Bugünler cevizlerden ürün alma günleri. Eline üç dört metre uzunlukta sırığı alan
koşuyor ceviz silkmeye.Bazı yöreler de ceviz çırpma deniyor.
Cevizin sayısız yararı varmış insanlara. Hani
yapısı da beynimize benziyor ya. Onun gelişmesinden tutun da,kansere, alzheymır,tansiyon gibi birçok derde
deva imiş. Hele içindeki Omega-3 ,insan vücuduna sayısız yararları olan madde.
Sen misin insanlığa bu kadar yararlı olan,
"Al sana, al sana" dercesine sırıklar iner kalkar
ağacın kollarına dallarına. En uçlara kadar dövülür ceviz . Bütün ürün yere döküldüğünde zavallının da,çırpanın da hali mecali kalmaz. Sanırsın yığılıverecek gibi yere oracıkta
Dayak yemiş, işkenceden çıkmış gibidir zavallı.
Akıllı insan son yıllar işin kolayını bulmuş kendine göre. Traktöre halatlarla cevizin dallarını bağlıyorlar. Motoru çalıştırıp cevizi kökünden dalın en uçlarına kadar sarsılıyor. Tiril tiril
titreyen ağaç acıdan bütün meyvelerini döküyor. Öyle bir işkence işte12 Eylülün elektriklisi gibi.
Ee be ceviz ağacı; ne diye yararlı meyve verirsin ki. Git mezar ağacı ol. Demir ağacı ol.
Ya da Gülhane parkında görünmeyen ceviz ol. Kim dedi sana insanlığa yararlı ol diye.
Söz dinlemez ama bu ceviz. Bakın bahar gelsin, başına gelenleri unutur bu. Gene uçlarından yeşil yeşil,kurtçuklarla öksüz bir çocuğun gülümsemesi gibi filizlenir.
Yaprakların arasından bir yığın yeşil toplarla döner. İnsanlığın karşısına yeniden
Ne diyelim canım.
Aşkolsun ceviz senin inadına