İstanbul ve ülke genelinde 31 Mart 2019 Mart tarihinde yapılan ve İstanbul da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerine AK Parti'nin yaptığı olağanüstü itiraz “Yüksek Seçim Kurulu” yapılan itirazı değerlendirerek karar verdi. Ancak ortaya çıkan sonuç ülke genelinde eleştirileri neden oldu. İl bazında 48 baro başkanlığı tarafından ortak açıklama yapılırken. Birçok hukuk insanı böyle bir karar için olumsuz görüşlere yer verdi.Hukukun katledildiğini belirten açıklamalar yaptılar.
Nedendir bilinmez. Yüksek Seçim Kurulu, tarafından iptal edilen ve tam olarak gerekçesi ifade bile edilmeyen İstanbul seçimleri daha şimdiden Bumerang etkisi yapmış durumda. Bumerang, hareket özelliği nedeniyle avcıların kullandığı bir av aleti olmanın yanı sıra, toplumsal siyasal gelişmeler ya da olaylar arasındaki karşılıklı neden-sonuç ilişkilerini açıklamak için sosyal bilimciler tarafından da daha çok “Bumerang etkisi” kavramı ile ifade edilir. İstanbul da birçok kişi seçimlerin yapılacağı 23. Haziran 2019 günü hazırlıklarını iptal etmiş ve ertelemiş durumdadır.
İktidar İstanbul da Büyükşehir Seçimlerinin iptalinin ardından “Muhalefet” Partilerinin panik halinde seçime girme yarışından kopacağını iktidar partisinin tek başına “İstanbul” Büyükşehir” seçimlerini gerçekleştireceğini sanmış olabilir mi? Yada ortaya çıkan sonuç bütün muhalefet partilerini daha da kamçılayarak bütün güçlerini kullanmalarına neden olabilir mi! Elbette bunu süreç belirleyecektir.ve iktidarı ve muhalefeti ile “İstanbul seçimleri” ile ilgili açıklamalar “Yüksek Seçim Kurulu” cephesinde sessizliğini korurken iktidar cephesinde çeşitli savunlalar ile birlikte bir rahatlık yaratmış durumda.
CHP’nin İstanbul Adayı ve (Köhne) Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise 31.Mart 2019 seçimleri öncesinden daha güçlü bir şekilde 23. Haziran 2019 İstanbul Büyükşehir seçimleri için tanınırlık ve güçlü bir moral desteği ile seçimlere hazırlanacaktır. Aday konusunda iktidar partisinde halen içten içe kaynayan fırtına öncesi sessizlik belirtisi görülmektedir. Tekrar eski meclis başkanı olan Bin Ali Yıldırım Aday olacak mı? Yada benden buraya kadar deyip adaylıktan çekilecek mi? Bunun adresi belli değil, 31 Mart 2019 da Türkiye genelinde yapılan seçimlerden daha organize bir hazırlık içinde olunması gerekmektedir. Seçimleri kaybetmenin iktidar açısından bahanesi olmayacaktır.
YSK: Yüksek Seçim Kurulu. Kanuna göre, görevleri "seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğüyle ilgili bütün işlemleri yapmak veya yaptırmak, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzlukları, şikâyet ve itirazları incelemek ve kesin olarak karara bağlamak" olarak sıralanıyor. Ancak sandık başı görevlilerinin gereken süre içinde incelenmediği gün gibi ortadadır. Seçim bitmiş oylar sayılmış ve kazanan adaya mazbata verilmiş resmi prosedür yasa gereği tamamlanmış makul süre sona erdirilmiş ama denilerek başa dönülerek “Yüksek Seçim Kurulu” seçmenin oyunu yok sayarak sudan bahaneler üreterek “İstanbul” seçimlerini iptal etmiştir.
Demokrasinin gereği olarak İstanbul halkının yapması gereken Yüksek Seçim Kurulu, tarafından siyasi olarak ortaya konulan ve seçmenin oyunu yok saydığı gerekçesi dahi belli olmayan bu hususu sandığın kutsallığına inanarak sandık başına 31 Mart 2019 seçimlerinde olduğu gibi ağırbaşlılık içinde seçimlerde oylarını kullanarak maçın hakeminin kesten iptal ettiği maç’ın sonucunu 3-0 olarak değiştirmektir. Halkın oylarını yok sayan böyle bir anlayışı demokratik tahammüller içinde doğru olarak gerçekleşmesini ulusal devlet anlayışımıza bir tuğla daha koymalarıdır. “ EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR”