BURDUR’UN BİR KÜLTÜRÜ YOK OLMADAN ÖNLENMELİDİR

KÜLTÜR 21.12.2017 - 13:59, Güncelleme: 17.02.2023 - 08:17 2584+ kez okundu.
 

BURDUR’UN BİR KÜLTÜRÜ YOK OLMADAN ÖNLENMELİDİR

Burdur’un eski mahalleleri kentsel SİT alanı içinde olan, 150 yıl önce Ermeni ve Rum ustalar tarafından yapılan 4 bin kapı tokmağından günümüze sadece 20-30 tanesi ulaşabildi.
Osmanlı kültürünün bir parçası olan kapı tokmakları, koruma altına alınmadığı takdirde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Burdur’un  tarihi kapı tokmakları, temsil ettikleri kültür ve yaşam biçimiyle beraber yok olmak üzere. Yaklaşık 150 yıl önce, çoğunlukla Ermeni ve Rum ustalar tarafından yapılan, şıklığıyla göz dolduran, bir dönem büyük değer verilen kapı tokmakları, şimdilerde yaşam savaşı veriyor. Çok azının günümüze ulaşabildiği sanat eserleri, teknolojiye yenik düşerek yerini otomatik kapı zillerine bıraktı. Eski Burdur mahallelerinin  en güzel mimari örneklerinden tarihi evlerin çoğunda, kuzulu kapı bulunuyor. İki kanatlı büyük bir kapının içinde yer alan ve 'kuzu' olarak adlandırılan, aile mahremiyetini esas alan ahşap kapılar, içeriye doğru açılıyor. Üzerinde bulunan ve aksesuar gibi görünen kapı tokmakları, ev halkının sosyal, kültürel ve estetik duyguları hakkında birçok manayı ihtiva ediyor.   KADINLAR 2, ERKEKLER 3 KEZ ÇALAR Burdur evlerindeki kapı tokmaklarının çoğunluğu kadın eli şeklinde. 3 kez çalındığında gelen misafirin erkek, 2 defa çalındığında ise kadın olduğunu belli eden tokmaklar, yakın döneme kadar yerel kültürün bir parçasıydı. Yaklaşık 150 yıl önce yapılan tokmaklar, zenginliği ve batıya dönük mimari tarzını da yansıtırdı. Dövme demirden yapılmış olan tarihi tokmaklar, son yıllarda antikacıların ve hırsızların gazabına uğradı. Burdur’un kentsel SİT alanı içinde bulunan 4 bin kapı tokmağından, günümüze sadece 20-30 tanesi ulaşabildi. TOKMAK HER ŞEYİ ANLATIRDI Muğla'daki kapı tokmakları ağırlıklı olarak ördek, halka ve genellikle de el biçiminde. Evin kadını kapıyı açmadan kimin ve ne için geldiğini anlayabiliyordu. Evin beyi geldiğinde tokmak iki kez çalınırdı. Çocuklar hızlı ve sert aralıklarla vurur, misafirler ise daha yavaş ve aheste vurmayı tercih ederdi. Art niyetli birinin geldiği ise kapı sesinin şiddetinden anlaşılırdı. Kapılar birbirine yakın olsa da hangi evin tokmağının çalındığı tınısından belli olurdu. Ev sahibi, kısa bir süre için bir yere gittiyse tokmağın üzerine kısa, uzun süre dönmeyecekse uzunca bir ip asardı. Yatıya gittiyse, kalın bir ip asar ve düğüm atardı. Gelen misafirler de ipe bakarak ne zaman döneceği hakkında bilgi sahibi olurdu. EVLERİ DE MEYDAN OKUR Tokmakların bulunduğu Burdur  evleri de tarih kokan mimarisiyle asırlara meydan okuyor. Burdur evleri 19'uncu Yüzyıl'dan itibaren Rum ustalar tarafından yapılmaya başlanmış ve toprak ağaları tarafından tercih edilmiş. Yan ve arka duvarları taş, ön ve iç kısımları ahşap. Avrupa ve özellikle İtalya'dan gelen neo klasik akımlar da mimari tarzlarını etkilemiş. Sadece Burdur’a özgü değil fakat şehrin coğrafi özellikleriyle uyum sağlamış. Günümüze kadar gelen önemli bir kültür olarak benimsenmiştir. :          Burdur’un eski mahalleleri ve mimari dokusu içinde yer alan bu özellikler "Restorasyon çalışmalarıyla geçmişteki mimari özellikleri ve öğeleri aslına uygun olarak geleceğe taşınması gerekmektedir. Onarımlarda çift uçlu çakma çivileri bile aslına uygun olarak yapılması gerekmektedir.. Ancak kapı tokmakları dışarıda olduğu için kolaylıkla sökülüp alınıyor. Bazı restorasyon çalışmaları sırasında ise bu kapı tokmakları yoktu. Bunları aslına uygun olarak dövme demirden yapılarak yerine konulması lazıldır. Ancak önemli olan bu bilinci oluşturmaktır."  "Ermeni veya Rum demir ustalarının hünerli ellerinden çıkan tokmaklar Burdur da eski evlerin en önemli aksesuarlarındandı. Tokmaklar fonksiyonel işlevlerinin yanında sanat eseri özelliği de taşıyordu. Her evin tokmağının farklı olması çıkardığı sesi de farklı kılıyordu. Burdur’un tarihi kapı tokmakları, temsil ettikleri koca bir kültür ve yaşam biçimiyle beraber yok olmak üzere. Bir şekilde bunun önüne geçilmesi gerekir. Çalınan tokmaklar antikacılara bile satılmış olabilir.
Burdur’un eski mahalleleri kentsel SİT alanı içinde olan, 150 yıl önce Ermeni ve Rum ustalar tarafından yapılan 4 bin kapı tokmağından günümüze sadece 20-30 tanesi ulaşabildi.

