahim oğlu Sarı Recep ağa heyete alınırlar. Heyet (savaş nedeniyle) zahire ve un tonajını tespit ederler. Birkaç gün Uluborlu Emirliği konağında misafir kalırlar. Camiye namaz kılmak için gittiklerinde Uluborlu’lu vatandaşlarla tanışırlar. Misafirperver Uluborluların şerbet, kahve ikram etme tekliflerini geri çevirmezler. Bolca sohbet ederler. Sohbetlerine katılırlar. Uluborlu’lu vatandaşlar heyet üyelerine yanlış uygulamalar konusunda serzenişte bulunurlar. Uluborlu medreselerinde üçünün hoca şeyhlerinin kafalarından uydurdukları din adına halkça bazı uygulanması zor olan kuralları Isparta heyetine anlatırlar. Uluborlu ahalisinin buradan aydın olduklarını anlamaktayız. Uluborlu Ahalisi Yeniden Eski Geleneğine Kavuşur Uluborlu varlıklı çiftçilerin zahire (buğday gibi) durumlarını tespit için Uluborlu Çeşme-i Kebir mahalleli Kır Ağası Karabeyoğlu Tahsin Ağanın rehberliğinde: 8 Nisan 1879 Salı günü varlıklı ailelerin ambarlarında bulunan zahire oranını tespit için mahalle mahalle dolaşırlar. Bu esnada heyetin gözünden kaçmayan bir durum göze çarpar. Uluborlu hamamlarına giden Gayrimüslim Rum bayanların grup grup hamama gidişleri ister istemez göze çarpar. Bayanların ve kız çocuklarının sol kollarında Kongurdak yani Rum bayanı olduklarını kanıtlayan renkli örgülü ip halkaların sol kollarına iliştirilmiş olduğu görülür. Isparta metropolitlik Vakayinamesinde bu halka ipleri medrese hocalarının yayınladıkları Fetva gereği hamam içinde Rum kadın ve kızları sol ayak bileklerine geçirmeleri istenir. Aynı fetva da Müslim kadınların hamam içinde Rum bayanların yanına yaklaşmamaları da emredilir. Bu durumdan, ayrımcılıktan etkilenen heyet başkanı Başağa Uluborlu beyi ile durumu konuşur. İslam adına bu durumun utanç verici olduğu zaden bir gün önce Uluborlu ahalisince heyete anlatılmıştır. Heyet Isparta sancağına dönmeden önce Uluborlu beyin vekili olan Embiyaoğlu Hüseyin Ağa ile görüşürler. 12 Medreseden üçünden böyle bir din adına yanlış kural çıkmasının İslamiyet adına üzücü olduğu anlatılır. (Isparta Sancağı Yıllık –Salname-1889) Uluborlu bu desteği Isparta Sancak Vali mutasarrıfı adına alınca hemen medrese hocalarının tamamını toplar. Fetva kararın kaldırıldığını, kale içinde oturan, şimdiye kadar Müslim ve Gayrimüslimlerle dostça geçinen Uluborlu halkı adına özür dilenir. Heyetin bir gün daha Uluborlu da kalması istenir. Müslüman ve Gayrimüslim halk davet edilir. 9 Çarşamba günü Uluborlu Bey’ince davarlar kesilerek pilav dökülür. 93 Harbi şehit-gazi aileleri için yardım toplanır. Osmanlı-Rus savaşında şehit düşenler ve gazi olanlar için dualar edilir. Uluborlu papazı Gavriloğlu da kendi dini geleneklerine göre 93 harbi şehitleri için dua eder. Böylece tüm Anadolu’ya tarihi geçmişte örnek olmuş Uluborlu yine geleneksel bir arada yaşama görüntüsü sağlanır. Bazı medrese hocalarının fetva adı altında aynı şehirde bir ve beraber yaşadıkları insanlara (Bayanlara) bir baskı ile:” …siz sadece Salı günü hamama gelin, diğer günler kirli olsanız bile Salı gününe bekleyin..” demeye gelen yorumla; güzel İslamiyet’in kitabının hangi sayfasına sığar? 1877’ lerde 12 Uluborlu medresesinden üç tanesinin hocası aralarında birleşip Uluborlu Rum bayanların sadece haftanın bir gününde hamama gelmeleri Fetvasını yayınlamaları din adına utanç verici bir durum değil mi? (Psidya Isparta Metropolitliği Vakayinamesinde, Metropolit Meletios’ un notlarına göre..) Rahmetli Demirdal’ ın yazdığını bir daha verelim. Salı günü Uluborlu hamamlarında yıkanmalarına izin verilen Kaleiçi Rum bayanlarının mutlaka hamama gelirlerken nasıl davranmaları söylenir. Hama girmeden önce kaleden gelirken kollarına hamam içinde de sol ayak bileklerine Kongurdak takmaları emredilir. (Said Demirdal sayfa426 -432-188,189,116) Rum kadınlarıyla İslam kadınlarının belli olması için mutlaka Kongurdak yani Rum bayanı olduklarını kanıtlayan renkli ipten örülen ve de boncukla zenginleştirilmiş bir örgü bağlayıp hamama öyle gelmeleri istenmekte. Yine Said Demirdal’ ın yazdıklarına göre: “..İslam kadınlarına (yayınladıkları fetvada (din adına dini emir) Rum bayanların vücutlarına bakmaları haramdır…” denilmiş. Diğer Uluborlu ‘daki beş medrese müderrisleri yani hocaları böyle bir saçma kararı doğru görmemişler ki Fetva’ yı imzalamış oldukları gözüküyor. Söz konusu Uluborlu hamamının yeniden ayağa kaldırılması için Kültür ve Turizm Müdürlüğü dört yıl önce tespitte bulunmuş.1932’ye kadar bu eser halka hizmet veriyormuş. Yamacın içine doğru genişleyen muazzam bir Selçuklu eseri. Şimdiye kadar ses çıkmamış. Güzelim Selçuklu ve Osmanlı eserlerini bir bir kaybediyoruz. Hiç kimsenin ses çıkardığı da yok! Bu eserler bizim atalarımızın tarihi, bizim tarihimiz. İl ve İlçemizdeki yetkililerden de bir kıpırdanış bekliyoruz. Uluborlu kaymakamlığı, Valiliğimiz, Turizm ve Kültür İl müdürlüğü bu konuya el atmalıdır. Yoksa tarih hiç birimizi af etmeyecektir! Roma’dan bu yana çeşitli uygarlıklara ait eser Uluborlu ilçemizde 43 eser çürümeye terkedilmiş. Sesimizi duyun artık!
Ekleme Tarihi: 04 Ocak 2022 - Salı

