Özgür KARAKAYA
Köşe Yazarı
Özgür KARAKAYA
 

BIÇAK

“Yaşam    bileylenmiş       bir bıçak kadar ince." - John Berger Bıçak kemikte eti geçti duydun mu bıçak kemikte duymadınsa duy artık behey Allah'ın kulu bıçak kemikte Duy da silkin  n’olursun bu ne biçim uyku bu bıçak kemikte verilmemiş alınmış hep Yük vurulmuş dağlar gibi insanlık bu mu  çalıyor sömürünün imdat çanları kımılda da kurtar şu onurunu bıçak kemikte topraksa paylaşılmış kıyılarsa yağmalanmış umut hacizde ya bu neyin puştluğu bu sana yokluk sana yasak sana dam insan değil  hâşâ   bir yağmacı soyu bu bıçak kemikte üretensin yaratansın yürütensin dağları Bakma   öyle kilit  kilit duvar  duvar yetsin artık bu susku bıçak kemikte anasın boynun bükük babasın kolun kırık oğullar kan içinde kaldır artık başını «kalsın benim dâvam divana kalsın» demiş ozan o divan sensin artık bıçak kemikte. Şiir:  Hasan Hüseyin Korkmazgil   Sözlüğümüz Bıçağı: Bir sap ve çelik bölümden oluşan kesici araç olarak tanımlar. Bir sapa bağlı metal   bir parçadan oluşur.  Kökeni Türkçedir ve kesmek anlamına gelen  bıçmak’tan    biçmek sonuna ak-ek eki getirilerek türetilmiştir.   İlk bıçaklar, yaklaşık 2.5   milyon yıl önce, Taş Çağı'nda, sert taşların kırılması ve keskin kenarlar elde edilmesiyle üretildi. Avcılık, et kesme ve diğer temel hayatta kalma faaliyetleri için kullanıldı.   Tarih boyunca da   insanların işlerini kolaylaştırmak için kullandıkları önemli bir alettir.  İlerleyen dönemlerde ise , hem pratik araçlar hem de sanatsal olarak     gelişim göstermiştir.   Hem silah hem  de el aygıtı olarak da kullanıldı. Tezgahlarda, mutfaklarda ve tıbbı amaçlar için de kullanılmaya devam etmektedir.  Çeşitleri ise: Şef , Kasap , Meyve , Sebze, Balık, Döner, Börek ,Pizza, Ekmek, Soyma, Fileto, Pelte, Maket, Jilet,Cerahi vb.   Kan akıtma özelliği de bulunan   bir gereçtir. Yeni yaralar açmak için de kullanılmaktadır.  Hem kör hem soğuk hem de keskin olabilendir.  Kesici ve aynı zamanda delicidir.       Beceri ve dikkat gerektiren bir araçtır.  Dilimleme, doğrama gibi işlemler için de kullanılır. Tutarsız ellerde biçici  özelliği içinde barındıran tehlikeli nesnedir. Ekmeğe bal ya da reçel sürmek için kullanılan   faydalı araçtır.    Meyve sebze kesmeye yarayan alettir.  Kasabın da ekmek teknesidir.   İnsan icatlarının en kalıcısıdır.  Tüm düğümleri çözen evrensel yolun adıdır.  Kavgada namert silahı olarak anımsanır.       Medya’da   yaralama haberi olarak sunulur.  Sinema ’da ise Bıçak Sırtı adlı yapımla   kara film türünün en önemli örneklerinden olarak yer bulur. Deyimler ve Atasözlerinde de yeri hazırdır. Bıçak sırtı deyiminin anlamı ise : Çok az fark, zamanladır.     Tehlikeli ve genellikle korkulan durumlar için olmaktadır. Bu korkulan durumlar insanlar için her an gerçekleşebilecek hissi   de  uyandırmaktadır. Altın eli bıçak kesmez Atasözü ise: Hünerli kişiye yaşama güçlükleri etki yapamaz. O, bir sarsıntı geçirse bile yıkılmadan işini sürdürür anlamına gelir.    Ağzını Bıçak Açmamak deyiminin anlamı ise:  Kişinin konuşmamasını, ağzından tek bir kelime çıkmamasını ifade eder. Bıçak Kemiğe dayandı deyimi ise: Katlanılamayacak bir duruma gelme anlamına gelmektedir.   Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez” atasözü ise fiziksel yaraların zamanla iyileşebileceğini, ancak acı sözlerin açtığı duygusal yaraların kalıcı olduğunu vurgulamaktadır.   Bıçak için de söylenen diğer sözler  ise : Bıçak, ustasına göre ustalık, acemisine göre tehlikedir. Keskin bir bıçak, iyi bir aşçının en iyi dostudur. “Bıçak, ustasının yeteneğini yansıtan bir alettir.” “Bıçak, doğru kullanıldığında sanat eseri gibi iş yapar.” “Bıçak, ustasının elinde şekillenir.” “Bıçak, ustasının titizliğini ve deneyimini yansıtır.” “Bıçak, gücün ve zarafetin sembolüdür.” VB.   Şarkılarda ise Grup Yorum ’un Keskin Bıçak Yarası sözleriyle yer bulur Keskin Bıçak Yarası Keskin bıçak yarasıdır Keskin bıçak yarasıdır Büyür yoksulluk sancısı Çivisi çıkmış düzenin Kim yolcusu kim hancısı Çivisi çıkmış düzenin Kim yolcusu kim hancısı Gül solarsa kalır diken Alevlenir damarda kan Bu memleket cennet iken Bu cehennem azabı ne Bu memleket cennet iken Bu cehennem azabı ne Biri yerken binler bakar Biri yerken binler bakar Yiyenler insan avcısı Adaletsiz bu düzenin Kim hakimi kim savcısı Adaletsiz bu düzenin Kim hakimi kim savcısı Gül solarsa kalır diken Alevlenir damarda kan Bu memleket cennet iken Bu cehennem azabı ne Bu memleket cennet iken Bu cehennem azabı ne Güneş bulut tanrı süzülür Dağların buzu çözülür Tarih yeniden yazılır Zalimlerin hesabı ne Tarih yeniden öğretir Ezilenin gazabı ne.     İnsanoğlu duygularıyla  yaşadığı için bıçak ile ilgili söylenenler de  her daim var olacaktır.   Özgür Karakaya ozgur694@hotmail.com  
Ekleme Tarihi: 16 Mart 2025 - Pazar