Osmanlı kültürünün bir parçası olan kapı tokmakları, koruma altına alınmadığı takdirde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Burdur’un  tarihi kapı tokmakları, temsil ettikleri kültür ve yaşam biçimiyle beraber yok olmak üzere. Yaklaşık 150 yıl önce, çoğunlukla Ermeni ve Rum ustalar tarafından yapılan, şıklığıyla göz dolduran, bir dönem büyük değer verilen kapı tokmakları, şimdilerde yaşam savaşı veriyor. Çok azının günümüze ulaşabildiği sanat eserleri, teknolojiye yenik düşerek yerini otomatik kapı zillerine bıraktı.
Eski Burdur mahallelerinin  en güzel mimari örneklerinden tarihi evlerin çoğunda, kuzulu kapı bulunuyor. İki kanatlı büyük bir kapının içinde yer alan ve 'kuzu' olarak adlandırılan, aile mahremiyetini esas alan ahşap kapılar, içeriye doğru açılıyor. Üzerinde bulunan ve aksesuar gibi görünen kapı tokmakları, ev halkının sosyal, kültürel ve estetik duyguları hakkında birçok manayı ihtiva ediyor. 
 KADINLAR 2, ERKEKLER 3 KEZ ÇALAR
Burdur evlerindeki kapı tokmaklarının çoğunluğu kadın eli şeklinde. 3 kez çalındığında gelen misafirin erkek, 2 defa çalındığında ise kadın olduğunu belli eden tokmaklar, yakın döneme kadar yerel kültürün bir parçasıydı. Yaklaşık 150 yıl önce yapılan tokmaklar, zenginliği ve batıya dönük mimari tarzını da yansıtırdı. Dövme demirden yapılmış olan tarihi tokmaklar, son yıllarda antikacıların ve hırsızların gazabına uğradı. Burdur’un kentsel SİT alanı içinde bulunan 4 bin kapı tokmağından, günümüze sadece 20-30 tanesi ulaşabildi.
TOKMAK HER ŞEYİ ANLATIRDI
Muğla'daki kapı tokmakları ağırlıklı olarak ördek, halka ve genellikle de el biçiminde. Evin kadını kapıyı açmadan kimin ve ne için geldiğini anlayabiliyordu. Evin beyi geldiğinde tokmak iki kez çalınırdı. Çocuklar hızlı ve sert aralıklarla vurur, misafirler ise daha yavaş ve aheste vurmayı tercih ederdi. Art niyetli birinin geldiği ise kapı sesinin şiddetinden anlaşılırdı. Kapılar birbirine yakın olsa da hangi evin tokmağının çalındığı tınısından belli olurdu. Ev sahibi, kısa bir süre için bir yere gittiyse tokmağın üzerine kısa, uzun süre dönmeyecekse uzunca bir ip asardı. Yatıya gittiyse, kalın bir ip asar ve düğüm atardı. Gelen misafirler de ipe bakarak ne zaman döneceği hakkında bilgi sahibi olurdu.
EVLERİ DE MEYDAN OKUR
Tokmakların bulunduğu Burdur  evleri de tarih kokan mimarisiyle asırlara meydan okuyor. Burdur evleri 19'uncu Yüzyıl'dan itibaren Rum ustalar tarafından yapılmaya başlanmış ve toprak ağaları tarafından tercih edilmiş. Yan ve arka duvarları taş, ön ve iç kısımları ahşap. Avrupa ve özellikle İtalya'dan gelen neo klasik akımlar da mimari tarzlarını etkilemiş. Sadece Burdur’a özgü değil fakat şehrin coğrafi özellikleriyle uyum sağlamış. Günümüze kadar gelen önemli bir kültür olarak benimsenmiştir. :
         Burdur’un eski mahalleleri ve mimari dokusu içinde yer alan bu özellikler "Restorasyon çalışmalarıyla geçmişteki mimari özellikleri ve öğeleri aslına uygun olarak geleceğe taşınması gerekmektedir. Onarımlarda çift uçlu çakma çivileri bile aslına uygun olarak yapılması gerekmektedir.. Ancak kapı tokmakları dışarıda olduğu için kolaylıkla sökülüp alınıyor. Bazı restorasyon çalışmaları sırasında ise bu kapı tokmakları yoktu. Bunları aslına uygun olarak dövme demirden yapılarak yerine konulması lazıldır. Ancak önemli olan bu bilinci oluşturmaktır." 
"Ermeni veya Rum demir ustalarının hünerli ellerinden çıkan tokmaklar Burdur da eski evlerin en önemli aksesuarlarındandı. Tokmaklar fonksiyonel işlevlerinin yanında sanat eseri özelliği de taşıyordu. Her evin tokmağının farklı olması çıkardığı sesi de farklı kılıyordu. Burdur’un tarihi kapı tokmakları, temsil ettikleri koca bir kültür ve yaşam biçimiyle beraber yok olmak üzere. Bir şekilde bunun önüne geçilmesi gerekir. Çalınan tokmaklar antikacılara bile satılmış olabilir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.