Türkiye de 1980 sonrasında siyaset parti genel başkanlarına yasaklanmış 1980 sonlarına doğru siyaseten yasaklı liderlerden Süleyman Demirel, 12 Eylül askeri konseyi tarafından konulan siyasi yasakların kaldırılması ile birlikte yapılan yerel seçimler öncesinde DYP genel başkanı Demirel’den bir hedef göstermesini bekliyor. “Herkes evinin önünü süpürsün” elbette bu sözün arkasından her zaman olduğu gibi birçok değerlendirme yapıldı. Kimileri belediye’nin görevi olan sokakların kimi evinin önünün süpürülmesi halinde temizlik konusunda sorun olmayacağına yorumladı. Günümüz Türkiye’sinde ise yasaların kendilerine verdiği yetkileri ve vatandaş olarak seçim sonucunda görev alacak kişiler dahil karmaşık bir anlayışla yerel seçimlere gidiyoruz.    Galibiyetin sahibi çoktur, mağlubiyetin sahibi yoktur. Yenilgi yetimdir. Ülkemizin yetiştirdiği ünlü siyaset adamı Süleyman Demirel’in önemli sözlerinden biridir. Ben bunu yaşadım. Halen de bunu yaşıyorum. Milliyet Haber Ajansı’nın temsilcisiyim, Burdur merkeze bağlı “Güneyyayla” köyünün kızları genellikle erkeklerin oynadığı “sokak Futbolu” oynadıkları köye yaptığımız bir ziyaret sırası bizim kameralarımızın objektifi tarafından görüntülendi. Elbette benden başka aynı görüntülerin çekildiği anda başka gazeteciler ve yerel televizyonun muhabirleri de mevcuttu. Elbette kızlar da konunun buraya kadar geleceğini bilmeden ve gazetecilere aldırmadan, kuralsız futbol şovlarına devam ettiler. Hiç birimiz 2002 yılı dönemin futbol “Dünya kupası” maçlarının arifesine geldiğinin farkında bile değildik. Kanal-D’ de görüntüler yayınlandı. Ardından ben Ankara da önemli bir ödül aldım tabii arkadaşlarımın talebi üzerine aldığım ödülü gösterdim. Resimler çekildi ilk tepki Bucak Televizyonu Müdür’ünden geldi. Ödül alırken bizi niye söylemedin haber bizim haberimiz. Şaşmış bu söze cevap dahi vermemiştim. Daha sonra bu ekibi çok kimseler çeşitli vesileler ile kullanmıştı.   Günümüzde ise yapılacak olan seçimler öncesinde adaylardan çok çevresi tarafından dillendirilen bir takım sataşmalar ile güya siyaset yapıldığına inanılan yanı kişilerden ziyade görevi üslenilecek olunmasının üzeri örtülmek istenmektedir. Geçmişten kötü örnekler verilerek günü kurtarmanın peşine düşülmüş gibi bir durum ortaya çıkmaktadır. Burdur büyümektedir. Konut alanları nerede ise mevcut arsa stokunun büyük bölümünü tüketmiş durumdadır. Belediye’nin temel görevlerini yerine getirmek için imkanlar kısıtlıdır. Parasal kaynak nerede ise 15 yıl öncesine göre daha küçük ve yetersiz kalmaktadır. Belediye başkanlığını kim kazanırsa kazansın, bu kente yaşayanların kent insanı olarak çağdaşlığı, ileri medeniyeti yaşamaya haklarının olduğunu sanıyorum. Doğa da karga sesleri azalırsa baharda bülbüllerin sesleri duyulur