ULUBORLU KARABEY HAMAMI’ NIN BAŞINA GELENLER

Konya Vilayet tutanaklarına (Salname) göre 1877- 1878 Osmanlı-Rus savaşı sırasında Müslüman ve Gayrimüslim nüfus sayısı 7571 imiş. Uluborlu’da bulunan mahalle sayısı13.. Osmanlı nüfus sayımlarında bayanlar ve kızlar sayılmazken Uluborlu halkının ısrarı ile Müslüman ve Gayrimüslim bayanlar ile kız çocukları da sayılmıştır. Osmanlı döneminde, Anadolu’da bu ilk olur. Bu durum yeniliktir, yani devrim niteliğindedir.

Tarihi en eski olan yerlerden birisidir Uluborlu. Çok kültürlü Uluborlu halkının özünde çağdaşlık anlamında yenilikçilik varken; şehirde bulunan çok sayıdaki medreselerdeki bazı geriden gelen hocaların yüzünden ilerleyiş zaman zaman durma noktasına gelmiştir.

1882 de Uluborlu içinde bazı yanlış ayrıcalıklar konusunda devrim denilebilecek kararlar Osmanlı yönetim geleneklerine rağmen, bazı medrese hocalarının baskın, inatçı karşı duruşlarına rağmen 1882’de yapılan nüfus sayımında hem Müslüman hem Gayrimüslim bayanlar da sayılmış.

