Savaşmayın Sevişin’-Hippiler Dünyanın üçüncü bir paylaşım savaşına gitmesinin endişesiyle söylenmiştir. 68 Kuşağı dünya için bir fenomendir. Onlar anti-faşist bir kuşaktı. SAN Kırmızı bir at oluyor soluğum Yüzümün yanmasından anlıyorum Yoksuluz gecelerimiz çok kısa Dörtnala sevişmek lazım. Şiir: Cemal SÜREYA Paylaşılan tutkudur sevişmek. Sevgiye işlevsellik katan olgudur..Tenin uyuşmasıdır. Dokunuşların en hassas olduğu andır. Nabzın ritmik atmasıdır. Aşk, sevgi, güven, huzur, arzu, şehvet, mutluluk, haz gibi duyguların harmanlanmasıdır. Kan dolaşımının hızlanışıdır. Nefes almayı, vermeyi dinlemektir. Sevgi denizinde yüzmektir. Sevişmek içersinde romantizmi de barındırır. Karşıdan gelen enerjiyi dinleyerek, duymak ve ona cevap vermedir. Solukların heyecanla titreyerek, dudakların da kenetlenmesidir. Vücutların ruhen, zihnen ve bedenen bir bütün olmasıdır. Dört mevsimi yaşamaktır. Haz veren olaydır. Duygularla süreklilik kazanır. Gözbebeklerinde başlayan hareketlenmedir. Kaybolmakla beraber hiçleşerek, koparak var olarak kendini, en yoğun şekilde hissetmeyi getirir. Güzelliğini paylaşımdan alan eylemdir. Ayrıcalığı getirir. Maskeleri indirir. İnatla, kalıplarla mücadele etmedir. Varım demeyi getirerek o ana odaklanmaktır. Paylaşmayı da getirir. Kişinin gözlerde kendini görmesidir. Dudaklarında kendi tadına varıştır. Birbirini hissederek birbirine karışmaktır. Tenlerin birbirine akmasıdır... Yaşama karışmayı da getirir. Hislerimizle, bir bütün olmanın adıdır. Tüm sözcüklerde bize rastlayıştır. Beyni ve ruhu arındırmadır. Bir iletişim biçimidir sevişmek. Zamanda kayboluştur. Küçüçük bir dünyada evrenler yaratabilmedir. Sevişmek evrensel kümedir. Sevişmek şiirin bedene indirgenmiş halidir. İnsana sorular da sordurur. Her seferinde yeni kelimelerle ten sözlüğünü yazmaktır. Gökkuşağı gibidir. En güzel renklerin buluşmasıdır. İnsanlığın birbirine armağanıdır. Bir ruhun bir diğerine kaçışını da getirir. Her türlü kuralı yıkarak yeni baştan yazmaktır. Yürekle yapılır. Bedenle soluk alıştır. Masum olan duyguları hatırlatır. Duymayı, konuşmayı getirir. Sarılmayı, sokulmayı da kapsar. Şık ve estetik bir eylemdir. Ressamın tuvaline çizdiği resimin adıdır. Karşındakine iz bırakmaktır. İnsanın kendisini de en derinden hissettiği eylemlerden biridir. Kokuların kokulara karışımıdır. Birbirine ilişmesidir. Sıvının alıp verilmesidir. Yaşama güzelliği eklemedir. Tüm kötülüklerden arınmadır. İnsanı huzura ve mutluluğa ulaştırır. Yalansızdır , saflık ve doğallığın dışa vurumudur . Sıcak bir gülümsemeyi, tatlı sözcükleri de ortaya çıkarır. Yaşamı anlamlı kılandır. İçindekini dışarı çıkarmadır. Sıcaklığı hissetmektir. Yüce bir tapınaktır.Rahatlığı getirir.Düşüncelerin sevişmesini de içine alır.Vücut diliyle anlaşmadır. Dilin dile değmesidir.Bir düşü iki kişi görmedir. Sevgiyi dahada pekiştirir ve insanı daha da olgunlaştırır.Sevginin ve arzunun birleşimidir... Tekleşebilmektir" korkmadan, gözlerin kapalı uçuşudur.Yenilenmeyi getirir. Haktır. İnsanoğlunun anadilidir. Barışçıl bir harekettir. insan olmanın getirdiği güzelliktir. Zamana anlam katarak yaşamaktır. Sevişmeye sosyolojik yönden bakıldığında insan hayatının, insan iliskilerinin bir parcası olarak algılanmadığı sürece, aile içi temel sorunlardan, dolayısıyla toplumu her kesimde kutuplaşmaya iten nedenlerden biridir ... ”sevişme ... aman ha” ... söyleminde olduğu gibi. Sevişmek politik bir eylemi de getirir . O nedenle zamana ve mekana hapsedilmiştir. Sevişmenin yaşamımızdaki diğer söylemleri de: Hababam sınıfı yapımında yer alan Şaban’ ın “Semra hocayla sevişiyoruz” demesidir. Ya da “Ahmet beni kırmaz biz pek bir sevişiriz” sözünde olduğu gibidir. Sahış davranışları ile karşısındakine duyduğu sevgi ve ilgiyi betimler. Birbiri ile çok iyi anlaşmak anlamına da gelir. Samimi olmayı getirir. Dediğini iki etmemek gönlün rahat olmasını getirmektedir. Sevişmek şarkılarda da yerini alır: Levent Yüksel’in “Med Cezir”inde “Yetmiyor, sevişmeler yetmiyor” Barış Manço nun “Arkadaşım Eşek”te “Kuzulara oğlaklar sevişiyor mu? Semiha Yankı “Sevişmek bir dakika” vb. Sevişmek, medyada da yerini bulur elbette “Dizilerdeki ve sinemadaki sevişme sahneleri RTÜK ün yaptırımıyla” karşılaşır. Bazı basın organlarında da “Cami’ye ayakkabılarıyla, kızlı erkekli girdiler, içki içtiler, seviştiler.” Şeklinde yer alır. Sevişiyorlar! Kızlı oğlanlı yurtlarda seviştiler haberiyle yer alır. Sevişmek şifrelidir. Şiirlerde sevişmek dendiği için sansürlenir. Sağlık yönünden bakarsak sevişmeye, yapılan araştırmalara göre: Ömrü de uzatır ve cildi de güzelleştirir. Kalori harcamayı kolaylaştırmaktadır. Bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Uyku kalitesini artırmaktadır. Stresi azaltmaktadır. Depresyon riskini de azaltmaktadır. Kasları çalıştırır, felç riskini azaltır, kemikleri güçlendirir. Yaşlanmayı da geciktirir. Koku duyunuzu geliştirir, bağışıklık sistemi güçlendirir. Vücudunuzu da forma sokar. Felsefenin temelinde de hissederek sevişmek yer alır. Her sevişmek insanı bir başka yolculuğa çıkarır. Sevişebilen bir sevgide şiddet de yer almaz. İki kişinin de eşitlikçi ilişkisi niteliğini kazanır. Sevişmek, yaşam enerjisinin çoğaltılmasıdır. Yaşamı da besleyen ibadettir, sevişmek. Akıllanmanın en uç halini de sunar. Yaşamı anlamlandırırken de en çok ihtiyacımız olandır.