BIÇAK

“Yaşam    bileylenmiş       bir bıçak kadar ince." - John Berger

Bıçak kemikte

eti geçti

duydun mu

bıçak kemikte

duymadınsa duy artık

behey Allah'ın kulu

bıçak kemikte

Duy da silkin  n’olursun

bu ne biçim uyku bu

bıçak kemikte

verilmemiş alınmış hep

Yük vurulmuş dağlar gibi insanlık bu mu 

çalıyor sömürünün imdat çanları

kımılda da kurtar şu onurunu

bıçak kemikte

topraksa paylaşılmış kıyılarsa yağmalanmış

umut hacizde

ya bu neyin puştluğu bu

sana yokluk sana yasak sana dam

insan değil  hâşâ   bir yağmacı soyu bu

bıçak kemikte

üretensin yaratansın yürütensin dağları

Bakma   öyle kilit  kilit duvar  duvar

yetsin artık bu susku

bıçak kemikte

anasın boynun bükük babasın kolun kırık

oğullar kan içinde

kaldır artık başını

«kalsın benim dâvam divana kalsın» demiş ozan

o divan sensin artık

bıçak kemikte.

Şiir:  Hasan Hüseyin Korkmazgil

 

Sözlüğümüz Bıçağı: Bir sap ve çelik bölümden oluşan kesici araç olarak tanımlar. Bir sapa bağlı metal   bir parçadan oluşur.  Kökeni Türkçedir ve kesmek anlamına gelen  bıçmak’tan    biçmek sonuna ak-ek eki getirilerek türetilmiştir.

 

İlk bıçaklar, yaklaşık 2.5   milyon yıl önce, Taş Çağı'nda, sert taşların kırılması ve keskin kenarlar elde edilmesiyle üretildi. Avcılık, et kesme ve diğer temel hayatta kalma faaliyetleri için kullanıldı.

 

Tarih boyunca da   insanların işlerini kolaylaştırmak için kullandıkları önemli bir alettir.  İlerleyen dönemlerde ise , hem pratik araçlar hem de sanatsal olarak     gelişim göstermiştir.

 

Hem silah hem  de el aygıtı olarak da kullanıldı. Tezgahlarda, mutfaklarda ve tıbbı amaçlar için de kullanılmaya devam etmektedir.  Çeşitleri ise: Şef , Kasap , Meyve , Sebze, Balık, Döner, Börek ,Pizza, Ekmek, Soyma, Fileto, Pelte, Maket, Jilet,Cerahi vb.