Öte yandan esas konumuz tarihi hamamlarla ilgilidir. 1882’ lerde faal iki hamam sayısı üçtür. Öteden beri haftanın bazı günlerinde hamamlar bayanlara ayrılır. Ancak 1877 Osmanlı Rus savaşının yani eskilerin “93 Harbi” dedikleri bir zamanda Uluborlu ‘ya cepheden gelen haberlere göre şehit sayısı artar. Üzüntülü günler yaşayan Uluborlu ahalisinin bunalımlı günlerini fırsat bilen medrese hocalarından bazıları din adına ama dinde olmayan kuralları fırsat bilip koyarlar. Rum ve Müslüman bayanların aynı anda hamama girmeleri yasaklarlar. Diğer medrese hocaları buna karşı çıksalar da durum değişmez.

Rum ve Müslüman bayanların hamamlardan yararlanma biçimleri yine bazı medrese hocalarının karşı duruşlarına rağmen iki ayrı dinden olan Uluborlu bayanlarının ayrılık–gayrılık ayırımcılıkları Isparta Mutasarrıf valilik görevlilerince önlenmiştir.

Kısacası dünyada ve Osmanlı eyaletlerinde bu dönemde uygulanan dinsel ayrımcılık ilk defa 1882 de Uluborlu da bir devrim şeklinde tüm eyaletlere örnek olunmuş. Rum ve Müslüman bayanların aynı anda, hamdan faydalanma yasağı kalkar.1882’de Uluborlu’da Müslüman bayan, kız çocuk sayısı 3472 erkek 3430, toplam 6881 imiş. Gayrimüslim bayan sayısı 468 Gayrimüslim erkek 464 toplam 932 ve genel toplam Uluborlu nüfusu 1882’de 7813. Yine bazı Uluborlu medrese hocaları kız çocukları ile annelerinin sayılmalarına karşı çıksalar da; başaramazlar. Müslüman ve Rum bayanlar da sayılırlar.

Rum nüfusu bu dönemde neden fazlaya gelince Osmanlı Rus savaşında gönüllü Uluborlu gençleri Erzurum’a askere şehit olmaya koşuştuklarını görüyoruz. Bu durum Anadolu da az görülen bir resimdir. Naçizane felsefe eğitimi görmüş biri olarak sosyolojik olarak daha da vatan sevgisi yönüyle: Uluborlu ahalisinin seçkin bir toplum olduğu anlaşılmakta.

Uluborlu’lu öğretmen yazar Said Demirdal Uluborlu’yu anlatan eserindeki sayfa 116’da eserinde bazı gerçekleri yazmış. Aynı konuyu Isparta Osmanlı dönemi Psidya Başpapazlığı (Metropolitliği) vakayiname ve Isparta salnamesi ciltlerinde de doğruluğu vurgulanmakta.

Said Demirdal diyorki eserinde ki Osmanlı Rus savaşının üç dört yılı içine olan dönemlerde Uluborlu da bazı Rumların baskı altına tutulduklarını yazmış.. Buradaki kusur Uluborlu ahalisinde değil; dindar gözüken ve sayıları birkaç olan, az okumuş medrese hocalarının olduğu anlaşılır. Diğer medreselerdeki hocaların aydın insanlar oldukları da anlaşılmakta.

Uluborlu’lu Öğretmen Yazar Said Demirdal ne diyor?

Demirdal diyor ki: ”.. Uluborlu’da Rumlar Türklerin içinde (1877 ‘li yıllarda) birçok ayrılıklara (dışlamalara) mecbur bırakıldı. Uluborlu’daki Rum kadınların hamam yapacakları gün yalnız Salı gün seçildi. O gün Müslüman kadınların hamama gelmemeleri (medrese hocalarının baskıcı tutumları yüzünden) öğütlenmişti. Bu dönemde Uluborlu’da iki hamam vardı.

Müslüman kadınlarla Gayrimüslim kadınların bir araya gelemeyeceklerinin dini açıdan sakıncalı olduğunu söyleyip bu konuda fetva (din böyle diyor demek) (halk kandırılmış) hazırlayıp Uluborlu Beyine kabul ettirirler. Bu medreseler:

Uluborlu Tahtapazar mahallesinde bulunan Alaeddin Hacı şeyh zade Hacı Osman Medresesi şeyhi Kadir Osman, Muhtesip mahallesinden, Cedid Hacı Numan (Müftü-kadı) medresesi hocası Şeyh Murtaza ve Büyükköprü Bozca Toplakçı Hacı Hasan medresesi hocalarından Şeyh Sütkasım Hoca.

