Bugün pazar eve kırmızılar taşıyorum  Amcamı arıyorum duvara bakıyor amcam  Duvarda ne var, ben de bakıyorum  Komşuları çağırıyorum onlar da bakıyor  Çağırsam önüne gelen duvara bakacak.    Sanki hiç biriniz duvar görmedik  En sevimli cinayetleri işliyorum  Çiviler çakıyorum, bir sivrilik uyumunda çiviler  Kutular, evler, gömlekler asıyorum üstüne  Asıyorum, asıyorum, asıyorum  Aşkın, amcamın, mavinin önünde.    Duvara bakıyorum duvarı çoğaltıyorum böylece  O da bana bakıyor, ben de ne var  Su götürmez bir gürültüyle  Gelin olmuş bir kadın tuhaflığıyla  Size anlatamam güneşi durdurarak.  Bu kaç kapılı bir konyak?  Şiir:Edip Cansever    Genellikle yemeklerden sonra kahve veya çay ile güzel gider.  Yoksa normal lokumla yanında   veya sekte içilebilmektedir. Puro ile de ayrı bir hava katar.  Kısa ayalı geniş gövdeli ve ağzı kısmı dar bir bardakla  oda ısısında  16-18 c de  sıcak servis edilir.     Alkolü yüzde 40 dır… İnsanı seksi de  kılar.  Ona  biçilen değerse zengin içeceğidir.İnsanın içinde soba varmış gibi cayır cayır da yakandır. Konyağa aynı zamanda “ Yanık Şarap “ da denilmektedir.     Konyak, ismini, üretildiği Charente bölgesinde bulunan Cognac kasabasından alır. Fransızlara ait, tescilli bir içki olmasına karşın ilk kez Hollandalı denizciler tarafından üretilmiştir.    Damatılmış şaraptan elde edilmektedir. Konyak üreticilerinin kuruluşları da 1800 lü yıllara dayanmaktadır.  Konyak türlerini   ayırt etmek içinde  “şarap yoksa, konyak da yok sloganı” da Konyak endüstrisi tarafından üretildi.  1932 yılına gelindiğinde İnhisarlar (Tekel) İdaresi kuruldu ve yüksek alkollü içkiler devlet tekeline alındı. “Suni konyak” üretildi. Devletin elinde fıçı ve bunlarda konyak yıllandıracak kadar zaman olmadığı için, Fransa’dan getirtilen özel bir tankın içine üzüm alkolü ve oksijen ayrı ayrı püskürtülüyor, alkol tankın içinde yapay olarak eskitilmiş oluyordu. Çıkan yumuşamış alkole karamel ve aromatik özler katılıyor, böylece suni konyak birkaç saatte elde ediliyordu. İhap Hulusi’nin Uludağ manzaralı etiketiyle çıkan Cumhuriyet’in ilk konyağıdır. 1935’te Fransızlar bu içkinin orijinalini ürettikleri Cognac a isim tescili yaptılar ve farklı ülkelerdeki konyak isimlerini kaldırttılar. Tekel’ciler de “İçeni ısıtıyor, adeta kanı yakıyor” diyerek içkinin adını kanyak olarak değiştirdiler. Fıçılarda eskimeye de başladılar, buna  “Tabiî Kanyak” dediler. Doğalı çıkınca suni kanyak piyasadan kaldırıldı, ama tabii kanyak bir marka ismi gibi hep kalmış oldu… 2000 li yıllara gelindiğinde  Tekel özelleşirken, “özelleşme, güzelleşmeyi getirecek” deniliyordu... Oysa öyle de olmadı, dev kurumu alan özel sektör şirketi Mey İçki “Az üretiliyor, fazla da kazandırmıyor” diyerek kanyak üretimini durdurdu. 2008 yılında fabrika da söküldü.   Dünyada en ünlü konyak markası Hennessydir. Ülkemizde vs-vsop-xo olarak bulunabilen bir markadır. Bir diğer ise Courvoisier courvoiserdır.Napolyon’un deniz seferine giderken yanına büyük miktarda depolayıp götürdüğü konyaktır.    Bundan sonraki en ünlü markalar Remy,Martin ve Merteldir. Her üçü de  ülkemizde bulunabilmektedir. Konyak, içki şişelerinde olsa da aynı zamanda, mevve reçelleri, çikolata gibi farklı tarzlarda da kullanılmaktadır. Çeşitli kokteyllerinde   ana içkisidir.  Fıkralarda yerini alır: 105 yaşındaki kadına,uzun yaşamın sırrını sormuşlar:Yemeklerde, iyi hazım için bira içerim. İştihamı kaybedersem beyaz şarap,tansiyonum düşerser kırmızı şarap içerim.Tansiyonum yükselirse viski, soğuk algınlığına yakalanırsam, konyak içerim.Dinleyenlerden biri sormuş: Peki ne zaman su içersiniz?“Hiç o kadar hasta olmadım ki!”    Sinemamızda ise  adına film de çekildi.”Konyakçı” Yılmaz Güney’in rol aldığı filmdir. Halk türkülerinde de yerini  bulur:    Gesi bağlarında dolanıyorum yitirdim yarimi Aman aranıyorum  yitirdim yarimi aman aranıyorum Bir tek selamına güveniyorum gel otur yanıma Hallarımı söyleyeyim derdimden anlamaz ben o yari neyleyim Gesi bağlarında üç top gülüm var hey Allah'tan korkmaz .    Sana bana ölüm var hey Allah'tan korkmaz sana bana ölüm var .Ölüm varsa bu dünyada zulüm var Atma garip anam beni dağlar ardına Kimseler yanmasın anam yansın derdime Of)  Gesi bağlarından gelsin geçilsin. Kurulsun masalar rakı konyak içilsin. Herkes sevdiğini alsın çekilsin. Atma anam atma şu dağların ardına                                                                                         Kimseler yanmasın anam yansın derdime.    Sağlık yönünden bakarsak,  yapılan araştırmalara göre : Midede krampları hafifletmeye, sinir sistemini güçlendirmeye yardımcı olmaktadır.Soğuk algınlığını ortadan kaldırmada bir seçenek olarak durmaktadır…     Soğukta  insanın içini ısıtır ve kendisine getirir. Yüreklerde taht da kurar. Hoş eder damakta da  güzel de bir tat bırakır.    Özgür Karakaya  ozgur694@hotmail.com