 

Kan akıtma özelliği de bulunan   bir gereçtir. Yeni yaralar açmak için de kullanılmaktadır.  Hem kör hem soğuk hem de keskin olabilendir.  Kesici ve aynı zamanda delicidir.  

 

 

Beceri ve dikkat gerektiren bir araçtır.  Dilimleme, doğrama gibi işlemler için de kullanılır. Tutarsız ellerde biçici  özelliği içinde barındıran tehlikeli nesnedir. Ekmeğe bal ya da reçel sürmek için kullanılan   faydalı araçtır.

 

 Meyve sebze kesmeye yarayan alettir.  Kasabın da ekmek teknesidir.   İnsan icatlarının en kalıcısıdır.  Tüm düğümleri çözen evrensel yolun adıdır.  Kavgada namert silahı olarak anımsanır.    

 

Medya’da   yaralama haberi olarak sunulur.  Sinema ’da ise Bıçak Sırtı adlı yapımla   kara film türünün en önemli örneklerinden olarak yer bulur. Deyimler ve Atasözlerinde de yeri hazırdır. Bıçak sırtı deyiminin anlamı ise : Çok az fark, zamanladır.  

 

Tehlikeli ve genellikle korkulan durumlar için olmaktadır. Bu korkulan durumlar insanlar için her an gerçekleşebilecek hissi   de  uyandırmaktadır. Altın eli bıçak kesmez Atasözü ise: Hünerli kişiye yaşama güçlükleri etki yapamaz. O, bir sarsıntı geçirse bile yıkılmadan işini sürdürür anlamına gelir. 

 

Ağzını Bıçak Açmamak deyiminin anlamı ise:  Kişinin konuşmamasını, ağzından tek bir kelime çıkmamasını ifade eder. Bıçak Kemiğe dayandı deyimi ise: Katlanılamayacak bir duruma gelme anlamına gelmektedir.

 

Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez” atasözü ise fiziksel yaraların zamanla iyileşebileceğini, ancak acı sözlerin açtığı duygusal yaraların kalıcı olduğunu vurgulamaktadır.

 

Bıçak için de söylenen diğer sözler  ise : Bıçak, ustasına göre ustalık, acemisine göre tehlikedir. Keskin bir bıçak, iyi bir aşçının en iyi dostudur. “Bıçak, ustasının yeteneğini yansıtan bir alettir.” “Bıçak, doğru kullanıldığında sanat eseri gibi iş yapar.” “Bıçak, ustasının elinde şekillenir.” “Bıçak, ustasının titizliğini ve deneyimini yansıtır.” “Bıçak, gücün ve zarafetin sembolüdür.” VB.

 

Şarkılarda ise Grup Yorum ’un Keskin Bıçak Yarası sözleriyle yer bulur

Keskin Bıçak Yarası

Keskin bıçak yarasıdır

Keskin bıçak yarasıdır

Büyür yoksulluk sancısı

Çivisi çıkmış düzenin

Kim yolcusu kim hancısı

Çivisi çıkmış düzenin

Kim yolcusu kim hancısı

Gül solarsa kalır diken

Alevlenir damarda kan

Bu memleket cennet iken

Bu cehennem azabı ne

Bu memleket cennet iken

Bu cehennem azabı ne

Biri yerken binler bakar

Biri yerken binler bakar

Yiyenler insan avcısı

Adaletsiz bu düzenin

Kim hakimi kim savcısı

Adaletsiz bu düzenin

Kim hakimi kim savcısı

Gül solarsa kalır diken

Alevlenir damarda kan

Bu memleket cennet iken

Bu cehennem azabı ne

Bu memleket cennet iken

Bu cehennem azabı ne

Güneş bulut tanrı süzülür

Dağların buzu çözülür

Tarih yeniden yazılır

Zalimlerin hesabı ne

Tarih yeniden öğretir

Ezilenin gazabı ne.

 

 

İnsanoğlu duygularıyla  yaşadığı için bıçak ile ilgili söylenenler de  her daim var olacaktır.

 

Özgür Karakaya

ozgur694@hotmail.com

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

02
Nisan
16
Mart
22
Şubat
02
Şubat
22
Ocak
19
Ocak
03
Ocak
18
Aralık
03
Aralık
15
Kasım
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.