Baltabey ve Karabey hamamları tam faaldi. Oraya Salı günü giderlerdi. Diğer günler Rum bayanlara hamam yasaktı. Müslümanlık temiz olmak değil mi? Ne gün temiz ne gün kirli olunacağını bazı Uluborlu’lu medrese hocaları bilebilirler mi? Bu İslam adaletini, İslam’ın temizlik kurallarını kendi çıkarlarına göre yorumlayan bazı dini çevreler İslam’ın kanunlarını çiğnediklerinin farkınalar mı acaba!

1877 Osmanlı Rus savaşı nedeniyle Isparta Mutasarrıf Valisi Hasan Tahsin Paşa Isparta Dere değirmenleri, Dere Asri Sanayi Teşkilatı ve Un ağası olan Başdeğirmen Eyüp Ağayı (2022 Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’ in büyük büyük dedesi) görevlendirir.

Başağa heyetiyle birlikte ilçe ve kasabalara dolaşır. Tembihlerde bulunur. Heyette Kundakçı Zade Muzaffer Efendi, Rüştiye Öğretmeni Ethem efendi, Şakirzade Küçük Şükrü bulunur.(Şu anda Isparta da torun-akrabaları mevcut)Uluborlu ahalisinden de heyete iki üye alınır.

Bunlar:

Elman mahallesinden Tabak Hüseyin Kasapoğlu Mehmet Ali ağa ile Salih Efendi mahallesinden Damgacıoğlu sülalesinden İbrahim oğlu Sarı Recep ağa heyete alınırlar.

Heyet (savaş nedeniyle) zahire ve un tonajını tespit ederler. Birkaç gün Uluborlu Emirliği konağında misafir kalırlar. Camiye namaz kılmak için gittiklerinde Uluborlu’lu vatandaşlarla tanışırlar. Misafirperver Uluborluların şerbet, kahve ikram etme tekliflerini geri çevirmezler.

Bolca sohbet ederler. Sohbetlerine katılırlar. Uluborlu’lu vatandaşlar heyet üyelerine yanlış uygulamalar konusunda serzenişte bulunurlar. Uluborlu medreselerinde üçünün hoca şeyhlerinin kafalarından uydurdukları din adına halkça bazı uygulanması zor olan kuralları Isparta heyetine anlatırlar. Uluborlu ahalisinin buradan aydın olduklarını anlamaktayız.

Uluborlu Ahalisi Yeniden Eski Geleneğine Kavuşur

Uluborlu varlıklı çiftçilerin zahire (buğday gibi) durumlarını tespit için Uluborlu Çeşme-i Kebir mahalleli Kır Ağası Karabeyoğlu Tahsin Ağanın rehberliğinde:

8 Nisan 1879 Salı günü varlıklı ailelerin ambarlarında bulunan zahire oranını tespit için mahalle mahalle dolaşırlar. Bu esnada heyetin gözünden kaçmayan bir durum göze çarpar. Uluborlu hamamlarına giden Gayrimüslim Rum bayanların grup grup hamama gidişleri ister istemez göze çarpar.

Bayanların ve kız çocuklarının sol kollarında Kongurdak yani Rum bayanı olduklarını kanıtlayan renkli örgülü ip halkaların sol kollarına iliştirilmiş olduğu görülür.

Isparta metropolitlik Vakayinamesinde bu halka ipleri medrese hocalarının yayınladıkları Fetva gereği hamam içinde Rum kadın ve kızları sol ayak bileklerine geçirmeleri istenir.

Aynı fetva da Müslim kadınların hamam içinde Rum bayanların yanına yaklaşmamaları da emredilir. Bu durumdan, ayrımcılıktan etkilenen heyet başkanı Başağa Uluborlu beyi ile durumu konuşur. İslam adına bu durumun utanç verici olduğu zaden bir gün önce Uluborlu ahalisince heyete anlatılmıştır. Heyet Isparta sancağına dönmeden önce Uluborlu beyin vekili olan Embiyaoğlu Hüseyin Ağa ile görüşürler.

