Burdur’un 31 Mart 2019’da gerçekleştirdiği seçimler, gerçekten demokratik b ir şekilde geçti diyebiliriz. Siyaset sanılan yada insanımızın kötü örneklerden yola çıkarak sahada uygulamaları bir beceri gibi gördüğü olumsuzlukları bir yana bırakmalıyız.”Dün dünde kaldı cancağızım. Bu gün yeni şeyler söylemek lazım.” Sözlerinden de anlaşıldığı gibi ülke çıkarları insanımızın mutluluğu adına bu gibi insanımızı üzecek davranışlardan kaçınmalıyız.
Ülke genelinde 31 Mart 2019 yerel seçimlerine giren ve kazanan bütün belediye başkanları il ilçe seçim kurullarından mazbatalarını almaktadırlar. Yaşanan coşkular ve toplulukların alkışları kimseyi kırma ve üzme adına yapılmamaktadır. Burdur Belediye başkanı Ali Orkun Ercengiz de mazbata için gittiği Burdur Adliyesi’nden çıkarken ve seçim öncesi yardımcılarına bıraktığı makamına gelirken bu konudaki duygularını dile getirdi. Evet bu seçimi söylediği gibi “ Ben değil biz kazandık” sözlerinde de vurgulamayı adeta görev saymış ve bunu birkaç yerde tekrarlamıştı.
Dikensiz gül bahçesi olmadığı gibi “rakipsiz de seçim olmuyor” bundan sonra Burdur’un ve halkımızın refahı için gerektiğinde bir araya gelinecek elbette sorunların çözümü için çaba gösterilecektir. Benim gözlemlerim arasında 18 Nisan 2019 Çanakkale Şehitleri 104 yılı anma töreninde güzel bir olay takıldı Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ile Burdur AK Parti Milletvekili Bayram Özçelik, sarıldı ve birbirine sıcak mesajlar verdiler birkaç metre ötemizde; Biz gazeteciler çok dikkatliyizdir. Törenlerdeki her harekete dikkat ederiz. Ama böyle samimi davranışlardan da kötü anlam çıkartmayız.
Belediye başkanlarının önünde vatandaşlarına şehrinin veya ilçesinin sorunlarını çözecek bir 5 yıl daha var ve ikinci ve üçüncü dönemlerde görev almalarını sağlayacak zamanı kazandılar. Gölhisar İlçesinde 5. Yıl görevini yaparak yeniden seçimlere girmeyen Ramazan Canural, göreve gelir gelmez bir zaman takvimi yapmış her gün bundan bir yaprak kopararak kalan süresini buradan görüyordu. 5 yıl belediye başkanlarına o ilde veya ilçede halk zaman denen kredi vererek kendisini göreve getiriyor. Kendisine görev için kredi vermektedir. 5 yıl da bir yapılan seçimlerle de bu kredisini artırıyor veya kendisinden alarak bir başka adayı seçerek ona devrediyor. İşte “demokrasinin” erdemi böyle bir şey