Giyotin; ölüm cezasına çarptırılan herhangi bir kişinin kafasının bedeninden çok hızlı bir şekilde ayıran bir çeşit idam aracıdır.
İlk kez 1792 de bir hırsızı idam ettirmek için kullanılmış daha sonraları modernleşmenin uzantısı olarak varlığını sürdüren bu idam aracı 1981 de ortadan kaldırılmış.
Giyotini gelişmesini ve kullanma alanını geliştiren kişi ise bir doktor ve bu ölüm aracına kendi adını “Guillotion” vermiş. Mesleği doktorluk olan ve temel görevi insanların iyileşmesini sağlayan bir kişinin kalkıpta böyle bir düzeneği geliştirmesi ve idamlarda kullanmasını sağlaması yeterince düşündürücü olsa da bunun için geçerli nedenler ortaya atmıştır. Örneğin 18. Yy ve öncesinde yapılan idamlar caniceymiş. İnsanlar canlı canlı parçalanıyormuş ve mahkumlar idam edildiklerinde çok acı çekmesinler diye cellatlara rüşvetler teklif ediyorlarmış. Bunlara dayanarak aslında idamların daha insancıl olması için böyle bir girişimde bulunduğunu savunmuştur.
Tarihler 1789’u yani Fransız İhtilali’ni gösterdiğinde dünya da modernleşme çalışmaları da boy gösterdi ve devrim karşıtı olan binlerce kişi giyotin ile kısa sürede idam edildiler ve bu nedenle giyotin modern Fransa’nın resmi idam aleti olarak kabul edildi. Ölüm aleti olarak anılan giyotin 1981 de Fransa da idam cezası resmi olarak kaldırılana kadar varlığını sürdürdü.
93 yıllık bir serüvene sahip olan giyotin belli bir zaman sonra amacından sapmış, idamların eğlence dönüştüğü ve insanların idam meydanında müzik eşliğinde dans ettikleri, oyunlar oynadıkları hatta Giyotinle idam edilecek olan kurbanların bulundukları durumla alay ettikleri ve son sözlerini protesto ettikleri bir duruma dönüşmüş. Ayrıca bu dönemde çocuklar için tasarlanan minyatür giyotin oyuncakları da Fransa’nın en popüler oyuncakları olmuş.
Bilim insanlarının korkunç çalışmalarına da alet olan giyotin deney adı altında saniyesinde vücuttan ayrılan kesik başların tepki verip vermediğini öğrenmek için kesik başları ateşlere tutmuşlar ya da kesik başlara kimyasal maddeler dökmüşler. Kimi bilim insanları daha da ileri gidip sırf kesilen başın tepki verip vermeyeceğini öğrenmek için kendi asistanlarını deney için kurban edip giyotin ile başlarını kesmişler. Amacından çıktı derken tam olarak bu saydıklarımı kastettim ve hatta yazamayacağım kadar korkunç olan birçok deneyi daha gerçekleştirmişler.
Fransa ya özgü olan bu ölüm aracını Adolf Hitler hükümeti de kullanmış hatta 1993-1945 yılları arasında 16.500 kişiyi giyotin ile idam ettiren Hitler Giyotinin resmi idam yöntemi olması için de kanun çıkartmış.
Giyotinin son kurbanı 1977 yılında hükümlü katil Hamida Djandoubi olmuş ve Eylül 1981 de giyotin saltanatı son bulmuş.
Kısacası; dün kötüydü, bugün kötü ve her gün daha da kötüleşecek ta ki en kötüsü olana kadar.