12 Medreseden üçünden böyle bir din adına yanlış kural çıkmasının İslamiyet adına üzücü olduğu anlatılır. (Isparta Sancağı Yıllık –Salname-1889)

Uluborlu bu desteği Isparta Sancak Vali mutasarrıfı adına alınca hemen medrese hocalarının tamamını toplar. Fetva kararın kaldırıldığını, kale içinde oturan, şimdiye kadar Müslim ve Gayrimüslimlerle dostça geçinen Uluborlu halkı adına özür dilenir. Heyetin bir gün daha Uluborlu da kalması istenir. Müslüman ve Gayrimüslim halk davet edilir. 9 Çarşamba günü Uluborlu Bey’ince davarlar kesilerek pilav dökülür. 93 Harbi şehit-gazi aileleri için yardım toplanır. Osmanlı-Rus savaşında şehit düşenler ve gazi olanlar için dualar edilir. Uluborlu papazı Gavriloğlu da kendi dini geleneklerine göre 93 harbi şehitleri için dua eder.

Böylece tüm Anadolu’ya tarihi geçmişte örnek olmuş Uluborlu yine geleneksel bir arada yaşama görüntüsü sağlanır. Bazı medrese hocalarının fetva adı altında aynı şehirde bir ve beraber yaşadıkları insanlara (Bayanlara) bir baskı ile:” …siz sadece Salı günü hamama gelin, diğer günler kirli olsanız bile Salı gününe bekleyin..” demeye gelen yorumla; güzel İslamiyet’in kitabının hangi sayfasına sığar?

1877’ lerde 12 Uluborlu medresesinden üç tanesinin hocası aralarında birleşip Uluborlu Rum bayanların sadece haftanın bir gününde hamama gelmeleri Fetvasını yayınlamaları din adına utanç verici bir durum değil mi? (Psidya Isparta Metropolitliği Vakayinamesinde, Metropolit Meletios’ un notlarına göre..)

Rahmetli Demirdal’ ın yazdığını bir daha verelim. Salı günü Uluborlu hamamlarında yıkanmalarına izin verilen Kaleiçi Rum bayanlarının mutlaka hamama gelirlerken nasıl davranmaları söylenir. Hama girmeden önce kaleden gelirken kollarına hamam içinde de sol ayak bileklerine Kongurdak takmaları emredilir.

(Said Demirdal sayfa426 -432-188,189,116) Rum kadınlarıyla İslam kadınlarının belli olması için mutlaka Kongurdak yani Rum bayanı olduklarını kanıtlayan renkli ipten örülen ve de boncukla zenginleştirilmiş bir örgü bağlayıp hamama öyle gelmeleri istenmekte. Yine Said Demirdal’ ın yazdıklarına göre: “..İslam kadınlarına (yayınladıkları fetvada (din adına dini emir) Rum bayanların vücutlarına bakmaları haramdır…” denilmiş.

Diğer Uluborlu ‘daki beş medrese müderrisleri yani hocaları böyle bir saçma kararı doğru görmemişler ki Fetva’ yı imzalamış oldukları gözüküyor.

Söz konusu Uluborlu hamamının yeniden ayağa kaldırılması için Kültür ve Turizm Müdürlüğü dört yıl önce tespitte bulunmuş.1932’ye kadar bu eser halka hizmet veriyormuş. Yamacın içine doğru genişleyen muazzam bir Selçuklu eseri. Şimdiye kadar ses çıkmamış. Güzelim Selçuklu ve Osmanlı eserlerini bir bir kaybediyoruz. Hiç kimsenin ses çıkardığı da yok! Bu eserler bizim atalarımızın tarihi, bizim tarihimiz. İl ve İlçemizdeki yetkililerden de bir kıpırdanış bekliyoruz. Uluborlu kaymakamlığı, Valiliğimiz, Turizm ve Kültür İl müdürlüğü bu konuya el atmalıdır. Yoksa tarih hiç birimizi af etmeyecektir!

Roma’dan bu yana çeşitli uygarlıklara ait eser Uluborlu ilçemizde 43 eser çürümeye terkedilmiş. Sesimizi duyun artık!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.