Burdur’un yarım asrı geçmiş yazılı basın kuruluşları ve Dünya’ya açılan kapısı İnternet gazeteleri geçtiğimiz günlerde Burdur Ticaret ve Sanayi Odasının koordinatörlüğünde özel sektöre ait olan bir otel de toplandı. Toplantının gündeminde olan, “Burdur’un öncelikli sorunları ve Burdur’da Basın ve Basın mensubu olmak” olarak belirlenmişti. Yıllar önce Burdur’un kalkınmadaki yerinin belirlenmesi için Burdur’un öncelikli sorunları konulu geniş bir liste yapıldığını hatırlıyorum. Biz de basın kuruluşları olarak bu çalışmaların bir yanı ile tarafı olduk. Gelinen noktada liste de yer alan öncelikli sorunların kararlılıkla takip edilmesi sonucunda bir çoğunun gerçekleştiğini buna katkılarından dolayı bütün kesimlere buradan teşekkür ediyorum.
Burdur Ticaret ve Sanayi Odasının koordinatörlüğünde yapılan toplantının sonrasında belirlenen bir tarihte bir çalıştay ile taçlandırılacağı önemli bir aşama olarak görüyoruz. Burdur da uzun bir zamandan bu yana kapılarını bütün sıkıntılara göğüs gererek kapatmayan yarım aşrı devirmiş bu konuda emek veren yazılı basın kuruluşları ile teknolojinin ortaya çıkardığı ve dünyada örnekleri giderek artan İnternet gazeteleri ise bu gün Burdur’un dünya’ya açılan penceresi olarak görevini yapmaya çalışmaktadır. Hele ki günün her sabahı sırtlarında çantaları haber peşinde zamanının büyük bölümünü geçiren gazete muhabirlerinin çilesi mesleğine aşık olmayan kimsenin gazete sayfalarını süsleyen bu çileyi çekmesinin mümkün olmadığını söyleyebilirim.
Ekonomik koşulların baskıladığı gazete sahiplerinin günü kar ile bitirmeyi bırakın gazete kağıdına gelen zamlar personel giderleri, matbaa mürekkebine gelen zamlar genel giderler ile çocuklarını okutabilmek için harcayacağı para ve evine ekmek götürmenin zorluklarını sayabilirim. Gazeteyi çıkartmak zorunda olması bir yana kendisini adeta buna mecbur sayan bir meslek olduğunun ve sürekli kendisinden fedakarlık etmek zorundadır. Bir kentin dışarıya enformasyonu gerektiğinde en önde o kentin basın çalışanını ve başın kuruluşlarını görürsünüz. Eksik veya hatalı bir haberi yazdığında yine kendisini azarlayanlara ve eleştirenlere göğüs germe ya da kendisini çaresizlikler içinde savunma görevi kendisinindir. İyi bir haber yazdığı zaman sırtı sıvazlanır muhatabının ise hoşuna gitmediği bir haber yazdığında en ağır hakaretleri gazeteci ve çalıştığı gazetenin sahibi olan kişiler görürler. Hatta mahkemeye verilerek Hakim karşısına çıkartılırlar.
Gazete sahiplerinin karşısına değişken politikalar sonucunda gerektiğinde budanan resmi ilanları duyan ya da bilen kişilerin dudak bükerek sizler resmi ilan alıyorsunuz edası ile gözlerinde adeta büyüttükleri rakamların basın kuruluşlarının personel giderlerine yetmediğini kimse düşünmez. Hükümetlerin bilerek ya da üzerinde durmaya değmez olarak değerlendirdikleri basın çalışanları ile ilgili yasaları günün koşullarına göre düzenlemede ketum davranmaları üzerine ekilen tuz ve biber olmaktadır. Çağın kabul ettiği İnternet gazeteleri ile ilgili yasa ile yasa koyucuların gündem ve çalışmaları arasında yer almamaktadır. Sektör reklamlarını ve lokomotif olan yarı kamu yarı sivil toplum kuruluşlarının kriz var bahanesi ile verdikleri milli ve dini bayram tebriklerinde fiyat indirme gayretleri sıkıntı yaratan koşulların başında gelmektedir.