Türkiye'de son 10 yılda yaşanan el değiştirmeler, dijital medyanın yükselişi, yeni kurulan online haber platformları medya sektöründeki dengeleri ve görünümü değiştirdi. Değiştirmeye de devam etmektedir.
Buna göre gelecekte ülkemizin basın kuruluşlarını bekleyen tehdit ve tehlike basılı ve dijital gazeteleri yabancı kuruluşların çıkartarak dışarıdan idare edilen bir tekelci anlayışın eline geçmesidir. Ülkemizde yaşanan ekonomik zorluklar ise günden güne gazeteleri ekonomi kıskacının paletleri altında acımasız bir şekilde ezerken gazetelerde kamu desteği azalmasının yanı sıra çalışan gazetecileri de ekonomik sorunların beklediği bir gerçektir. İşsiz kalan gazetecilerin yanı sıra meslek insanı yetiştiren fakülteler ve bu fakültelerden yetişen gençlerimizin idealist hedefleri boşa çıkmaktadır.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nün hazırladığı raporda Medya Sahipliği İzleme Projesi (MOM) tarafından yayınlanan araştırmaya göre, Mayıs 2019 itibarıyla, Türkiye'de medya sektöründe toplam 2 bin 474 gazete, 3650 dergi, 899 radyo istasyonu ve 108 televizyon kanalı yayın yapıyor. Bu . Ülkenin en büyük 40 medya kuruluşu, medya haricinde sanayi ve ticaret alanlarında faaliyet gösteren şirketler tarafından kontrol ediliyor. Basın sektöründeki bu tablo ne yazık ki basın mesleğinin dışındaki birçok alanda faaliyet göstererek başka alanlarda faaliyet gösteren kuruluşlar haline dönüşebilmektedir. Kurtuluş savaşı ve İstiklal savaşı yıllarında halkın bilinçlendirilmesi ve ulus devlet anlayışına giden yolda önemli mesafe alan Anadolu basını büyük sıkıntılar içindedir. Son yıllarda reel sektör kuruluşlarında ise ekonomik daralmalar ve bu kuruluşların temsilcisi olan odalarda basın kuruluşlarına arkasını dönmekte dini ve milli bayramlarda üyelerine yönelik faaliyetleri çerçevesinde basın kuruluşlarına verdikleri bayram kutlamalarındaki fiyat skalasını küçük rakamlara indirgemişlerdir. Bu nedenle de basın kuruluşları darbe üzerine darbe yiyerek güçsüz kurumlar haline dönüşmeye devam etmektedirler.
2019'da yapılan "İnternet ve Sosyal Medya Kullanıcı İstatistikleri" isimli araştırmaya göre, Türkiye’de kullanıcıların yüzde 84'ü her gün internete giriyor ve herhangi bir cihaz üzerinden ortalama 7 saat gibi bir zaman diliminde internet üzerinden herhangi bir dijital medya kuruluşuna bağlanıyor. Toplumunda yüzde 12'si haftada en az bir kez çevrimiçi oluyor. Türkiye'de dijital platformların haber kaynağı olarak kullanımının arttığı belirtilen raporda, sosyal medya platformu Facebook'un da bu anlamda yüksek bir oranda tercih edildiği yer alıyor. Görünen bu tabloda olduğu gibi Türkiye de faaliyet gösteren gazeteler ve basın kuruluşlarının gelecekte yabancı basın kuruluşlarının eline geçmesi olasılığı basın kuruluşları ve basın çalışanı insanımızı ekonomik ve mesleki açıdan rahatsız etmektedir.bu günden yarına basın kuruluşlarının işlevini yerine getirmesi için önlemlerin alınması gerektiğine inanıyorum. Bir yandan çok kısa süre içinde yazılı ve görsel basın kuruluşlarının yasalarının gözden geçirilmesi, dijital gazeteciliği düzen içine sokacak yasal boşlukların giderilmesi ve mevcutların ekonomik durumların düzeltilmesini sağlamak amacı ile “Türkiye Büyük Millet Meclisinde” beklediği belirtilen taslak yasaların ele alınması gerekmektedir. Yazılı ve görsel basın kuruluşlarının ihale takip ve ihalelere girmesi önlenmelidir.